reklam
paper wedding dress ve bus hikayelerine de parmak atınBoğazımdaki kuruluk canımı yakarken etraftan gelen karışık sesler başımı ağrıtıyordu. İğrenç hastahane kokusu ve garip aletlerin çıkardığı sesler. Yutkunmaya çalışarak gözlerimi araladığımda gördüğüm ilk şey beyaz hastahane tavanı oldu.
Kafamı çevirmek istedim fakat o kadar ağır geliyordu ki.
Uzun uğraşlardan sonra kafamı çevirdiğimde ilerideki koltukta oturmuş telefonu ile oynayan Zayn'i görmüştüm. Telrar bakışlarımı tavana çevirerek gözlerimi kapattım. Zaten uyandığımı fark etmemişti bile. O sırada kapı açıldı ve bir şeylerin sürüklenme sesini işittim. Soğuk bir el cansızca iki yanında duran kollarımdan birini kavradı ve bir şeyler çıkarttı. Serum olmalıydı.
"Bay Malik, Bayan Cyrus hiç uyandı mı?"
Kalın bir erkek sesi işittiğimde doktor olabileceğini düşündüm.
"Hayır hiç uyanmadı."
Benimle ilgilenmiyordun ki fark edesin. Çoktam uyanmış olmalıydı. Yakın takibe alın." Derin bir nefes aldı. "Bay Malik eğer böyle ilgisiz durursanız işimiz çok daha zor. Onu buraya getiren Beyefendinin burada kalması daha iyi olurdu sanırsam. Sizden daha ilgili gözüküyordu."
"Ben eşiyim. Başka birinin beklemesine gerek yok."
Ne saçmalıyordu bu? Teklifini kabul etmemiştim bile. Ama bu gidişle kabuk edecektim çünkü Justin'e onu sevdiğimi söylemiştim. Hatta şirketteki hisselerimi satarak başka bir ülkeye gidebilirdim. "Sizinle evlenecek olması yazık." Doktor baş ucumda olduğu için mırıldanmasını sadece ben duymuştum. İçimden sesli bir kahkaha atmak geliyordu.
Hafifçe öksürerek gözlerimi araladım. "Ah Bayan Cyrus nasılsınız?" Yutkundum ve hemşirenin verdiği suyu içtim. "Yorgun, yorgun hissediyorum."
"Bu normal. Fazla stresten bayılmışsınız. Şu an durumunuz iyi ama kendinizi yormayın bir süre. İstediğiniz zaman çıkabilirsiniz iyi günler."
Hemşirenin kolumdan çıkardığı serumun yerine yapıştırdığı bandı çıkartarak yanımdaki çöp kovasına attım ve ayağa kalktım. Elbisem zaten üzerimdeydi. Zayn telefonunu kapatıp ayağa kalktı ve yanındaki uzun paltomu da yanında getirdi. Benim için paltoyu açtı ve giymeme yardım ettikten sonra beni kendine çevirerek kemerini sıkıca bağladı.
Kollarını boynuma dolayarak kafamı göğsüne bastırdığında ona karşılık verdim.
"İyi olmana sevindim."
Cevap vermeden ona sarılmaya devam ederken düşünmekten başım ağrımaya başlamıştı. Arabasına doğru giderken kapıdaki paparazzilerin arasından zorlukla geçmiştik. Benim için kapıyı açtı ve bindikten sonra kendi tarafında yerini aldı.
Hafif nemli olan paltomun ceplerini yokladığımda telefonuma ulaştım. Zayn ile konuşmayı istemiyordum, o da konuşmuyordu zaten.
Instagramın keşfet bölümüne girerek gezinmeye başladım.
Güzel mimar Miley Cyrus, yakışıklı mimar Justin Bieber'ın kucağında baygın bir şekilde girdiği hastahaneden bir diğer yakışıklı Zayn Malik ile çıktı!
Boy boy fotoğraflarımızı gördüm.
Zayn Malik ile bir süredir birlikte olan Cyrus'un, Bieber ile bir kaç yakın pozu görüntülenmişti.
İkilinin hareketleri daha önce merak edilen soruları tekrar akıllara getirdi.
Aşk hayatları bir hayli karışık olan ikili iş hayatlarına tam gaz-
Devamını okumadan başka haberlere geçtiğimde ekranı kaydıran parmağım kilitlendi. Aynı haber sayfasının bir kaç saniye önce paylaştığı gönderiyi okumaya başladım.
Miley'den sonra herkesi şaşırttı, güzel model Taylor Hill ile bir gece geçirdi!
*
Zayn'in çıplak göğsünde yatarken düzenli kalp atışlarını dinliyordum. O uyuyalı çok olmuştu ama hala eli belimdeydi ve üzerinde uzanıyordum. Onunla birlikte olarak hata mı yapmıştım bilmiyordum. Zayn'e baktım. Sakallarının çevrelediği yüzünde küçük bir gülümseme vardı. Yatağın üzerindeki hafif led aydınlatma sayesinde uzun kirpikleri yüzüne gölge düşürüyordu.
Bir şeyler mırıldandu ve belimi daha sıkı sararak uykusuna devam etti.
Yutkunarak gevşeyen ellerinin arasında döndüm ve ekran ışığı yanan telefonuma elimi uzattım.
Bankadan gelen bir mesaj olduğunu görünce yerine bıraktım ve neredeyse güneş doğmak üzereyken uykuya daldım.
*