Taphae-a-tad.

533 59 4
                                    

" Bundan sonra kendinizi korumak zorundasınız. Ölürseniz cücelerin umrunda bile olmaz!"
Cücelerin komutanı Vy pürüzlü sesiyle söylendiğinde Baekhyun gülmek istemişti. Orklar dev kapılardan koşarak üzerlerine gelirken bile cücelerin bu atıflarına maruz kalıyorlardı.

" Elf okulu dövüş sanatları bölümünde dereceyle mezun oldum. "
Chanyeol çarpık gülümsemesiyle belini fazlasıyla eğerek Vy'nin kulağına fısıldadı. Cücenin sert omzuna eliyle baskı kurup geri çekildi. Yeryüzündeki herkes o okulun eğitimdeki hassasiyet ve zorluğunu biliyordu. Bir elf öğrendiği her şeyde iyi olmak zorundaydı onlara göre. Chanyeol savaşçıydı, belki de en iyisi. Sehun şifacıydı, belki de en iyisi. Onların ailesinde başarısızlık imkansız gibiydi.

Vy gergince omuzlarını düşürdü ama bu kısa sürmüştü. Bir cüce asla gururundan ödün vermezdi. Çenesini kaldırdı uzun elfe doğru. Sanki onu bi düelloya davet ediyordu.

Baekhyun ikisinin çocukça sataşmasına istemeden de olsa kıkırdadı. Pekala, üstlerine koşan ork ordusu gerçeği karşısında bu pek uygun bi hareket değildi. Sırtındaki çantadan bir ok alıp ince yayına yerleştirdi. Bu sırada elf ve cüce tartışmaya devam ediyordu. Okunu sakince fırlattı. Menzilini belirliyordu.

Siyahlar içindeki ordu daha fazla yaklaştığında Baekhyun'un arkasındaki ordu hazır konuma geçti. Chanyeol ve Vy şuan olanların farkında değil gibiydi, tartışmaları hararetlenmişti. Yeni bir oku yayına taktı Baekhyun. Elini kaldırıp arkasındaki okçu elflere küçük bir işaret verdi. Okçu birlik hızlı adımlara ordunun önune geçip tek dizlerinin üzerine çökerek yaylarını gökyüzüne kaldırdı.

Baekhyun, tartışan ikiliye daha fazla katlanamayıp ikisinin de omzuna yavaşça vurdu. Gözler ona döndüğünde dudaklarının kenarı kıvrıldı.
" Sanırım buraların en iyisi benim. " dedi Baekhyun. Ardından gözlerini ikiliden ayırmadan yayını solundaki düşman ordusuna doğru kaldırıp okunu gönderdi.

Ok menzile giren ilk orkun göğsüne saplandığında Chanyeol de Vy de şaşkınlıkla ağzını açmıştı. Baekhyun hedefi görmüyordu bile.
Hiç vakit kaybetmeden öndeki okçu birlik de okları gönderdi. Gri gökyüzüne havalanan oklar sürüsünce orka isabet etti. Çarpışma başlamıştı.

" Hadi beyler! Bu savaş sizi beklemez!" Baekhyun neşeli sesiyle konuştuğunda savaşın gürültüsü kulakları uğultacak kadar yükselmişti. Baekhyun atik hareketiyle atına atlayıp ileri doğru sürdü.

" Lanet olası böyle bir ortamda bile havalı olabiliyor." Chanyeol söylenerek kılıcını çıkardı ve tek eliyle atının eyesine tutunarak üzerine atladı. Baekhyun'u takip ederek savaşın sıcaklığı yüzüne çarpana kadar atını sürdü.

.
.
.

" Chanyeol! "
Baekhyun önündeki orka hançerini geçirdi. Çok yakınındaki elfe döndü sonra. O da kendisi gibi başka orkları hallediyordu. Yine de duyduğu güzel sese tepki verebilecek vakti bulmuştu.

" Ölmemeye çalış! Yoksa seni... " ne söyleyeceğini düşünürken yerdeki ork cesedinin karnına saplanmış oku çekip arkasından yaklaşan diğer bir orka sapladı Baekhyun.
" ...öldürürüm. "

Chanyeol çattığı kaşlarıyla elfe döndü.
" Bu nasıl bir çelişki? " ellerini iki yana açıp merakla sorduğunda biraz savunmasız kalmıştı. Baekhyun yeni bir oku yayına takıp nişan alırken ciddi anlamda hızlıydı. Ok Chanyeol'un arka çaprazındaki orkun bacağına isabet ettiğinde canavar tökezledi. Uzun elf, kılıcıyla yarım kalan işi tamamlamak için döndü ve orkun boğazını kesti.

" Sadece söylediğimi yapsan olmaz mı? "
" Nedenini söylersen tabiiki de. "
Chanyeol ukalaca söylediğinde Moria'nın surlarından girmişlerdi.

|KYRE|✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin