"Arkamda kalanları düşünürsem,
Önümdeki yolu bitiremem.
Bazıları buna zalimlik der
Ben hayat diyorum..!" ~Exo***
Ağlamamalıydım.Hem de onun önünde asla!
Birkaç sorudan daha sonra B grubu da yanımıza gelmişti.Kameralar çekmeye devam ederken yalancı bir gülümseme takınmıştı herkes yüzüne.
"Ne işim var benim burada?Beni buraya sürükleyen neydi? Kader mi ? Yoksa üvey annem mi ? Ya da ben mi kalbimin sesini dinleyerek gelmiştim?" diye düşündüm birden.
Yang Başkan kameralara kısa bir konuşma yaptı.
Bize döndü.
"Bu kızların hepsi yetenekliler.Ancak sadece bir grup kazanmalı bu yüzden birinizi seçmeliyiz öyle değil mi?" dedi.Devam etti.
Ah! Onu hiç bu kadar güler yüzlü görmemiştim.Kötü bir insan değildi.Ama kameralara oynadığını biliyordum.Genellikle hep ciddi olurdu.
"Halk ve şu anda burada bulunan YG çalışanları,idolleri..Onlar karar verecek hanginizin daha yetenekli olduğuna.İlk görevin kazananı belli olacak."
Arkamızda bulunan büyük ekranda oylamalar beliriverdi.Sürekli artıp azalıyordu.Heyecanla bekliyordu herkes.
Pek de umurumda sayılmazdı. Ama kaybetmeyi sevmezdim.Çünkü herzaman kazanmak için emek verirdim.Ve bunun için çok çalışmıştık. Başarmalıydık..!
Min hee elimi sıkmaya başlamıştı.
Ona sessizce sakin olmasını söyledim.Ama ben de pek sakin sayılmazdım.Ayağımın ağrısı şiddetleniyordu.Cidden neden bu kadar kötü olmuştu ki ?Kesinlikle buradan çıkınca hastaneye gitmeliydim.
Oylamalar belli olduğunda az bir farkla biz kazanmıştık.
Kızlar heyecanla bağırırken alkış sesleri ve tebrikler yankılanıyordu salonda.Min hee sıkıca bana sarılırken yorgunluktan bitkin düşen bedenimi birden bırakıverdim.Sonrası sakin,sessiz ve gergin bir hastane odasıydı.
***
Şuan hastane odasında olduğumu biliyordum.Ama gözlerimi açmaya korkuyordum.Belki de Yang Başkan buradaydı.Ne diyecektim ben ona?Basının önünde skandal çıkarmıştım resmen.Kim bilir ne haberler çıkaracaklardı.
Yavaşça gözlerimi açtım.Yanı başımdaki koltukta uyuyan Min hee ve kızlardı.Odada başkası yoktu.Odanın camından dışarıya baktığımda gece olduğunu anlamıştım.
Yorgunluktan kızlar da bitkindi.Yurda dönmelilerdi.Çabucak ayağa kalktım.Ah! Canım acısa dahi takmamıştım.Ayağım ağrıyordu.Nöbetçi doktoru bulmalıydım.
Kapıyı açtığımda koridoru hafif loş ışıklar aydınlatıyordu.Boş koridorda ilerlemeye başladım.
Kendimi hiç iyi hissetmesem de o tanıdık sesi duyduğumda nedensizce rahatlamıştım.
"Dinlenmelisin."
Tuhaf hissediyordum.Ölesiye ağlamak istiyordum.Yang Başkan'ı hiç görmemek istiyordum.Sadece omzunda ağlayabileceğim birine ihtiyacım vardı.Ve sen Kwon Ji Yong nasıl başarıyordun..Tam da ağladığımda yanımda olabilmeyi?
"Burada ne işin var ?" dedim arkamı dönerek.
"Senin için endişelendim sadece." dedi.
Cidden endişelenmişmiydi?Hemde benim için..
Ona doğru yürüdüm.Bu sefer ona yaklaşan ben olmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
One Change!✔
Fanfiction"Ama onun hayalleri vardı!" dedi bağırarak üvey annem.. "Sadece gerçekleştiremediği hayalleri.Onun için yapamaz mısın?" "Benim de hayallerim var!" dedim fısıldayarak..! "Sadece gerçekleştirmek istediğim hayallerim..!" ~Galiba bu benim tek...