10.Bölüm B rh- dedi dimi?

44 13 5
                                    

En uzun bölüm bu oldu sanırım. İyi okumalar. Vote ve yorumlarinizi bekliyorum...
Multimedia : Nehir.

Görkemmmm nasıl?.

Daha 20 dakika(tahminen) benimleydi. Görkem kaza yapmış ve durumu bilinmiyormuş. Buket hastaneye doğru gidiyor.
Caddeye çıkıp taksi geçmesini bekliyorum. Hala 10 dakika oldu ama taksi geçmiyor.
Bir taksi görünce çok kutlu oldum ve taksiyi durdurup bindim.

-........ hastanesine hızlı sür arabayı , hadi.
-Tamam abla.

Abla mı? Bu nedir ya. Aman kafam nereye gitti. Telefonumu cebimden çıkarıp,

GÖNDERİLEN : Bir BUKET😆
Ne oldu? Nasıl durumu? sen hastane de misin?

Görkemi hepsinden ayrı seviyorum, ama neden bilmiyorum beni ona çeken birşey var. Şimdi motorum olsaydı, trafik beklemez takside sürünmezdim.
-Kestirme bir yer yok mu? ya.

-Var ama ben oraya giremem. Tek şerit çünkü.
Bu böyle olmayacak aklıma gelen fikirle taksiciye:
-Geç yana ben kullanacağım.
deyip kapıyı açtım.
-Öyle şey olmaz abla.
Neden inatlık yapıyorsa ,gel beni döv diyor.
-Benim sinirlerimi bozma seni burda bırakır giderim.
O kadar sinirli söylemişim ki adam yan tarafa kuş misali uçtu. Bunuda mi ben söyleyeyim yani.

Şoför koltuğuna oturup tek şerit yola girdim. Gaza kökledim bütün gücümü 130'a kadar çıkınca biraz hafiflettim ve arabaların yanından makas atarak geçtim. Paslanmamışım, babam sandığım adamın arabasını geceleri gizli alır arkadaşlarla gezerdik. Bir kaç kerede dersine gitmiştim.

Hastaneye gelince arabadan inip taksiciye : Aferin işimi zorlaştırmadın.
Hızla acil' in kapısından koşarak girdim, gördüğüm bir doktora veya her neyse o kişiye Buraya 15 dakika önce kaza yapan biri geldi nerede acaba? Dedim.
Doktor-Adı Görkem DUMAN mı?
Kafamla onayladım doktoru. Dilin yok mu senin ? gibi bir ses duydum sanki. Çünkü koştum o kadar. İNSAF.

-Kendisi ameliyata alındı. Geldiğin de kalbi durmuştu. Şu tarafta bekleyin!

Kalbimi durdu? OMG.
Duvara yaslanıp yavaş yavaş belim duvarda sürtünerek yere çöktüm. Göz yaşları ısrarla dışarı çıkmak istiyorlardı. Daha fazla zorlamadan göz yaşlarımı bıraktım.
İkiziyle aynı gün oda yok olacaktı. Hayata bak be?

Ben ağlamaya devam ederken koridorda bir ses yankılandı, bu tarafa doğru ayak sesleri geliyor ama ben hiç zahmet edip te bakmadım ben şoka girdim resmen.
Buket yanım geldi suratına baktım oda ağlıyordu. Hiç birşey düşün,eden sarıldım.
Başka kimim var ki benim. Ayrıldık.
-Bunlar kim?
Bana bakarken arkasına dönüp tekrar bana döndü.
-Bak şu adam babası, yanındaki kadın annesi.
Demek anne ve babası bu. Çok genç duruyorlar. Birde bizimkilere bak neredeyse bastonla gezecekler😆.

Buketle ayağı kalkıp Görkem'in anne babasinin yanına gidip. Selamlaştık. Annesi ağlamaktan gözleri şişmiş.
-Ağlamayın artık o çok güçlü biri.
deyip annesine sarıldım. Kadın biraz durakladı, ne oldu acaba yüzüne baktım ama çözemedim.

