4.BöLüM : Tesadüfün Böylesi

217 31 16
                                    

Resimdeki Kişi Semih

Nihayet bu dersi de bitirebilmiştik. Yazel'in benim aksime tatilde neler yaptığını çok merak ediyordum. Bu yüzden direkt Yazel'e döndüm.

"Bahçeye inerek vakit kaybetmeyelim bence, burada konuşalım olur mu ?" diye fikrimi öne sürdüm.

"Tabi olur " diyerek onayladı o da beni. "Anlatıyorum o zaman" dediğinde başımı sallamakla yetindim.

"Tatil, ya bilmiyorum tatil benim için de klasikti aslında. Tek fark bu sene Türkiye sınırları içerisinde değil de yurtdışında olmamızdı. Ailemle bol bol vakit geçirdim, dinlendim, gezdim. Böyle şeyler oldu yani.

Tek kaşımı havaya kaldırıp, Yazel'e bakmaya başladım. "Peki ya erkek konusu? "

"Nehir ya hayır saçmalama. Sen beni bilmiyor musun benim erkeklerle işim olmaz. İlk iki sene olmadığı gibi aynı şekil devam yani. Hem benim gibi..." diye devam edecekti ki sözünü kestim.

"Hem benim gibi ne Yazel ? O cümlenin devamını duymak istemiyorum. Ben sana bunu daha kaç defa söylemeliyim ? Sen kendinin gerçekten kötü biri olduğunu mu düşünüyorsun. Eğer öyleyse bu ancak büyük bir aptallık olur." Gerçekten ben artık onun böyle düşünmesini istemiyordum. İki yıldır aynı cümleyi kurup duruyordu.

"Nehir, şey yani...aslında...tamam tamam söyleyeceğim artık. Çünkü iki senedir bu sözün arkasına saklanmaktan sıkıldım. Söyleyecektim az önce. Ama sen yine aynı şeyleri söyleyeceğimi sanıp, sözümü kestin." dedi. Ardından neşeden yoksun kahkahası yayıldı etrafta. Ne diyordu bu kız hiçbir şey anlamamıştım. Anladığım tek şey bir şey sakladığıydı. Hem de benden ve 2 koca yıldır.

"Ne saçmalıyorsun Yazel yine, evet dinliyorum seni açıkla ?" dedim elimi öne doğru uzatıp, anlatmasını belirtirken.

"Biliyorum kızacaksın ama beni anlamanı ve anlayış göstermeni umuyorum. Çünkü o zaman emin değildim, ama artık eminim ve senden saklayamam. Bu okula geldiğim ilk gün ben birini gördüm Nehir. Birçok kişi vardı belki ama o bilinçaltıma yerleşmiş. Beynim sanki kendi kendini ayarlamış gibi onu sürekli okulda çok kez görmeye başladım. Bilerek sanki hep karşıma çıkmaya başladı. Başlarda sadece bir basit beğenmedir diye düşünmüştüm. Hatta emindim buna. Ama aradan zaman geçtikçe fark ettim. Günde en az bir kere bile olsa görüyordum ve değişik bir heyecan oluşuyordu içimde. Görmediğim zaman ise durgunlaşıyor, garip bir his oluyordu. Ya bilmiyorum Nehir kafam çok karışık. Onun beni fark etmediğine eminim. Ama ben aptal hayaller kuruyorum.

Hatırlıyor musun seninle tanıştığımız zaman sen biri tarafından itilmiş yere düşmüştün. Etrafta büyük bir kalabalık vardı. Sana bunu yapanı görmesem de, hayallerimdeki adını bilmediğim o çocuk, o kişiyi alıp uzaklaştırdı oradan. Ardından da ben geldim senin yanına zaten. Yani demek istediğim iyi biri gibi de sanki. Etrafında bu zamana kadar bir kız da görmedim. Off bilmiyorum Nehir, bilmiyorum. Bunları bile sana anlattıktan sonra bunca zaman birine anlatmadan nasıl durabilmişim anlam veremedim."

Yazel'in anlatmasını hiç sözünü kesmeden dinledim, içini dökmesine izin verdim. Başta anlayamasamda şuan anlıyordum. Canım benim uzun zamandır içinde ne fırtınalar kopuyormuş. Ben aynı durumda olsaydım içimde tutamaz, kafayı yerdim.

"Ben, ben nasıl oldu da fark edemedim. Yazel senin bu halde olduğunu nasıl fark edemedim. Peki bunun o arkasına saklandığın söz ile ne bağlantısı var. Ben bu kısmı ilişkilendiremedim de."dedim ona kaçamak bakışlar atarken. Çünkü onun yanında olamadığım için çok üzülmüştüm. Bu yüzden de yüzüne bakamıyordum.

İÇİMDEKİ SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin