"Parolayı söyle" Derekle çocukluğumuzda dediğimiz bir parola vardı kendi aramızda. Başıma gelen olaylardan sonra çok şeyr inanmıyordum. Şimdi Dereğin kapının önünde benim kapıyı açmamı beklemesi gibi.Bunun için gerçekten o mu diğe parolayı sordum."Bulut" diye kapının arkasından söyledi.
'10yıl önce'
"Derek bizim bir parolümüz olmalı. Yoksa bir mesajın senden gelip gelmediğini anlayamıyorum" bıkkınca Dereğin yanındaki sırama oturmuş konuşuyordum. Dereğin büyük kız kardeşi bizim mesajlarımızı okuyordu ve Dereğin adından bana mesaj yazıyordu. Çoğu zaman Dereğin adından bana bilmemesi gereken şeyleri sorup Dereğin okuldaki durumunu öğreniyordu. Sonunda kabak benim başımda patlıyordu.Bunun için bir parola bulmamız şarttı.
"Çok akıllıca bir fikir de nasıl bir parol olsun?" dedi düşünerek. Bende düşünmeye başladım. Nasıl bir şey ola bilir? Etrafıma bakındım düşünerek. Aklıma gelen bir şeyi hemen söyledim ona"Bence Desof olsun" dememle yüzünü turşuttu. Gerçektende alakasız bir parola. Dereğin De si Sofia nında Sofu. İğrençti bencede. Nereden geldiyse aklıma?
"Bence ama Bulut olsun" dedi pencereden dışarı bakarak. Önce beğenmedim ama sonra kabullendim.
'Şimdiki zaman'
Geçmişin gözümde canlanmasıyla azıcık üzülmüştüm çünki o zamanlar hiç bir şeyden habersiz, gamsız yaşıyordum ama şimdiki halime bak. Hüzünlü halimden kurtulup Dereğe odaklandım unutmamıştı parolumuzu. Yüzümdeki kocaman gülümsemeyle kapıyı açtım. Aynı gülümsemeyle yüzüne bakıyordum. Saçlarını beyaza boyatmıştı. Ve dövmeler yaptırmıştı.Hiç fark etmemiştim ondaki bu değişimi. Yani bana hastanede yardım ettiğinde.Ben onu izlerken o da kapının önünde bekliyip bana bakıyordu
"Eee içeri davet etmiycekmisin?" demesiyle yüzümdeki şapşal gülümsemeyi silip kapının önünden çekildim. İyi ki evleri temizlemiştik.
Benim dememe gerek kalmadan annemlerin yanına geçmiş otuyordu bense uzakta durmuş onlara bakıyordum. Ne zaman böyle kaynaşmışlar anlamamıştım.
"Şimdi daha iyimisiniz Sandra?" anneme sorduğu soruyla annem iyi anlamında hafifçe kafasını salladı. Doktor bir gün konuşmamasını söylemişti. Evet annemin ismi Sandra babamınki ise Charlie.
"Ee şey izninizle Sofiyle bir şey konuşmak istiyorum?" Derek kafasıyla merdivenleri işare edip yerinden kalktı. Biz giderken arkamızca Gluda geliyordu. Odamıza kadar bizi izledi, sonunda dayanamayıp
"Glu izninle ikimiz konuşmak istiyoruz!" yüzümü Gluya çevirip dişlerimin arasından konuştum . Arkasınca sonra anlatırım bakışı attığımda sevinip geri gitti.
Kız kardeşim bu her şeyi bilmezse içine kurt düşer. Hala nasıl dayanıyor bana sormadan neden o haldeydin diye, gerçekten şaşırıyorum. Odama daha doğrusu kardeşimle ikimizin odasına girdik. Gözümde bir anlık kabusumdaki manzara canlandı bu benim geri adımlamamı sağladı."Hey iyimisin?" Derek endişeli haliyle kolumdan yakalayıp yavaş haraketlerle beni yatağa oturttu. Biraz oturduktan sonra kendime gelmiştim. Derekse hala yüzüme bakıyordu. Onun bakışlarından biraz rahatsız olmuştum doğrusu. Bakışlarımız çarpışmaması için odanın her tarafına bakıyordum. Glu nasılda temizlemiş odayı. Onun eline hiç kimse temizlikte su dökemez.
"Sana neler olduğunu gördüm Sofi" dedi bir anda. Bunu söylemesiyle kafamı hızla ona çevirdim. Peki ya neden bana yardım etmedi?Ben ağzımı açıp bu soruyu sorucaktımki o konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CLOUD
FantasyBir şeyin gerçek olup olmadığını nasıl anlarsın? Ya yaşadıklarım gerçekse kim inanır bana? Peki ya Derek, o yanımda olucakmı bunca şeyler olmuşken... 21 yaşına gel ve bir anda hayatın alt üst olsun. Çocukluğunda sevdiğin adam ve ailen tarazideyse eğ...