0.2 : ekşi krema ⚱

822 75 4
                                    

Eliot kırmızı mürekkepli kalemimi alıp defterini karalamaya başladığında sıkıntıyla iç geçirdim. Son yarım saattir gözlerimi kapamamak için uğraşıyordum. Defteri önüme itince kağıt parçasına kısa bir göz attım. Bu konuda ciddi miydi? Çünkü bu hiç de iyi bir sohbet girişimi sayılmazdı.
Bay Fisher pembe çoraplarını giymiş. -E
Kalemi elime alarak ona cevap yazarken gülmemeye çalıştım.
Ne o beni mi özledin? Oysaki yanında oturuyorum. -Yumurta
Ders çok sıkıcı. Romantik dönem beni öldürüyor. -E
Ona kısa sürelik bir bakış attım ve göz devirdim.
Bugün başka dersin var mı? Şu isim ekleme işinden vazgeç, yanındayım dedim.
Bu konuşma bir randevuya doğru mu ilerliyor? -E (bunu yapacağım çünkü havalı duruyor)
Yüzüm çizkek diliminden sonra ikinci defa buruşuverdi.
Senden hoşlansaydım doktora gider ve muayene olurdum.
O ve onun piercingli çetesi beni korkutmaktan öteye gidemezdi! Hala neden yanındaydım bir fikrim bile yoktu fakat Denisse yanından ayrılmamı dert etmemiş olsa gerek, Margaret ile gülüşüyordu. Eliot bir şeyler karalarken değişen yüz ifadesini yanağımın içini ısırarak seyrediyordum. Bitirir bitirmez defteri önüme kaydırdığında bana dönmeden gözlerimi kaçırdım. Çok garip biriydi ve el yazısı da tıpkı onun gibi acayipti; neredeyse kırk fontluk ve fazla tombul.
Her neyse! Çıkışta beni bekle. Pfff! Biyoloji dersinin ilk on dakikasına girip katılım defterine adımı yazmam gerekiyor. Taco Bell'e gitmek ister misin? -E
Kalemi elime alıp cevabı düşünmeden yazdım ve sonuna öfkeli bir ifade çizdim.
Tacodan nefret ederim. Elimde kırılıyorlar.
Tamam, o zaman Starbucks'ta çizkek yeriz biz de.
Tek kaşımı şüpheyle havaya kaldırdım.
İsmini yazmayı unuttun.
Evet çünkü hala ısrarla benimle buluşmaktan kaçmaya çalışıyorsun.
Tamam, çıkışta bize gelebilirsin ve sana gerçek çizkek neymiş gösterebilirim?
Başka bir şey de gösterir misin?
Ona öfkeli bir bakış gönderdim.
ELIOT!
Sadece kek yapmayı da göstermeni isteyecektim! Çok sapıksın, yumurta.
Ah pekala. Şimdi kapa çeneni yoksa dersten gerçekten de kalacağım.
Merak etme, sana yardım ederim. -E
İç çektim.
Harika, yine başladın. Seni görmezden geleceğim.
Eliot'ın sıcak eli diz kapağıma değdiğinde huylanarak bir şeyler daha karaladım.
Beni gıdıklamaya çalışma.
Eli yavaşça yukarı kaydı.
Çek o elini yoksa seni çimdikleyeceğim.
Eliot'ın eli biraz daha yukarı kaydığında daha fazla durmadım ve koluna çimdik attım.
"Siktir. Canımı yaktın, sürtük," diye inledi sessizce.
"Seni uyardım. Bacağımı okşayarak beni tahrik etmeye çalışıyordun." Omuz silktim.
"Hayır, seni gıdıklıyordum," diye tersledi ve kolunu ovdu. "Tanrım sen gerçek bir sapıksın. Kızlarla ilgileniyorum diye sana asılmayacağım, yumurta," beni birkaç saniyeliğine süzdü ve dudak büzerek ekledi. "Tipim bile değilsin."
"Şey, haklısın," diye geveledim ağzımın içinde. Gerçekten de psikopat gibi davranıyor ve her şeye alınıyordum. "Üzgünüm, fazla aptal günümdeyim," ona belli belirsiz gülümsedim. "Yakın arkadaş sayılırız." Aramızı ısıtmak istercesine dizine elimi koydum.
Bakışları bir an için elime kaydı ve önüne dönerken söylendi. "Evet, birbiri hakkında hiçbir bok bilmeyen yakın arkadaşlar."
Omuz silktim. "Bu arkadaşlığımızın ekşi krema ile çırpılmış evresi."
Kaşlarını çattı. "Ne?"
"Hiçbir şey. Sanırım fısıldamayı kesmezsek-
"Bayan Ward." Bay Fisher birazdan bizi uyaracak.
Evet, kurban bendim!
"Ah... evet, Bay Fisher," sessizce mırıldandım. Birazdan fena azarlanacak ve dersten atılacaktım. Adam zaten benden hoşlanmıyordu!
"Tanrım..." Eliot hiç de yardımcı olmayacak bir şekilde fısıldadı. Boğazımı cevap vermeye hazırlanmak istercesine temizledim.
"Bize Moby-Dick'in kimin eseri olduğunu ve hangi roman çeşidine ait olduğunu söylemek ister misiniz?"
"Ah," gergince çenemi ovdum. Eliot kırmızı mürekkebi sıranın üzerinde dolaştırdığında ne yaptığını anlayarak Bay Fisher'a bir gülücük yolladım. "Elbette... Herman Merville ve... macera kurgu, efendim."
"Teşekkür ederim, Bayan Ward." Bay Fisher istifini bozmadan cevap verince rahat bir nefes aldım. Sırtımı sandalyeye yaslar yaslamaz Eliot ukala bir ses ile mırıldadı.
"Cevabı sıraya karaladığım için bana bir teşekkür borçlusun, yumurta."

🍰 Çantada Çizkeklik ⚢Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin