Hayal Kırıklığı...
"Peki, sonuç ne?"diye dişlerimi sıkarak sordum. Yüzüme alık alık bakmaya devam etti.
"Yüzüme balık gibi bakmayı bırak ve şu soruyu çöz."diye bağırdım. Oflayıp kitaba gömüldü.
Tahmin edin bakalım ne yapıyorum. Ya da ben direkt söyleyeyim.
MERVEYE DERS ÇALIŞTIRIYORUM. Sakın abarttığımı düşünmeyin. Bu kalın kafalı Merveye ders anlatmak, deveye hendek atlatmaktan zor. Kafası dondurma kutusu gibi görünüyor ama, içinde biber dolması var adeta. Merve balık gözlerini tekrar bana çevirdiğinde sertçe yutkundum."Yine ne var?"dedim bıkkınlık akan bir sesle. Masumca bakmaya çalıştı. Bakın çalıştı diyorum çünkü bu haliyle bana bir Bufaloyu çağrıştırıyordu.
TEMSİLİ
"Ya ben bu soruyu hiç anlamadım."dedi. Daha fazla dayanamayıp üzerine atladım ve ona vurmaya başladım. O çığlık çığlığa bağırırken benim umrumda değildi. Son olarak bacağını ısırdım ve geri çekildim. Biz bunları yaparken diğer kızlar bizi izliyor ve her konuşmamızda, her hareketimizde kahkaha atıyordu. Merve can çekişirken ben tırnaklarımın kenarından çıkan deri parçalarını yoluyordum. Biliyorum çok havalıyım. Zeynep gülmesine biraz ara verip bana baktı.
"O kadar yaptığını anladım da, sen niye kızın bacağını ısırdın lö?"diye gülerek sordu. Gözlerimi bana kindarca bakan Merve'ye çevirdim ve pis pis sırıttım. Daha sonra da Zeynep'e dönerek konuştum.
"Valla kanka önümde iki seçenek vardı. Biri bacak, biri de ayak. Bende bu Mervenin kokuşmuş ayaklarını ısırmaktansa bacağını ısırayım dedim." Aramızda büyük bir kahkaha tufanı koparken Merve bize 'Hainler' der gibi bakıyordu. Ona dil çıkartıp telefonumu açarak sosyal medyaya girdim.
Şuan en iyisi Mervenin kendi başına ders çalışmasıydı. Aksi taktirde Merve'yi öldürüp hapse girecektim. Mervenin ölmesi bir şey değil de, ben hapse girersem yas ilan edilirdi. Biliyorsunuz ki yas tutmak haram. Kimsenin benim yüzümden günaha girmesini istemem yani.Telefonla oynamaktan sıkıldığım için kafamı kaldırıp kızlara baktım. Zeynep muzlu kek yiyor, Elif telefonuyla oynuyor, Rümeysa kitap okuyor ve Merve elindeki ve yüzündeki benleri sayıyordu. Gözlerimi devirip Zeynepe döndüm. Ayağımla dürtükledim.
"Hıh?"diye cevap verince Elif'e döndüm. Bu defa insan gibi seslendim.
"Elif?"dedim. Elif gözlerini bana çevirmeden cevap verdi.
"Efendim?"dedi. Pisçe sırıttım. Merve ne yapacağımı anlamış olacak ki o da sırıttı. Hafifçe yerimde doğrularak bağırıp odadan kaçtım.
"Ben senin efendinim gopppeğğğğğh"
Son duyduğum şey Elifin çığlığıydı. O bağırırken ben çoktan kaçmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözlerime Bakma!
HumorHafsa ERDEM & Ömer KAROĞLU İkiside bir birinden sinirli. İkiside bir birinden inatçı. İkiside bir birinden sevimli. İkiside bir birinden iyi yürekli. Ama en önemlisi, İkiside bir birinden İFFETLİ iki genç. Tevafuk eseri yolları kesişen bu iki g...