🌞🌙⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰

1 saat geçti ama halâ Görkem'den halâ bir haber yok. Bu sırada Cemre ve Nehir de hastaneye gelmişlerdi.
Ameliyathane nin kapısı açılınca hepimiz ayağa kalktık bir umutla doktora bakıyoruz. Doktor maskesini çıkarıp,

-Elimizden geleni yapıyoruz hayati risk'ini daha atlatamadık.
Hepimizin yüzü düştü. Içerde bir gürültü koptu. Bir hemşire çıktı ve
- B rh- kan aranızda var mı?
Dedi endişeyle, bir dakika o B rh- mi dedi? Lan benim kan grubum.
-Benim kan grubum dedim. Kadın beni hemen kan almak için bir odaya getirdi.

Bana yatağı gösterince hemen gidip uzandım. Çekmecelerden bir seyler çıkarıyordu.
Yanıma gelip damar yolu açtı ve iğneyi taktı. Kanımdan gittikçe yoruluyordum zaten bugün pek birşey yememiştim. Gözlerim ağırlaşınca kapattım...

Gözlerimi açtığım da biraz bulanık görüyordum. Saate bakmaya çalıştığım da saat resmen horon tepiyordu. Gözümü biraz daha açarak baktığımda 16:21 idi.

Kolumdan iğneyi çekip attım ve ayağa kalkıp odadan çıktım. Nereden gideceğim ben şimdi?
Elimi cebime atıp telefonumu çıkardım. Şifreyi girip rehberi açtım, Buketi aramaya koyuldum.
Bir BUKET😆 Aranıyorr.
Iki çalıştan sonra açtı.
-Oğlum neredesiniz ya ben kayboldum sanırım.
-...................
-Ikinci kat mı? ... Oo iyi o zaman ben geliyorum.

Görkem'i normal bir odaya almışlar. Merdivenlerden çıkarken doktoru gördüm bana gülüyor neye güldüğünü anlamak için üstümde bir göz gezdirdim.
Sinirlenip hiç birşey demeden ikinci kata ulaştım. 22. Odaydı.

22 adlı odaya arıyorum koridorun sonuna gelince bulmuştum. Acaba nasıl girsem yavaş yavaş mı yoksa paldır küldür mü?

Kapıyı açıp kafamı içeri uzattım. Mübarek it gibi dizilmişler. Buna hunharca gülmek vardı da bu vakitte olmaz.

Bütün vücudumu sokup nasıl oldu dedim kısık sesle. Çünkü herkes bana bakıyor.
-Sağol kızım senin sayende. Iyi olacak.

Gülümseyip boş bir yere oturdum . Yani babasının yanına oturmuş olarak bulunuyorum. Bir gerginlik var etrafta sormayın gitsin yani. Biz uslu uslu otururken bizim gıcık doktor içeri girdi. İşte dikkat edilmesi gerekenleri söyledi en sonunda da Burak beyi (Görkemin babası) dışarı çağırdı.

Sevda hanım (Görkemin annesi) merak edip arkasından dışarı çıktı.

Burak DUMAN'ın anlatımı:

-Ne oldu doktor bey?
Adam bana bakıp gülümsedi. Ağzını açtı söyleyeceği zaman odanın kapısı açıldı Sevda geldi yanıma.
-Ne merak ettim.

Gülüp adama baktım.

-Kızınıza kan veren bayan var ya Burak bey.

-Evet ne olmuş?
Biraz bekledi, ve devam etmeye başladı.
-Kanları çok uyumlu yani biz biraz şüphelendik açıkcası
Yoksa Uzay. Zaten benim kızımla aynı isimleri var. O kadar aradık ama bulamadık.
-Bak doktor ben seni iki gün sonra arayacağım ve o zamana kadar DNA test sonuçlarını bilmek istiyorum. Görüşmek üzere.

Doktor yanımızdan yüzü asık gitti. Ne yapayım yani?
-Böyle birşey olabilir mi sence?

-Bilmiyorum Sevda iki gün sonra öğreneceğiz. Deyip içeri geçtik.

Çocuklarla bir ümid uyanmasını bekliyoruz.
-Hadi çocuklar evinize gidin dinlenin biz bekleriz burda dedim.

Mırıldanmaya başladı hepsi bir ağızdan.
-Ama-
Sözünü keserek ikâz ettim Buketi.
-Ama si felan yok hadi bakım evinize gidin yarın okulunuz var zaten.

Çocukları ikna edip evlerine gönderdim. Hiç biri de yarın okul yok demedi.

ZamanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin