ALIN YAZIM

359 171 27
                                    

Bir hattatın hünerli ellerinden dökülmüş eseriydi ;
Görenin gözünü alamadığı ,
Alfabetik sırasını adından çalan alın yazım.

Hangi rüzgar attı başını omzuma ?
Temelli kalsın diye temenni de bulunmaktan kurudu kaldı boğazım.

Konuşmaya ahvalim yok.
Mutluluk yorgunuyum.
Hakeza bugün de kulaklarıma misafir ağzım.

Sen hangi duaya yamanmış bir 'amin'imsin ,
Benim için başka dudaklardan süzülmüş ?

Şimdi içimde küresel ısınmalarıma sebebiyet veren düşsel atıklarım var.
Katıksız...

Geride bıraktım ;
Her 'nasılsın' diyene yabancı uyruklu , kuyruklu yalanlar sıralayışlarımı.

Adlarımızı karalayışlarımı seviyorum en çok.
Bir de evvelden haset ettiğim eş anlamlı kelimelerin
Sokak kedisi kıvamında dolandığı saf , temiz sayfaları.

Ben küçük , haylaz , yaramaz bir çocuğum.
Durdur yanımdan gidişinle başlayan ,
Gelişinle kaybolan sanrılarımı.
Hep dur yanıbaşımda.
Sen belirle senli sonralarımı.

Bana göz kulak ol desem sana
Her baktığım ol meselâ ,
Her duyduğum...
Aklına uyduğum ol.
Uygunsuz birşey yapmamak için uygun adım yürüyüşlerle süsle akşamüstülerimizi.

Bir gün yaptığım yemekleri 'zehirlenir miyim acaba?' korkusuyla yiyenim ol.
Ertesi akşam aynı korkuyla yaşamaktansa dışarda yemek yemeye razı gelenim.

Arkadaşım ol örneğin.
Ev arkadaşlığıma terfi et bir süre sonra.

Çocukluğumdan bu yana merak ettiğim ne varsa sorayım sana.
CevabıNı mutlaka bilirsin.
Ben sordukça sen gülümse.
Yanaklarında bana belediye çukurlarını sevdiren gamzelerin belirsin.

Ve birgün...
Pabuçlarım atılsın dama.
Tahtım iki küçük canavara verilsin.

YAZIM YALNIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin