8.Bölüm

1.6K 138 33
                                    


Ömer Hoca...

Bu gün günlerden Salıydı ve Ney kursu vardı. Ahh birde hocamızın Ömer bey olması vardı. O gün onu görmek beni dumura uğratmıştı. Bu gün o çok hevesli olduğum kursa gitmek istemiyordum. Yine de başladığım işi yarım bırakmayacaktım Allahın izniyle. Nihayet hazır olduğumda içinde yeni aldığım Ney'in olduğu ufak sırt çantamı omzuma taktım ve anneme de veda ederek dışarı çıktım. Apartmandan çıkınca kızların bahçede beni beklediğini gördüm. 32 diş sırıtarak yanlarına ilerledim. Merve bana bakıp gözlerini devirdi ve ofladı.

"Yine en son geldin."dedi. Külliyen yalandı. Ben genel olarak erken giderdim buluşmalarımıza bikere.

Ben bir şey demeden Zeynep Mervenin kafasına vurdu.

"Off deme Aff de."dedi. Kısıkca gülerek Mervenin koluna girdim.

"Assolistler en son gelir bebeğim."dedim. Gözlerini devirse de güldü ve hep beraber sohbet ederek otobüs durağına doğru ilerledik.

Durağa gelince yaklaşık 10 dakika sonra bineceğimiz otobüs geldi. Sırayla otobüse binip bulduğumuz boş yerlere oturduk. Kızların kıyafetlerine hiç bakmadığımı farkettiğim de onları inceledim. Yanımda telefonuyla oynayan Elifin üzerinde Kot bir pardesü ve Bordo bir eşarp vardı. Rümeysa da siyah bir ferace ve koyu mor şal vardı. Zeynepte siyah bir ferace ve siyah eşarp vardı. Merve de ise benimkine benzer lacivert bir ferace ve pembe-lacivert çiçekli bir şal vardı. Son olarak benim üstümde de lacivert bir ferace ve mor bir eşarp vardı. Hepimizin giydikleri olabildiğince tesettüre uygundu. Pantolon giymiyorduk zaten hiç birimiz. Genelde insanlar pantolon-tunik ikilisini giymenin helal olduğunu düşünüyorlardı ama bu yalnıştı. Bir defa Peygamber Efendimiz Muhammed (S.A.V) kadına benzeyen erkeği, erkeğe benzeyen kadını lanetlemişti. Pantolon da erkek kıyafetiydi.
Duran otobüsle kafamı iki yana sallayarak otobüsün çıkış kapısına doğru ilerledim. İnsanlar bana tuhaf tuhaf baksada umursamadım.

"Hayırdır? Bir daldın."dedi Elif. Gülüp elimi boşver dercesine salladım. Az sonra kursun önüne gelmiştik. Hep beraber içeri girdik ve erken gelmenin verdiği mutlulukla sınıfımızın olduğu kata asansör kullanarak çıktık. Asansörde bizden ayrı olarak 2 kız daha vardı. Onlar bize üstten bakışlar atarken kızlar göz devirip geçse de ben sinir olduğum için kızın mini eteğine ve askılı bluzuna bakarak yüzümü buruşturdum. Gözlerinden anladığım kadarıyla bu hareketime sinir olmuştu. Sinsice sırıtarak sınıfın kapısında beni bekleyen kankakarımın yanına gittim ve Zeynep'e göz kırptım. Rümeysa kapıyı tıklatmadan içeri girdi ve arkasından da biz. Sınıfta hocanın olmadığını görünce arkalardan boş sıralara oturduk. Biz kızlarla sohbet ederken sınıfa o girdi, Ömer hoca. Sınıfta hızlıca gözlerini gezdirip masasına oturdu.

"Selamun aleyküm arkadaşlar."diye seslendi. Erkelerden bir kaçı seslice

"Aleyküm selam."selam derken biz kızlar sessizce almıştık selamı. Ömer hoca farz olan selamı almayan erkeklere tersçe bakıp ayağa kalktı ve çantasından çıkardığı kağıdı en önde oturan kızın sırasına kıza bakmadan koydu.

"Bu kağıda sırayla isim, soy isim, telefon numarası gibi bilgilerinizi yazın. Bundan sonraki derslerimizde yoklama alacağız."dedi. Sınıfta bir uğultu olurken kağıt elden ele dolaşıyordu. Bizde kızlarla sessizce sıranın bize gelmesini bekledik. Ön sıramda oturan bizim yaşlarımızda ki çocuk elindeki kağıdı bana verdi. Ona bakmasamda istemeden gözüm değdiğinde göz kırptığını gördüm. Sinirle soluyup kağıdı sertçe elinden çektim. Çocuk kısıkça kıkırdayarak önüne döndü. Üzerimde bir çift göz hissedince başımı kaldırdım ve o anda Ömer hocayla göz göze geldim. Çatık kaşlarla bana bakarken hızlıca başımı eğip kağıda bilgilerimi yazdım ve yanımda ki Rümeysa ya uzattım. Herkes istenilenleri yazınca Ömer hoca kağıdı aldı. Kendimi alıştırmak için Ömer hoca diyordum ama yine de tuhaf geliyordu.

Gözlerime Bakma!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin