3. Bölüm

1K 81 34
                                    

9 Temmuz
Mount Justice
18.13

Eliot kendinden 5-6 yaş küçük olan çocuğa baktı ve konuştu.

"Bir düello yapıyoruz. Kazanan lider olur."

Lian ellerini beline koydu ve sinirle diğerlerine baktı.

"Pardon da ben ne oluyorum? Ben de takım lideri olabilirim."

Damian ise Lian'ı umursamadan Eliot'a cevap verdi.

"Tamamdır."

Dick elini Damian'ın omzuna koydu ve onu biraz geri çekti. Bu karardan dolayı hoşnutsuz görünüyordu.

"Bu adil değil. Yaşıt olsaydınız belki adil olurdu. Ama Speire yaşından dolayı daha fazla tecrübeye sahip."

Eliot zaferle gülümsedi.

"Sen de kabul ettin. Lider ben olmalıyım."

Artemis kollarını kavuşturdu.

"Daha fazla tecrübeye sahipsin ama liderlik vasıflarına sahip değilsin."

Damian sırıttı. Sinir bozucu bir sırıtıştı bu.

"Evet, ucube, duyuyor musun?"

Dick iç çekti.

İkisi de umutsuz vaka. Ne yapacağız şimdi?

Artemis döndü ve bıkkınlıkla Dick'e baktı. Sadece onun duyabileceği bir sesle fısıldadı.

"Başka bir lidere ihtiyacımız var."

Dick çocuklara seslendi.

"Bu kadar yeter. Artemis'le konuşmamız gerek, dışarı çıkın."

Damian ve Eliot sinirli adımlarla kapıya yöneldiklerinde Lian onlara bakarak kafasını iki yana salladı.

"Saçmalıyorlar..."

O da dışarı çıkınca Artemis kapıyı örttü ve yerine oturdu.

"Eminim ekibe katılmak isteyen başka dostlarımız da olacaktır."

Dick onu başıyla onayladı, ardından sordu.

"Peki ama kim lider olmaya uygun?"

İkisi bir süre düşündükten sonra Artemis'in yüzü sevinçle aydınlandı.

"Amelie'yi hatırlıyor musun? Bence o çok iyi bir aday."

Dick birkaç dakika düşündükten sonra konuştu.

"Hatırladım! Wonder Girl'ün
yardımcısı, ah bu kelimeden ne kadar nefret ettiğimi unutmuşum... Wonder Girl II mi desek şimdilik? Her neyse. Sen Wonder Woman ile bir konuş. Bakalım küçük kızımız ekibimize katılmak isteyecek mi?"

Artemis, başıyla onayladı ve "Amazonlar doğuştan lider ruhlu savaşçılar oluyorlar. Eminim buraya gelir gelmez bizimkilere çeki düzen verecektir. Ben Cassie'yle konuşacağım şimdi, hemen gelsinler." dedikten sonra hızla dışarı çıktı, kapı kısa süreliğine açıldığında bile Dick, çocukların seslerini duyabiliyordu.

Baş belaları, diye düşündü. Biz de böyle miydik acaba?

"Damian!" diye bağırdı çocukların seslerini takip ederken. "Eliot!" Oturma odası olarak kullandıkları yerden mavi ışık yayılıyordu etrafa. İçeri gireceği sırada Eliot ve Lian'ın kahkahalarını duyabiliyordu, Damian daha çok bağırıyor gibiydi.

"Aman Tanrım, Eliot. Bu da neyin nesi böyle?" dedi üzerine elbise giymiş ve havada asılı duran Damian'a bakarak. "Dick, alınma dostum ama bu kardeşin tam anlamıyla şımarık. Merak etme, mavi baloncuk en fazla yarım saat durur." Lian kikirdeyerek "Onu görmeliydin! Eliot'a vurmaya çalıştı ve bir anda kendini elbiseler içinde buldu! Ayrıca konuşurken kız sesi çıkarıyor..."

Young Justice 1: Time Upside DownHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin