Yeni bolum daha.. bol bol okuyun canlar.
Vote'lerinizi bekliyorum...Multimedia :Uzay.
Yine mi sen!
Arkama dönüp Azra'ya baktım. Neyin kafasında bu kız.
-Sana söylemiştim fazla alışma
Allam beni bunla mı sınıyorsun... Derin nefes alıp konuşmaya başladım.
-Kaşınıyorsun sanırım hiç utanma. Söylemen yeterli.
Sinir olup yanımızdan gitti. Salak işte..Görkem'le Buket birşey konuşuyorlar. Onları rahatsız etmemek için arkalarından yürümeye başladım.
Aklıma yine ailem gelmişti, iki günden belli her aklım gelince köşeye çekilip ağlıyorum.Gözlerim dolunca derin nefes alıp kafamı yukarı kaldırdım. Kendi kendime çabalarken yan tarafımda bankta oturanlar dikkatimi çekti.
Giray ve yanında üç kişi daha ,bunlar sanırım bar'daki çocuklardı. Hepsi de yakışıklıydı.Birşeye gülüyorlardı. Giray'ı ilk defa böyle gülerken görmüştüm. Genelde sinsi sinsi gülerken görüyorum. Benim onlara baktığımı görünce onlarda bana bakmaya başladı. Hiçte hemen yüzümü çevirmedim.
Sonra kızların yanına gidip:Buket-Okula yeni kişiler gelmiş
Nehir-Evet, onları bende gördüm. OffHafif gülümseyip Görkem'e baktım. Hayattan bezmiş gibiydi. Yanına gidip kolumu omzuna attım.
-Neden suratın asık bakalım?
Biraz düşündü ama yine de birşey söylemedi. Sanırım önemli. Bugünlük okulu asmamda bir sakınca yok gibi.Görkem'in elini tuttum ve arkamda onu sürüklemeye başladım. Buket'e "sonra anlatırım" gibi birsey geveleyip. Yürümeye devam ettim.
Okula yakın olan bir kafenin bahçe kısmına oturduk.-Bana anlatabilirsin Görkem.
Bunu benden beklemiyordu galiba. Ama ben kendimden herşey beklerim.
-Bak sana güveniyorum, ama anlatmakta zorlanıyorum.Aynısı bende de var Buket bana sorduğunda hep geçiştiriyorum.
Elini avcumun içine alıp sıktım anlat der gibi.
Nefes alıp geriye yaslandi. Gözleri dolmuştu. Ama sen böyle yapınca ben tuhaf oluyorum.-Aslında benim bir ikizim var onu bugün bir kaza yüzünden kaybettim. Kazadan sonra onu bir daha göremedik. Annem ve babam kahroldular. Abim uzaklaşmak için Amerika ya gitti. Burda biraz durdu... Biliyor musun onun ismi de Uzay'dı.
Görkem için çok üzüldüm. Abisinin olduğunu biliyordum çünkü bir kaç kere anlatmıştı.
-Benimle ilgili bilmediğin bir kaç şey daha var, ben Amerika da doğdum, 7 yaşına kadar oradaydık. Kendi dilim ıngilizce olduğu için kolayca konusabiliyorum.
Bende nerden geldiğini bilmiyorum ama ingilizcede bilmediğim bir kelime yoktur.Devam ederken biraz bean doğru yaklaşıp konuşmaya başladı.
-Babam bir mafya okulda neredeyse herkes biliyor. Bir de ikizimin neden kaybolduğunu bu hafta öğrendik. Bir-derken telefonu çaldı. O konuşurken bende garsonu çağırdım, garsona iki dilim çikolatalı pasta ve kola siparişi verdim. Bu sırada Görkem'in konuşmasıda bitti.
-Ne oldu?
Bana bakıp gülümsedi.
-İspiyonlanmışız okul bizim olduğu için müdür hemen babamı aramış.Vay ispitci müdür...
♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧
-Bence bu sana çok yakışır.
Gömleği üstüme tuttu Görkem. Kafeden sonra kafa dağıtmak için alışveriş merkezine gelmiştik. Şimdi de gömlek beğeniyorduk.En sonunda beğendiklerimizi alıp çıktık.
-Beni bir eve at
dedim Görkem'e.-Siz yeter ki isteyin paşam. Uahahahhaa alem kız.
Güle güle arabaya bindik.
-Ben hız yapmayı çok seviyorum ama motorda daha güzel oluyor.-Sana katılıyorum bende motoru seviyorum ama bunla idare ediyorum.
Idare ettiği araba -BMW i8 -- yani bence de idare etsin.
-Şuna bak paçoz birsey dememle güldük. Gülüşmemiz bittiğinde eve gelmiştik zaten.
-Geldik bebek deyip yanağımı sıktı.
Arabadan inip el salladım oda gitti zaten ama eve girmeyeceğim zaten sahile doğru yürümeye başladım.Halâ bir türlü aklımdan gitmiyor. Sahille aramızda 15 dakika vardı zaten...
15 dakika sonra:Sahildeki bir banka oturup ağlıyordum. Artık bu canımı çok sıkıyordu.
Sakinlesince yine ağlamaya başlıyorum. Kendimi aynı bir çocuğu susmasi için şeker veririm dersin ya kendimi öyle susturdum.Telefonum çalmaya başlayınca ekranına baktım.
Bir BUKET😆 Arıyorrr.
Cevaplamak için açtım.-Efendim.
................
-Ne eee bi daha 20 dakika önce beraberdik?
................
-Hangi hastane ?
................
-Tamam hemen geliyorum.Görkemmmmmm nasıl?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zaman
Teen FictionZaman, kimse arasında ayrımcılık yapmayan bir işverendir. Yeni bir güne başlarken herkes aynı sayıda saat ve dakikalara sahiptir. Örneğin zenginler parayla daha fazla saat satın alamazlar. Aynı şekilde bilim adamları yeni dakikalar icat edemez. Ya d...