Chapter|7

182 15 17
                                    

Odayı aydınlatan minik yeşil gece lambam ve leptop ışığıydı. Ekrandaki Justin ile bana bakarak gülümsedim ve dumanı tüten kahvemden bir yudum alarak arkama yaslandım. Sabah olmak üzereydi ve ben az önce berbat bir kabustan uyanarak resimlerimize bakmaya başlamıştım.

Gözlerim yavaş yavaş kapanırken ayağa kalktım ve bardağı masaya bırakarak banyoya girdim. Şimdi uyursam tekrar uyanamazdım.

Duştan çıktıktan sonra üzerime beyaz şortlu bir tulum geçirdim. Altıma siyah botları ve üzerime siyah, yere kadar uzanan bir hırka. Telefonumu şarjdan çıkardım. Yeni aldığım Ray-Ban gözlüklerimi de saçlarımın arasına geçirdim. Makyaj yapma ihtiyacı duymamıştım, zaten orada yapacaklardı. Zil çaldığında gülümseyerek aşağıya indim. Liam gelmiş olmalıydı.

Beyaz sırt çantamın içine cüzdanımı atarak sırtıma taktım ve kapıyı açtım. "Hey." Üzerinde sarı bir kazak ve altında siyah pantolon olan Liam ile karşılaşınca tekrar gülümsedim. "Hey geldiğin için teşekkür ederim." Dedim hiç konuşmadığım için çatallı ve kısık çıkan sesimle.

Konuşarak arabasına ilerledik. Beyaz bir Range Rover'ı vardı. Bu arabaya binerken ne kadar zorluk çektiğimi Tanrı biliyordu. "Magazin haberlerini gördün mü?" Dedi arabayı çalıştırmadan hemen önce. Güldüm. "Evet," dedim ve öksürerek sesimi düzelttim. "Bizi sevgili sanıyorlar galiba." Güldüğünü duydum. Bir şey söyleyeceklen telefonumun sesi arabada yankılandı. Justin'in uçakta çektiğim bir fotoğrafı ile ismini ekranda gördüm.

"Telefonu açmayacak mısın?" Dedi Liam, o sırada resme daldığımı fark ettim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Telefonu açmayacak mısın?" Dedi Liam, o sırada resme daldığımı fark ettim.

"Efendim?"

"Miley, günaydın bir yerde buluşabilir miyiz?"

Kaşlarımı çattım. "Neden ki? Bugün dergi çekimlerim var." Derin nefesini işittim. "Biliyorum, GQ binasına gelebilirim. Tarihe bakmayı hiç düşündün mü?" Telefonu kulağımdan çekerek tarihe baktığımda 5 Ekim yazısı bana bir gülümseme bıraktı. "Tanrım! Tamam, gel buluşalım. Sekreterleri ara ve bugünkü toplantıları iptal etmesini söyle lütfen. "

"Tamam, söyleyeceğim. Çekimler başlamadan orada olurum."

Telefonu kapattığımızda binanın önünde olduğumuzu fark ettim. "İyi misin? Endişeli gözüküyorsun." Liam kapı kilitlerini açarken konuştu. "Evet, iyiyim fakat şirketimizin partisi var. Sekreterim bunu ayarlamamış ve çekimlerim var. Yetişmem gerek birazdan Justin ile buluşacağız."

Vedalaştıktan sonra arabdan indim ve binaya koşar adım girdim.

Daha ne olduğunu anlayamadan elime siyah bir takım elbise ve beyaz topuklular vermişlerdi. Üzerimde gömlek falan yoktu sadece ceket. Çok uzun saçlarım olmadığından saçlarımla fazla uğraşmadılar ve No Makeup adında bir makyajı yüzüme uyguladılar.

Çekimlerin ortalarındayken içeri bir adam girdi. "Bayan Cyrus, Bay Bieber geldi. Önemli olduğunu söylediler." Luke'a baktığımda onaylayarak baktığını söyleyemezdim. "Şimdi olmaz," dedi Luke. "Çekim yapmam gerekiyor. Hem bir kaç parça kıyafet değişimi ve fotoğraf kaldı uzun sürmez. Beklemesini söyleyin." Bu arada takımımı değiştirmiştim ve beyaz bir takım giymiştim.

It's You|JileyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin