Hava dünkünün aksine sıcaktı.
Yine aynı olacağı düşüncesi ile aldığım yağmurluğumu bakımdan çıkan arabamın arkasına koydum ve inerek kapıları kilitledim. BMW yetkilileri birazdan burada olurlardı.
9:15
Şirkete girdiğimde bir kaç kişinin selamına karşılık verdim ve şişen gözlerimin el verdiğince gülümsemeye çalıştım. Gözlerim kısılıyordu ve önümü göremiyordum. Asansöre binerek kat düğmesine bastım ve kapılar kapanırken aynadan kendime baktım.
Saçlarımı bileğimdeki toka ile at kuyruğu yaptıktan sonra gelen ses ile elimdeki dosyaları daha sıkı kavrayarak asansörden indim. Topuklu ayakkabılarımın bıraktığı tok ses koridorda yankılanıyordu.
Toplantı odasının kapısını açtığımda kesinlikle masanın başında oturmuş bir Justin beklemiyordum. Genelde ucu ucuna gelirdi. Şirkette olsa bile. Kapı sesi ile elinde tuttuğu kalemi bırakarak başını kaldırdı.
"Günaydın."
Dedim kısaca. Hemen yanındaki sandalyeyi çekerek oturdum ve dosyaları hazırlamaya başladım. "Bugün gelmezsin sanıyordum." Dedi başını kağıttan kaldırmadan. Elindeki gümüş yüzükleri bazen masaya çarpıyordu.
"Şirketimiz bir toplantıdan daha başarısız çıkmamalı, öyle değil mi?"
Derin bir nefes verdi. "Her neyse. Gigi Hadid ile görüştüm. Uygun olduğunu söyledi. Ayrıca bu işi seve seve yapacağını da ekledi." Başımı sallayarak yüzüne baktım. Morali bozuk gibi duruyordu. "Senin gözlerine ne oldu?"
"Şey, alerji."
Senin yüzünden demek istedim. "Yine muz yedin değil mi?" Gözlerini devirdiğini hissedebiliyordum. Muz yediğimde de gözlerim şişiyordu ve beni bu durumdan kurtarabilen tek şey alerjimdi.
"Sen söyle" dedim sandalyemi ona çevirerek. "Neden moralin bozuk?" Dudağının kenarını ısırdı. "Bak bu çok öne-" "Justin."
Elimin tersiyle koluna vurarak söylemesini istedim. "Moral bozukluğu değil aslında. Sinirliyim. Maria son günlerde hiç hoş davranmıyor ve dün gece kavga ettik."
"Neden?"
"Bilmiyorum, durup dururken laf atmaya başlıyor ve tartışıyoruz."
Elindeki telefonu cebine attığında kapı açıldı. Karla ve yetkililer toplantı salonuna girerken gömleğimi ve takım elbisesini düzelttim. "Bunu unuttum sanma tekrar konuşacağız."
*
"Merhaba Maria."
Yüzüme onu her gördüğümde olan sahte gülümseme yerleşirken hala neden evimin kapısında olduğunu ve benim onunla konuştuğumu düşünüyordum. "Hey Miley bugün şirkete gitmediğini durdum beraber bir şeyler yapabiliriz belki?"
Kaşlarımı çatmak isterken son anda kendimi zorladım. Dünkü mesajlar kısaca gözümün önünden geçti. Fakat Justin'in sabahki halini hatırladığımda yutkunarak geri çekildim. "Tabii hoş geldin."
Bugün kesinlikle çok farklı geçecekti.
*
"Ne, ne iş gezisinden bahsediyorsun?"
Direksiyonu sağa kırdım ve yanımda telefonuyla uğraşan Maria'ya kısa bir süre baktım. "Dubai'deki bir bakım binası vardı hatırlıyor musun?"
"Hatırlıyorum, Bay Adams ile zorlukla kurduğumuz anlaşmayı da."
Kıkırdadı. "Onun için haber vermeye aradım. Karla'nın dosyaları senin odana bırakmış olması gerekiyordu. Açılış, ertesi açılış sonrası balo ve parti var. 3 gün sürecek ama 4 gün de biz tatil için kalacağız. O yüzden bikini almayı unutma."