19.Bölüm

233 3 0
                                    


  Yeşil ile Mavi.. Kelebek ile Kartal.. Aşkın adı.. Tutkunun adı.. 


        Yeşil ile mavinin uyumu içerisinde olan bu yer, bizim aşkımızın temsili olan yerdi..Gözlerimi kapatıp, huzuru içime çektim.. O gün ki gibi huzur kokuyordu burası.. Kuşlar yine cıvıldıyor, güneş tüm parlaklığıyla parlıyordu semalarda.. Ağaçların rengi Kartal'ın gözlerinin yansıması gibiydi.. Deniz ise benim gözlerimin.. Huzur Kartal'ın kokusu, havada ki aşk kokusu ise kalbimde yaşadıklarımın dışa vurmasıydı.. Burada ölebilirdim.. Burada sonsuzluğa gözlerimi kapayabilirdim.. 

         Ağaçların altında her zaman ki gibi yerini koruyan Sarı Papatyalar tüm ihtişamıyla karşımda duruyorlardı.. Buruk bir gülümse gönderdim onlara.. Anılara dalmak yerine,gözlerimi Sarı Papatyalardan çekip eşsiz güzelliğiyle parlayan denize çevirdim. Adeta insanda suya atlama hissi uyandırıyordu. Adımlarım denize doğru yol alacağı sıralarda duyduğum sesle adım atmak için kaldırdığım ayağımı geri yerine koyarak sese kulak verdim.. Gülüşme sesleriydi.. Burası, insanların uğrak yeri değildi. Kimin geldiğini,daha doğrusu geldiklerini,merak etmiştim doğrusu. Gülüşme sesleri dikkat ettiğim kadarıyla bir kişiden ziyade bir kaç kişiye aitti.. Bir dakika.. Çocuk sesi de geliyordu. Kulağa hoş gelen bir gülümseme sesi vardı çocuğun.. Ses tonuna bakacak olursak daha küçük olmalı. Gülüşme seslerinin geldiği yöne doğru yol aldıkça, sesler daha çok yayılıyordu havaya. Adımlarım hızlanmıştı. Karşımda gördüğüm manzara küçük dilimi yutturacak cinsten şaşırtıcıydı.. Şaşkın şaşkın karşımdaki manzaraya bakındığım sırada, karşımda Mutlu Aile Tablosu sergileyen kişiler yüzlerini bana dönmüş gülümsemeye devam ediyorlardı..Kartal ve ailesi!! 


       Yeşil gözlerdeki mutluluk içime oturmuştu.. Gözlerdeki ışıldayış..Mutluluk..Parlama.. Öpülesi dudaklarının içtenlikle yukarıya kıvrılışı.. Canımı ancak bu kadar acıtabilirdi.. Bir gülümseyiş, bir insanın içini böylesine yakabilir miydi? Defne.. Kartal'daki gülümseyiş onda da vardı.. Ellerini tuttukları kızlarında da.. Babasının sağ elini tutan oğullarında da.. Gözlerdeki ışıldayış hepsinde  bire birdi.. Nefes almak gittikçe zorlaşıyordu kalbim için.. Göğüs kafesim sıkışıyordu.. Gözlerimin önünden bir toz bulutu geçmişçesine yanıyor, göz damlalarım akmak için çırpınıp duruyorlardı çaresizce.. Akmayacaklardı..Akmamaları için direniyordum..

         Bizim yerimizdi burası.. Kartal'la benim.. Şimdi karşımda duran tablo ise tüm yaşananları yalanlıyordu.. Aşkı.. Tutkuyu.. Huzuru.. Mutluluğu.. En önemlisi Yeşil ile Maviyi.. Her şey yalandı.. Hayatımın en büyük gerçeği karşımdaydı.. Gözlerde sönmeyen ışıltılar.. Aşağı bükülmeyen dudaklar.. Neşe saçan küçük çocuklar.. Gerçeğimdi bu tablo..Hiç sahip olamayacağım Mutlu Aile Tablosuydu. 

      Sahip olmak istediğim ama hiç sahip olamayacağım bu tabloya buruk gülümsememle karşılık verdim. Başka elimden ne gelebilirdi ki. Başkasının sahip olduğu adama sahip olmak istemiştim.. Kartal onundu.. Benim değil.. Ona o sahipti.. Ben değil!!

         Karşımdaki tabloya takılı kaldığım sıralarda büyük bir gürültü koptu..Başımı gürültünün geldiği yöne çevirdim.. Etraf bomboştu.. Başım tekrar o tabloya döndüğünde beni bir büyük boşluk karşıladı.. Sağım, solum ,önüm, arkam.. Bomboştu.. Kimseler yoktu..Saniyeler öncesinde gülümsemelerindeki ışıltılarla güneşi kıskandıran Mutlu Aile Tablosu yok olmuştu.. Bir büyük gürültü daha koptu kulağımın dibinde.. Kafam uğultular içerisindeydi ve başımı ellerimin arasına almış, uğultuyu yok etmeye çalışırken büyük bir sarsıntıyla gözlerimi açtım..Gözlerimin karşısında Ilgın'ı görmek, açıkçası ummadığım şeydi.. Gözlerim etrafımı tararken, tanıdık gelen eşyalar biraz önce yaşadığım olayların bir rüyadan ibaret olduğunu gözler önüne seriyordu. Bu duruma sevinmeli miydim?

Evlı AdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin