Biebergasm

8. bölüm

Kapının önünde Justin'in garajdan arabayı çıkarmasını bekliyorum. Ne mükemmel ama! Kafamı çevirdiğimde bana sırıtarak bakan Harry ile karşılaştım. 'Gabriella' 'Harry?' 'Çok güzel olmuşsun' 'Teşekkürler' 'Gidelim hadi' 'Nereye?' 'Partiye' 'Beraber mi?' 'Evet... Yani bana sözün vardı unuttun mu?' İşte şimdi sıçtım Bok çukuruna düşmüş gibi hissediyorum. Birden bi araba önümde durdu. Justin kapıyı açarak içeriyi işaret etti. 'Gidelim bebeğim' Harry'nin surat ifadesi kırılmış gibiydi. 'Bak Harry... Ben' Başını iki yöne sallayarak hızla bizden uzaklaştı. 'Hadi gidelim Gabby' Çaresizce onu onaylayarak arabaya bindim. İlerlemeye başlamıştım. Sürekli yola bakıyordum.
"Gabby sen iyi misin?" Gözümü yoldan çevirerek Justin'e döndüm. "E-Evet" 

Hiçte bile! Bok gibisin. Yalan söylemeyi bile beceremiyorsun! Bütün bu olanlar yüzünden pişman olacaksın. Anlasana Justin seni bırakacak. Döneceğin Harry ve Demi adında arkadaşın olmayacak. Dikkatli ol!

İç sesim yeniden canlandı. Ben şizofren değilim. İç sesim fazla sürtük. Kendimce gözlerimi devirerek derin bi nefes aldım. "İyiysen eğlenelim hadi" Justin arabadan inerek kapımı açtı ve inmemi sağladı. Koluna girerek büyük ihtişamlı eve girdik. İçerdeki yiyişenleri es geçerek arka bahçeye vardık. Kocaman bi havuz, havuzun diğer ucunda mükemmel bi sahne, sürtükler ve piçler. Eğlenceli bi gece olacak. Justin'in gittiği yere gidiyordum. Kolundan çıkmak istemiyordum çünkü burda ki sürtükler ufak bi boşlukta yerimi alabilirlerdi. Justin kolundan çıkmamı sağlayarak elimi tuttu. Kalbim... Galiba gidiciyim. Elimi tutmasıyla kendimden emin yürümeye başlamıştım. Sürtükler, Bieber'a sahibim. Justin bikaç arkadaşıyla konuşup selamlaşarak sahnenin biraz ilersinde ki masaya yaklaştı. "Neden konuşmuyorsun?" "Bilmiyorum. Belki böyle ortamlara alışık olmadığım içindir" Ellerimi tutarak beline atmamı sağladı ve bu sayede bana daha da yaklaşarak vücutlarımızı birleştirdi. Ellerini yanağıma koyarak gözlerime baktı. "Alışsan iyi olur bebeğim" Ve tüm bunlara yakışacak bi bitiş için birbirimize yaklaşıyorduk ki Juicy'nin sesiyle duraksadık. Justin sadece kafasını hafifçe çevirdi ve Juicy'e baktı. Benim ellerim onun yanağında onun elleri ise tam da popomdaydı. Juicy bikaç hareket yaparak güldü. Justin sinsice sırıtarak bana döndü ve burnuma bi öpücük kondurarak sahneye doğru yürümeye başladı. Noluyor burda? Justin sahneye çıkarak gitarı eline aldı ve en öndeki mikrofona yaklaştı. "1-2-3" dediğinde gitarı çalmaya başladı. Ve tabi şarkı söylemeye... "One Less Lonely Girl" dedi bikaç kere. Arkadan iten kişiler yüzünden sahneye baya yaklaşmıştım. Justin... O ise şarkıyı... Tanrım! Bana bakarak söylüyordu. Arada bi tebessüm ediyordu ve sürekli bana bakıyordu. Bu... Bu mükemmel bir duyguydu. Etrafımdakiler birer eş bularak birbirlerine sarıldılar ve ritme göre hareket etmeye başladılar. Ben miBen orda durmuş öylece Justin'i izliyordum. Mükemmel sözler, mükemmel şarkı, mükemmel bi erkek. Bieber fazla mükemmelliğe sahip. Tanrı onu yaratırken daha fazla uğraşmış olmalı. Dalıp gittiğim gözleri çok farklı bakıyordu. O kadar içten söylüyordu ki! Bieber'a tutulduğum kanıtlanmıştı. Sonlara yaklaşıldığında Justin gitarı elinden bırakmayarak merdivenlerden inmeye başladı. İndiğinde yürümeye devam ediyordu. Pis sürtükler ona dokunuyor! Hepsini boğmak istiyorum. Justin onları umursamayarak yürümeye devam ediyordu. Bi dakika! O bana doğru mu geliyor. Justin beni öldürmek istiyor sanırım. Tam önümde durduğunda partidekiler etrafımızı sarmışlardı. Koca bi dairenin içindeydik. Justin yavaşlamaya başladığında bana daha da yaklaşmıştı. 'One Less Lonely Girl' diyerek sonlandırmıştı şarkıyı. Gitarı yavaşça yere bırakarak yeniden bana döndü. Daha fazla dayanamayacağım! Hızla boynuna atladım ve ona sımsıkı sarılmaya başladım. Onun kokusunu içime çekerken şarkı çalmaya başlamıştı yeniden. Michael Jackson - You're Not Alone. Justin belimi sararak şarkının ritmine göre bi sağa bi sola hareket etmeye başlamıştı. Romantik ortam dediğin böyle olur işte. Tanrım! Rüyada gibiyim.

*

"Gece için teşekkürler Justin. Hayatımda ki en iyi partiydi" kapıyı ardına kadar açarak içeri girdim ve yeniden Justin'e döndüm. Elleri yine cebindeydi. Omuz silkerek yamuk bi gülüş yaptı. "Asıl ben teşekkür ederim" Galiba ayrılmalıyız. Derin bi nefes alarak Justin'e yaklaştım ve parmak ucumda yükselerek dudağına öpücük kondurarak hızla kapıyı örttüm.