20.BÖLÜM - Doktor Jigsaw'a sonsuz saygılarımla..

156K 1.9K 204
                                    

Güzel yorumlarınız için çoooook ama çoooook teşekkür ederim hepinize :) Voteler için de tabi ki.. :) Son zamanlarda oldukça yaratıcı tehditler alıyorum okuyucularımdan.. Kimisi beni, kimisi de kendini kesmekle, biçmekle, deşmekle vb. ilgili.. :D ZeyKer yapmadığım için toplaşıp beni dövmek isteyenleri de unutmayalım tabi. :D Benim bu yorumlardan anladığım tek şey, sizin de oldukça yaratıcı olduğunuzdur. :D Siz bana kıyamazsınız dimi??! :D (Yazar burda çok tırstı ama çaktırmamaya çalışıyor! :D) Hepinizi kocamaan öpüyorum :* Yorumlarınız motivasyon kaynağım. Lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin ;) İyi okumalar..

Dip Not: Resimdeki Zeynep'in düğün kıyafeti, saçı ve makyajıdır.

Bu bölümü İrem'e ithaf ediyorum. Umarım beğenirsin İremcim.. :)

“A-abla?!”

Bora odaya ayı gibi dalar dalmaz beni görüyor ve gözleri yuvalarından çıkarak bakıyor.

“He canım.”

“Bu sen misin harbiden?!”

“Yok Angelina Jolie!” diyorum gözlerimi devirerek.

“Valla Angelina Jolie yanında halt etmiş şu anda!” diyor Bora sırıtarak beni baştan aşağı süzerken. “Fıstık gibisin!”

“Hadi be?” diyorum tek kaşımı kaldırırken. “Gerçekten mi lan?”

“Gerçekten valla.”

“Tişikkilir Sipirmin!” diyorum sırıtarak Bora’nın yanağından bir makas alırken. O ise bana gülümseyerek bakıyor. Daha sonra da kendi etrafında bir tur dönüyor.

“Ben nasılım peki?”

“Valla sen de Leonardo Dicaprio, ben diyeyim Brad Pitt’in yandan yemişi!” diyorum gülerek.

“Ya abla yaa!” diyor atarlanarak. Ne oldu ki şimdi? Lan dünyaya geldim, öleceğim ama bu ergenleri hiçbir zaman anlayamayacağım! Yanarım yanarım, buna yanarım!

“Tamam be! Çok yakışıklısın.”

“Teşekkürler.”

Bora sırıtarak bana bakarken ben küçük el çantamı alıyorum.

“Dur bi dakika!” diyor Bora aceleyle yanıma koşup beni durdurarak. “Önce ben ineceğim aşağıya. Sonra sen.”

Hay Allah’ım! Bu çocuk kime çekti böyle? Bir şey diyeceğim alınıp, intihar eder diye korkuyorum!

“İyi, hadi in.”

Bora ikişer ikişer zıplayarak merdivenlerden inerken, ben de kaplumbağa adımlarımla arkasından çıkıyorum. O aşağıya çoktan vardığında ben henüz merdivene ulaşıyorum. Niye? Çünkü topluklu ayakkabılarım var benim! İşkence makinesi!

“Vee..” diyor Bora ben yukarda merdivenlerden düşmeden inebilmek için ruhumu teslim ederken. “Şimdi de karşınızdaaa.. Bursa’nın en güzel kızıııı.. Zeynep Yılmaz!”

Bak bak hareketlere bak! Ben burada yürüyemiyorum o ne yapıyor? Biri de çıkıp, demiyor ki Zeynep’i sevabına kolundan tutup, kafasını gözünü yarmadan aşağıya indirelim. Bir de ailem olacaklar!

Bora’nın beni adeta bir assolist edasıyla takdim etmesinden sonra aşağıda büyük bir sessizlik oluyor. Ama hala görünürde kimse yok. Neden? Çünkü ben hala merdivenlerde can çekişiyorum!

NUMARA 12Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin