Chapter 16.

2.1K 138 105
                                    

"Gelmek istemiyorum. Uzatma Destiny."

Kucağıma patlamış mısır kasesini alıp koltuğa zıpladığımda birkaç tanesi kaseden fırlayıp Harry'nin kucağına düştü ama umursamadım. Harry odaklanmış bir şekilde plazmanın ekranına bakıyordu. Niall ile PES atıyorlardı. Harry alırdı.

Ağzıma patlamış mısırlardan doldururken Destiny kollarını göğsünün etrafında birleştirip bana dik dik bakamaya başladı. "Oradan kalkıp yukarıya geliyorsun. Annene söz verdim daha ben hazırlanacağım Nasya. O parti midir kutlama mıdır her ne zıkkımsa ona gideceğiz." Ellerini şaklattı. "Beyler siz de. Kalkın gidin takım elbise bir şey giyin. Zayn, bari sen bir şey de."

Zayn Destiny'nin yalvaran bakışlarını ellerini yukarıya kaldırıp 'ben karışmam' edasına büründü. Ağzıma mısırlardan doldurdum yine. Josh ile olan o şeyin üzerine bir hafta geçmişti. Zayn'e ne olduğunu anlatmadığım için bana bir haftadır bozuk atıyordu.

"Bana da versene," dedi Harry ağzını açarken. Mısırları elime doldurup Harry'nin ağzına tıktığımda bazıları Harry'nin kucağına düşmüştü ama gözlerini plazmadan ayırmıyordu.

"Demek öyle," dedi Destiny sinirle. Fişlere doğru ilerlediğinde ne yapacağını anlamıştım ama onu durdurmak için çok geç anlamıştım. Plazmanın fişini prizden çektiğinde Niall ve Harry aynı anda küfür etti.

"Sokarım böyle işe,"

"Senin derdin ne amına koyim?"

Destiny gözlerini devirdi. "Bu evden çıkıp üzerinize adam gibi bir şeyler giymeye gitmek için bir dakikanız var,"

Hiçbiri yerinden oynamdı. Destiny meydan okurca gülümsedi. "Harry flört ettiğin kızlara ergenlik resimlerini atarım. Niall geçen hafta Fizik sınavından çaktığını babana söylerim. Ve sen Zayn," dedi gülümserken. Bakışları anlık olarak bana sonra tekrar Zayn'e döndüğünde ayağa ilk kalkan Zayn oldu.

"Kalk, lan kalk." Harry'yi kolundan tutup kaldırırken Niall kendi ayağa kalkmıştı. Onlar hızla dışarıya çıkarken Destiny bana minik bir gülümseme yolladı. Bir adım geriye gittim. Hemen kaşlarını çattı. "Düş önüme külkedisi."

~

"Saçımı yoldun Destiny." dedim aynanın karşısında kendime bakarken umutsuz bir nefes vermiştim. Saçımı örüyordu. Ya da saçlarımı linç ediyor desek daha iyi olurdu. Üstelik zorla giydirdiği elbiseyi gördükçe ağlayasım geliyordu.

 Üstelik zorla giydirdiği elbiseyi gördükçe ağlayasım geliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kısa giymeye bile razıydım. Ben pantolon tişört gitmeyi planlarken Destiny tüm planlarımı düşürmüştü.

Of Destiny.

Aslında güzel görünüyordum. Ama topuklu ayakkabıyla yürüyemiyordum, ki oldukça rahatsızlardı. Ya da diğer seçenek. Ben bu partiye gitmek istemiyordum.

Fragile || Malik.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin