16.Bölüm Park yeri!

31 8 9
                                    



😄Keyifli okumalar😄

Kafamı yüz seksen derece kaldırıp -şapkadan dolayı- o bana çarpan kişiyle gözlerimi birleştirdim. Hadi canım şaka olmalı ... Yok artık kesin çarpma etkisiyle beynim bana şaka yapıyor olmalı yoksa Justin Bieber karşımda durup nasıl baksın değil mi ama?
Nasıl bakıyorsam artık Justin ilk başta korktu 2saniye sonra gülümsemeye çevirdi bakışını. Elini uzattı , ben biraz daha şaşkın bakarken elim ona doğru gitti ve elini tuttu.

Justin 'in arkasından bir adam göründü, siyah lüks bir arabanın kapısını açıp ona baktı önemli bir işi olacak ki koruma sahte bir öksürük Justin 'ı döndürmeye yetti.
Daha konuşamadan elini bıraktı. 5 adımda arabanın içine girdi koruma kapıyı kapatıp şoför koltuğuna ilerledi o sırada siyah flimli cam hareket etti yavaş yavaş aşağıya indi.

- The black girl, I expect evening concert.

Konuşması bitince araba hareket ederek yanımdan gitti arkada bıraktığı sadece şaşkın bir Uzay'dı. Şaşkınlığım bir hayli devam ederken yolda yavaşça ilerliyorum.
Yakındaki alışveriş merkezine girip gezmeye başladım. Gözüme çarpan son derece şirin görünen bir kafeye girdim. Kafa dinlemek en büyük hobilerimden bir kaçıdır .
Yaşadığım her olayın en küçük zerresine kadar gözümün önünden geçirmeye karar verip başladım bunu bu kadar düşünüyorsam demek ki çok kötü koymuş bana.

Garsonun geldiğini beni dürttüğünde anladım.
- Ben sadece şimdilik bir su alabilir miyim?
Garson mimiklerini oynatmaya başlayınca "sapık olmayasın baksana Uzay"

- You can speak english?

Doğru ya iyice deli olup çıktım. Siz yabancılar , hep biz mi ingilizce öğreneceğiz siz heves edip türkçe öğrenseniz.

- Sorry. Can I just get water?

Aklıma Justin 'in konsere çağırması geldi, abimden nasıl izin alacaktım ki sanki Uzay önceden abin vardı bulursun sen bir yolunu takma kafana.
Su gelince garsonun gitmesini bekledim gidince, suyu bir yudumda bitirdim. Yani olduğum etrafta tuhaf hareketler bırakmak istemem.
Şimdi ben hangi ülkenin vatandaşı sayılıyorum iki adet kimlik çıktı ortaya neyse burda türk diye bir bakışları en azından , bu yönden sevdim şimdi. Cebimden para çıkartıp masanın üzerine bıraktım , sandalyeden kalkıp etrafa baktım ,duvara isteyen bir anı bırakma gibi bir yetkiye sahip diye bir not gördüm. O duvara dogru hareketlendim elime siyah kalemi alıp içimden ne geçerse onu yazmaya karar kıldım.

" Hayatta neyi seçersen seç, aklın hep seçmeyeceğinde kalacak... Aslında zaman aynı olacak, sadece hikayesi değişecek..." yazının alt kısmına sadece 💎elmas şekli çizip bıraktım. Nerden geldiğini bilmiyorum ama bu şekli çok seviyordum.

Seri adımlarla kafeden çıkış yaptım. Yürüyen merdivene sağ ayağımı atıp çıkıyordum tabi benle beraber 373738289138 kişiyle daha çıkıyordu. Telefonum çalmaya başlayınca cebimden çıkarıp açtım. Tabikide GÖRKEM hergün beni 63772272 kere arıyordu sağolsun hiç yanlız bırakmıyor.

- Efendim ikiz.
- Ne yapıyorsun canım?
- Avm de geziyorum öyle sen?
- Mmm bende evde otururken Buket geldi , kızkıza konuşuyoruz.
- Iyi .
- Uzay ııı şey daha karar vermedin mi?
Yine aynı sorular ..

- Bu saatten sonra deli dönerim ama geriye asla.
Bırak ya sen de deli gibi istiyorsun Türkiye ye gitmeyi .
- Yapma Uzay artık daha ne zamana kadar duracaksın orada zaten 6 sene birbirimizi görmedik hadi inatlığı bırakta gel.

