🍰 Çantada Çizkeklik ⚢

0.3 : krem şanti

Kimya dersinden çıktığımda yorgunca esnedim ve muhtemelen uyumaktan dağılmış -neyseki Profesör Bayan Morgan bunu aldırış etmiyordu- saçlarımı aynanın önüme geçip hızlıca düzelttim. Telefonumun ekran kilidini girip mesaj butonuna tıkladım.
Ben: kızlar tuvaletinde bekliyorum
Sadece birkaç saniye içinde cevap verdi.
Eliot Denmaire: cedric ve lily ile geleceğim
Sıkıntıyla iç çektim. Şaka yapıyor olmalıydı! Hala neden onunla takıldığıma karar verememişken diğer piercinglilerle tanışmak kulağa hiç de iyi gelmiyordu.
Ben: psikopat arkadaşların varsa ben yokum. Onları evimde ağırlamayacağım
Bana üzgün bir emoji gönderdi. Bu tarz emojileri kullanacak biri gibi görünmüyordu ama pek umursamadım.
Eliot Denmaire: hadi ama baykuş gibidirler
Eliot Denmaire: sorun çıkarmazlar
Eliot Denmaire: çizkek yaparken bize yardım ederler
İstemsizce tüylerim havalanıverdi. Soğuk mu olmuştu?
Ben: hayır
Ben: hayır hayır
Ben: mutfağımdan uzak durun
Eliot Denmaire: tamam o zaman içerde seni beklerken bana arkadaşlık ederler
Ben: neden sana güveniyorsam
Ben: iki gün önceye dek hayatımdaki yerin duvar kenarında oturan kızdı
Ben: doğrusu adını bile bilmiyordum ve umurumda da değildi
Umurumda olan tek şey derslerimi verip liseyi terk etmekti benim! Böylece kendimi fırıncılık hayatına adayabilir ve dilediğim kadar kedi sahibi olabilirdim.
Eliot Denmaire: hey yakın arkadaş değil miyiz
Eliot Denmaire: bizi bir çeşit zorba olarak görme
Eliot Denmaire: Michael ve yolanda ile de tanışırsın ve kendi gözlerinle ikna olursun
Tanrım, resmen bitmiyordular!
Eliot Denmaire: şu amerikan filmlerindeki çatlak takımdan değiliz ve sadece seni bir süredir izliyordum
Eliot Denmaire: hoşuma gittin ve bu bana 10 dollara mal oldu
Eliot Denmaire: ki bu canını yakmak için mantıklı bir başlangıç olmazdı
Belki biraz mantıklıydı ama aklıma gelen pastel turuncu saçlar bir kez daha düşünmeme neden oldu.
Ben: ya miranda?
Ben: ondan söz etmedin
Eliot Denmaire: Miranda herkese takılır bebeğim
Eliot Denmaire: aşırı kıskanç olması onu böyle yapıyor ama tamamen tehlikesizdir
Buna inanasım gelmemişti. O tıpkı geçen sene mezun olmuş kuzeni Vivianne Poetry'nin birkaç nesil geriden gelmiş haliydi! Tek farkı kızlara ilgi duyuyor olmasıydı ancak bu kesinlikle benim üzerimde geçerli değildi. Benden nefret ediyordu ve buna kalıbımı basardım!
Eliot Denmaire: seni incitmeyeceğime söz veriyorum
Eliot Denmaire: vay canına bianca
Eliot Denmaire: sen sahiden de bizden korkuyormuşsun
Ben: kes sesini
Ben: hala kedi kesmediğinize ikna olmuş değilim
Eliot Denmaire: hey
Eliot Denmaire: benjamin isminde bir siyam kedim var benim!
Eliot Denmaire: ve onu şişleyeni şişlerim
Ben: ah
Ben: deftere adınızı yazın ve sınıftan çıkın. Kafeteryada muzlu süt yudumluyor olacağım
Lavabodan ayrılıp merdivenlere yöneldim. Kafeteryaya indiğimde kendime bir adet muzlu süt aldım ve boş bir masaya yerleştim. Telefonumu elime alıp bir mesaj yazdım.
Ben: evi sana emanet ediyorum. Market alışverişi yaparken beni hayal kırıklığına uğratıp evimde parti vermeye kalkışma
Ben: yoksa aldığım krem şantileri küloduna doldururum
Bu fikir nereden çıkıvermişti? Cevap gelene kadar birkaç dakika bekledim ve o esnada biraz kitap okudum. Kaç dakikadır oturuyordum emin değilim ama saate göz atma gereği duymadan gelen mesaja tıkladım.
Eliot Denmaire: bu kulağa bir fantezi gibi geliyor
Ben: ciddiyim
Eliot Denmaire: merak etme güzelim söz veriyorum
Ben: flörtöz kelimelerin bende geçmez ve seni krem şantiye boğarken hiç mi hiç acımam
Eliot Denmaire: ellerim yukarda patron!
Ben: yüce isa.
Saate göz kaydırınca bir an için inanamadım. Bu ekilmekten kötüydü! Kim iki saat beklerdi? Hem de nefret ettiği çetenin tuhaf kılıklı lezbiyeni için!
Ben: pekala gelin artık çünkü iki saattir bekliyorum
Ben: ki bu hiç zevkli değil
Ben: Sayende popom artık bir pankek kadar düz
Kitabımın kapağını kapattım ve sahiden de yassılaşmış mı diye önümdeki boy aynasında kendimi inceledim.
Ah, Eliot'ın bana kalça borcu vardı! Acaba Coperfield'lardan birkaç tavsiye mi alsaydım?