Sabah gözlerimi yüzümdeki büyük gülümsemeyle açtım. Telefonumdan saate bakınca henüz alarmın çalmadığını fark ettin. Ne bu mutluluk ne bu heyecan?
Neyse diyerek kalktım ve amaçsızca halıya bakmaya başladım. Uzun zamandır koşmadığımı fark edince spor taytımı ve üstümü giyinip saçımı sıkı bir at kuyruğu yaptım. Kulaklığım ve telefonumu da aldığımdan emin olduktan sonra odamdan sessiz olmaya özen göstererek çıktım.
Kapıyı aynı sessizlikle kapatırken, hareketli bir müzik seçip sahil yoluna doğru koşmaya başladım. Gelirken gördüğüm kadarıyla sahil on dakika uzaklıktaydı. Yani, sanırım. Yaklaşık beş dakika sonra sahil görününce gülümsedim ve koşu yoluna doğru yönlendim.
Dalgalar kıyıya vurdukça, mis gibi bir koku yayılıyordu. Deniz kokusunu çok severdim ve şuan cennetteymiş gibi hissediyorum.
Koşmaya devam ederken gözlerim dalgaya takılı kalmıştı. Önümden gelen kişiyi fark etmezken çarpışmamız kaçınılmaz olmuştu.
Çocuğun -çocuk dediğime bakmayın, bayağı benim kadar- elindeki dondurma yeri boylarken, son anda geriye sıçrayıp ayakkabılarımı kurtardım ve şaşkınlıkla kafamı kaldırdım
"Özür dilerim, dalmışım." diyip mahçup bir gülümsemeyle yüzüne baktım. Sıcak bir gülümsemeyle bana baktı
"Önemli değil, ama dondurmamı isterim. Daha tadını çıkaramamıştım" üzgünce konuştuğunda kıkırdadım.
"Tamam, ama ben burayı bilmiyorum. Nerede dondurmacı var?" kocaman gülümsedi ve parmağıyla gerisinde bir yerleri işaret etti
"Orada." kafamı onaylarcasına sallayıp ilerlemeye başladım. Dondurmacıya ilerleyene kadar konuşmuş, adının Deniz olduğunu öğrenmiştim.
Denize dondurmasını alırken taytımın belinde titreyen telefonumu elime aldım
Kimden:Bilinmeyen Numara
Gece, nerdesin?
Kime:Bilinneyen Numara
?
Kimden:Bilinmeyen Numara
Ben Rüzgar, numaranı CV'den aldım. Ece seni uyandırmaya geldi yoksun. Nerdesin?
Kime: Rüzgar Bey
Ben erken kalkınca koşmaya çıktım. Saatin farkında değilim. Geliyorum.
Telefonu eski yerine koyup Dondurmayla boğuşan Deniz'e döndüm
"Deniz, patronum mesaj attı. Gitmem gerek." ağzının kenarını silip bana baktı
"Sorun değil. Bırakmamı ister misin?" gülümseyip kafamı iki yana salladım
"Gerek yok ev yakın zaten. Sonra görüşürüz, yani sanırım." el sallayıp arkamı dönecekken kolumdan tuttu
"Şey, Gece. Yanlış anlamazsan, numaranı alabilir miyim?" gülümseyip numaramı verdim ve el sallayıp eve doğru koşmaya başladım.
Nefes nefese kapıya vardım ve vakit kaybetmeden zili çaldım. Nazife Sultan kapıyı açar açmaz derin bir nefes verdi.
"Gece çok merak ettik seni, geç içeri." derin bir nefes verip içeriye geçtim.
"Gece abla!" Ece sevinçle bağırıp bana doğru koşarken onu yakaladım, kucağıma aldım ve sarılışına karşılık verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DADI
Teen FictionHerşeyi henüz unutmuşken, tekrar bir erkeğe güvenebilir mi? Dadılık yapmaya gittiği evde, bakılacak bir çocuktan çok daha fazlası vardı. |07.01.16| © Tüm Hakları Saklıdır.