- Görkem canım geriye dönemem dedim hayatıma değil.
Telefonda ki ses durdu sonra bir çığlık yükseldi.
- Bu geleceğim mi demek oluyor hı?
- Ne anladıysan o bebeğim. Ha bu arada kuru kuru ya gelmem. Peder e söyle bir kawasaki isterim.
Nasıl açtım telefonu konu ne oldu gerçekten bu kız beni hayata bağlıyor. Olan olmuş artık geçmişe çare yok. Uzatmanın anlamıda yok.
- Tek isteğin o mu ? Sen yeter ki gel kapına dizerim hepsini.
- Tamam tamam benim işim var , akşam Justin konserine çağrıldım hazırlanmam gerekecek.
- Çağrıldım mı dedin sen kim çağırdı peki.
- Justiin. Hadi kapatıyorum bebeğim.

Telefonu kapatıp Avm den dışarıya çıktım, bir taksi ayarlayıp adresi verdim. Tahminen 20 dakika sonunda istediğim yere geldim. Anahtarı deliğe sokup çevirip açtım Ulaç beni görmeden hemen odama gittim. Kapıyı arkamdan kilitleyeyip rehberden abimin numarasını bulup mesaj yazmaya başladım.

Gönderilen : Yakışıklım😎

Abiciğim canım abim nasılsın? Sana ben birşeyler diyeceğimde, ben kararımı verdim affettim herkesi. Birde ben akşam bir konsere gitmek istiyorum arkadaşım çağırdı da yoksa ben ben gider miyim? Neyse çok geç kalmam. Seviliyorsun, görüşürüz.

Mesajı gönderip hazırlığa odaklandım. Dolabımı açıp çok abartılı olmayan kıyafetlere bakıyorum. Elbise giymeyecektim rahat rahat takılmayı seçecektim ve öylede yapıp kombinimi çıkardım.

 Elbise giymeyecektim rahat rahat takılmayı seçecektim ve öylede yapıp kombinimi çıkardım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hazırdım saate baktığımda geç olduğunu gördüm çünkü saat 23.21 idi. Hızlı bir şekilde yanıma ufak bir çanta alıp içine gerekli malzemeleri koyup çıktım odadan. Hemen abimin çalışma odasına geçip çekmeceden Audi nin anahtarını alıp odayı terkettim. Dış kapıdanda uzaklaşıp Audi nin yanına gittim. Zaten akşam olmuştu.
Yavaş gitmeyecektim aksi halde cok hızlı sürmeyi düşünüyorum.

Arabaya binip anahtarı takıp çevirdim çalıştığına dair ses gelince yüzümde bir gülümseme oluştu. Black girl olmuştum nedeni hem tehlike saçmak hemde Justin 'in beni hep böyle hatırlaması içindi.

Araziden bir hışımla uzaklaşıp gazı kökledim , elimi radyoya uzatıp şarkılarda gezinmeye başladım bir yerde durup dinlemeye başladım.
Şarkı ,Rihanna- Cinderalla.

Konserin olacağı mekana yaklaşınca park için bir yer baktım tam boş yer görüp arabayla girecektim ki benim arabam kadar lüks bir araba benim park edeceğim yere girip park etti. Ya ben ne yapayım şimdi. Arabayı olduğu yere bırakıp arka koltuktaki beyzbol sopasını alıp arabadan indim. Önümdeki arabaya ilerleyip camını tıklattım. Cam yerine kapı yavaş bir şekilde açıldı içinden hiç tahmin edemeyeceğim bir insan indi. GİRAY.

- Ne yaptığını sanıyorsun sen?
- Ne yapıyor muşum ?
Soruma soruyla karşılık verdi beni daha çok sinir etmek içindir eminim.

- Beni sinir mi etmek istiyorsun. Bu boşluğu ilk ben gördüm ben arabamı park edeceğim.

- Ne yapalım yani lafı uzatacağına başka yer bul.
Ben sana gösteririm şimdi başka yeri. Elimdeki beyzbol sopasını arabanın yan tarafındaki camına geçirdim, cam paramparça olurken Giray 'a döndüm çenesindeki kaslar kendini belli ettiğini anladığımda çok sinirlenmiş olduğunu düşündüm.
- Manyak mısın kızım sen.
- Hadi ben manyağım da sana ne oluyo?
- Seninle hiç uğraşacak değilim özür dile de gideyim.

Ayy götüm. Hem suçlu hemde egolu.








Arkadaşlar kusura bakmayın bolum çok geç geldi.😢

Oy&yorum bekliyorummmm

ZamanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin