"Anlat bakalım "

89 11 18
                                    

Multimedya:Sarışın Çocuk , Sare ve Sare'nin üniversiteye gittiğinde giydiği kıyafet..

" Ben Melih...Melih Karaman "

İsmini neden söylediğini anlamadım. Ne yani ismini söyleyince ona güveneceğimi ya da onu dinleyeceğimimi zannediyordu. Ona doğru döndüm. Kaşlarımı kaldırıp, üstüne baktım. Diğerkiler gibi giyinmemişti. Normal kot pantalon , siyah T-shirt giymişti. Bakışlarımı yüzüne çevirdim.

"Eee , ne yapmalıyım ? "

Durup onunla konuştuğum için gülümsedi. Bana doğru yaklaşmaya başlayınca , kaşlarımı çattım.

"Bir adım daha atarsan , çekip giderim."

Anında yerinde durdu hatta iki adım geri gitti.

"Bak bana inanmalısın ! Sana birşey teklif etmek istiyorum. "

"Neden sana inanmalıymışım."

"Çünkü..."

"Nedeni yok öyle değil mi ?" diyip alayla gülümsedim.
Bana baktı , gözlerinde telaş vardı. Acaba neden bu kadar telaşlanmıştı. Şimdi onu dinlemeyip çekip gideceğim için mi , yoksa aklındaki planı yapamayacağı için mi ? Belki de sadece normal bir şekilde giyinip, onunla gelmemi isteyecek ve beni onlara verecekti. Onlarla iş birliği için de olabilirdi belki de. Planı bu olabilirdi . Gözlerimi tekrar ona çevirdim. Dikkatli bir şekilde bana baktığını gördüm ve farkettim ki daha deminki mesafeden daha az mesafe vardı aramızda . Ona sinirle baktım.

"Sadece sana birşey anlatmam lazım ve bir teklif sunmak istiyorum ."

"İlgilenmiyorum." diyerek yavaş yavaş geriye doğru gitmeye başladım. Ben geri gittikçe o bana doğru adım atıyordu.

"Yaklaşma ." diye bağırdım. "Defol git! Seni dinlemekte , teklifini duymakta istemiyorum. Bir daha karşıma çıkma."
Hızla arkamı döndüm ve koşarak arabama doğru gittim.

"Sare" diyip arkamdan bağırmıştı. Ama ne ismimi nerden bildiği hakkında hesap sormaya, ne de onunla konuşmaya mecalim yoktu.
Hatta iyi ki dinlemedim, belki de onlarla bir alakası vardır . Çünkü onu daha önce görmemiştim ve ona inanmam için de bir sebep yoktu .

Arabama binip ve gaza basıp ilerledim. Gerilmiştim. Onlar benim iş yerime kadar geliyorlardı. Hatta çıktığım saatti bile biliyorlardı. Bugün onlarla fazla yakındım. Bana artık çok yakınlardı. Ama anlamıyordum sanki bu işin içinde başka birşey vardı. Sonuçta benim babam , hastanın yani mafya babasının durumu kritik olduğu için kurtaramamıştı. O mafya babasının adamları da intikam için babamı ve beni öldürmek istiyorlardı. Ama sadece babam , mafya babasını kurtaramadı diyemiydi bu intikam , o zaman cidden mafya babalarına büyük bir saygı besliyorlardı. Peki ben ne yapacaktım. Onlar on kişi ile karşıma çıkarlarsa nasıl başedecektim. Birkaç tanesi birşey değildi. Zor da olsa başederdim. Ama on , yirmi nasıl başederdim. Hepsi benden iri , yapılı , kalıplıydı. Benim destek almam lazımdı. Yoksa yalnız başıma kurtulamazdım onlardan. Yalnız başıma intikamımı alamazdım.

Arabayı park ettim ve indim. Otoparktan çıktım ve bugün asansörü beklemek yerine hızlıca merdivenlerden 12.kata çıkmaya başladım. Hem daha çok yorulurdum ve hızlıca uykuya dalardım. 8.katta iken telefonum çaldı. Açıkcası çok şaşırmıştım. Beni kim bu saatte arardı. Saat eminim gece 1 'i geçmiştir. Telefonumu jean pantolonumun cebinden çıkardım ve ekranda yazan isme baktım. Begüm yazıyordu . Biraz hafızamı yoklayınca bu kızın geçen sene üniversite kaydımı donduruken karşılaştığım aklıma geldi.

O zamanlar daha beter durumdaydım.
Babamın ölüm haberini çok yakın bir zaman da almıştım. Benim gözlerimin kan çanağına dönmüş , solgun halimi görmüştü fakat hiçbir şey sormamıştı. "Sadece iyi ol , şimdi sormuyorum çünkü gözlerinde hiçbir şey sorma gibi ifade var. "
Neden geldiğimi sorduğunda "Okulumu bir sene donduracağım."
O da nedense hiç şaşırmadı, herhalde berbat halimi gördüğü için kötü birşey olduğunu ondan dondurmak istediğimi farketti.
"Sen ?"

İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin