9.bölüm

52 4 1
                                        

arabaya bindikten sonra lucy kulağıma eğildi 

"yanında oturan kadın kim?"yanıma baktım 

"marco'nun teyzesi, marco'nun dediğine göre çok iyi biriymiş."

"evet,marco'nun aksine"omzuna vurdum.

"aovv"sesi biraz yüksek çıkmıştı.marco arkaya döndü

"yine ne var"lucy kızararak

"hiç,hiç bir şey"şoför önce lucy'yi bıraktı.sonra benim evimde durdu.marco'ya baktım

"şey,yarın beni kaçta ve nerden alıcaksın?"

"dokuzda  hazır ol"

"peki nerden alıcaksın?"

"burdan,görüşürüz"

"hey marco,gitmek zorundamıyız?"

"evet"dediği sırada araba gitmeye başladı.bende eve doğru gittim.zili çaldığımda,annem beni karşıladı

"tatlım iş görüşmesi nası geçti."şimdi gerçekten batmıştık.anneme gülümsemeye çalışarak

"şey,bana ihtiyaçları yokmuş"dedim üzülmüş gibi yaparak.

"ah canım benim, onlar kaybettiler,hiç üzülme sen"eveeeeeet yutu.hemen odama gidip uyudum.yarın büyük gündü.


ertesi gün(cumartesi)

uyandığımda ilk iş saate bakmak oldu,08.23hemen hazırlanmam lazım.önce duşa girdim.sonra saçlarımı kurutum.saat şimdiden 08.40 olmuş.duşta niye bu kadar uzun kaldıysam.üstüme elbise giydim.hava biraz esiyordu o yüzden ceket de aldım.hafif bir makyaj yaptım.saçlarımı örüp topuz yaptım.şimdi hazırdım.bir dakika onlar bizi öğle yemeği için çağırmıştı.off marco ya.hemen onu aradım.

-kapıdayım

+bizi öğle yemeği için çağırmamışlarmıydı?

-evet

+o zaman niye hazılanmamı istedin?

-seninle vakit geçiririz biraz

+tamam geliyorum

merdivenlerden hızlıca indim ve yemek masasının üzerine bir not bıraktım.dışardan korna sesini duyunca dışarı çıktım ve arabaya bindim.araba bir çayırda durdu.burası gerçekten çok güzeldi.arka tarafa baktığımda küçük bir pideci vardı.marco'ya baktım

"neden buraya geldik."

"çünkü bugün benim doğum günüm.16 ocak"

"ciddimisin,şey ben bilmiyordum"

"bilmen gerekseydi söylerdim zaten"dedi ve masaya oturduk.garson bize pide çeşitlerini söyledi.bir tane  kıymalı pide aldık.ikimizde yemek yemeği pek sevmiyorduk.marco pideyi ikiye böldü

"pide severmisin?"

güldüm

"neden benimkini de mi sen yicen"o da güldü.

"hayır kendiminkini sana yedircem"

"kaçta orda olucaz"

"12"

"tamam"

pide bittikten sonra 

"sen benim geçmişimi biliyorsun şimdi anlatma sırası sende"

"tamam,anlatıyorum.annemle kalıyo...

"baban?"

"dinle istersen"

"tamam anlat sen"

"babam annemi alddatı ve kendinden küçük biriyle amerikada yaşıyor."

"çocukları var mı?"

"marco bu konuda konuşmasak"

"tamam özür dilerim."saate baktım sadece bir saat olmuştu,saate baktığımı görmütü galiba 

"sıkıldın mı?"

"hayır,sadece bu kadar saat ne yapıcaz onu merak ediyorum."

marco'dan

onu bilerek buraya getirmiştim.bu pidecinin sahibi anna'nın babasıydı.ama anna onun babasını tanıdığmı bilmiyordu.sürekli babasını ziyaret ederdi.yani buraya geldiğinde bizi görücek ve onların evi buraya çok yakın olduğu için sadece tesadüf olduğunu düşünücek.böylece merry'le birlikte olduğumuzu düşünecek.mary sahte bir öksürük yaptığında,ona baktım,bunların hiç birini haketmiyordu.ne babasının ne de ben onun hayatını bozamazdı.ama olan olmuştu.onu korumam gerekiyordu.anna'nın bize doğru geldiğini gördüm.şaşırmış gibi yaparak

"senin ne işin var burada"sandalye çekti ve yanımıza oturdu.merry pek mutlu gözükmüyordu.

"babam burda çalışıyor,peki siz niye burdasınız?"

"manzara güzeldi ve acıkmıştık."

"hımm,eğer şimdi yapacak bir işiniz yoksa bizim eve şimdi gidelim."

"tamam,hadi mary" dedim.anna'da kalktı ve önden yürümeye başladı.onu takip etik.sonra onun arabasına bindik.mary arkaya oturdu bende ön tarafa oturdum.

MASKEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin