Herkes dikkatini bize vermişti.Bu ani çıkışımıza şaşırmış olmalılardı.
"Bizim bir ilişkimiz var." dediğinde aniden ona döndüm.
Yang Başkan ayağa fırladı.
"Ji yong burası bir toplantı odası.Şov yapmayı bırak ve sessizce yerine otur.Zaten ilişki kotanı fazlasıyla doldurdun.Kiko ile yaşananlardan sonra cidden bu sefer izin vereceğimi mi sanıyorsun?"
Geri çekildim.Ji yong ise nefretle bağırdı.
"Neden şov yaptığımı düşünüyorsunuz ki? İnsanların özel hayatlarına karışamazsınız."
Aniden gözü bana kaydı.Bakışı nefretle doluydu.Ji yong'a söyleyemediklerinin acısını benden çıkarır gibiydi.
"Anlaştığımızı sanıyordum." dedi.
O sırada Ji yong sorgularcasına bana baktı.
Cesaretimi topladım ve titreyen sesimi düzene soktum.
"Benden seçim yapmamı istediniz ve ben de seçimimi yaptım.Ben Ji yong'u seviyorum.Yani sevgiden daha önemli değildi diğer seçenek.Bence siz de bu duyguyu tatmalısınız ki bizi anlayabilesiniz!"
O son söylediğim ile biraz fazla mı ileri gittim diye düşünsem de cevabını sert bir tokat ile almıştım.
Yang Başkan bana şamar atmıştı.Birden herkes ayağa kalktı.Bazıları odadan çıkarken bazıları sadece şaşkınlıkla izledi.
Ji yong sinirle beni arkasına aldı.Elleri Yang Başkan'ın yakasına doğru giderken Chaerin unnie geldi ve Ji yong'un kulağına fısıldadı.
"Sakin ol.Hwa young'u al ve git.Sakinleşince konuşursunuz."
Ji yong onu bırakmamız için zorlarken daha da rezil olmak istememiştim.Onu kolundan çekerek odadan çıkararak peşime çekeledim.
Güçsüzce geldi peşimden.Onu bırakmamı istese de bırakmadım.En sonunda bomboş olan koridorun ortasında bağırdı.
"Bırak Hwa young! Bırak!"
Sertçe kolunu çektiğinde yere savruldum.Bir süre o sakinleşmeye çalışırken kollarımı bacaklarıma sardım.Başımı bacaklarıma gömünce ağlamaya başladım.
Hıçkırıklarım koridorda yankılanırken Ji yong elimden tutup ayağa kaldırdı.
Ellerimle yüzümü kapattım.Hala ağlıyordum.O ellerimi yüzümden çekmeye çalışsa da ben direniyordum.
Kendini affettirmeye çalışıyordu.En sonunda ellerimi çekmeyeceğimi anlayınca yavaşça sarıldı.
"Özür dilerim." dedi başımdan öperek.
Aniden geri çekildim.Göğsüne hafif yumruklar atarak onu geriye doğru sarstım.
"Neden benim gibi bir stajyer için katlanıyorsun ki bunlara? Sen G-DRAGON'sun.Neden bırakmıyorsun ki beni?Neden her gün farklı bir kadınla buluşmak varken beni seçiyorsun ki? Neden o kadar skydragon fanı varken karıştırıyorsun ki beni hayatına.."
Ji yong yüzüme bakıp gülmeye başlayınca sinirlerim bozulmuştu.Tam konuşacakken arkamdan gelen topuk sesiyle irkildim.Omzuma birisi kolunu atmıştı.
"Aşk bu güzelim.Nelere katlanıyor insan." dedi koca bir "Ah!" çekerek biri.
Bom unnieydi bu.Ben aniden olan bu baskınla şaşırmıştım.Ağzım açık onu izlerken o elleriyle hayallere dalmış şirin hareketler yapıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
One Change!✔
Фанфик"Ama onun hayalleri vardı!" dedi bağırarak üvey annem.. "Sadece gerçekleştiremediği hayalleri.Onun için yapamaz mısın?" "Benim de hayallerim var!" dedim fısıldayarak..! "Sadece gerçekleştirmek istediğim hayallerim..!" ~Galiba bu benim tek...