☁️ - 27

3.4K 217 82
                                    

Shawn tek kelime etmiyordu. Bir kaç kere onunla konuşmayı denemiştim ancak gözünü ayırmadan yola bakıyordu.

Bir Jeep kiralamıştı. Şuanda arabanın keyfini çıkaramayacak kadar keyifsizdim.

Radyoya uzandım. Biraz açıp ortamın havasını değiştirmeyi hedeflemiştim.

Açmam ile radyo kendiliğinden geri kapanmıştı.

Tekrar açtım ve tekrar kapandı.

"Galiba bozuk." diyerek kendi kendime söylendim.

O sırada Shawn kıkırdadı.

Tekrar açmak için elimi yavaşça radyoya götürdüm. Gözüm Shawn'ın üstündeydi. Farkettirmeden ona bakıyodum.

Açma tuşuna bastım.

Ben açtığım anda Shawn direksiyonun arkasındaki bir şeye bastı.

"Sen kapatıyorsun !" diyerek ona döndüm birden.

Tekrar eski haline dönüp ciddileşti.

Yeniden radyoya uzanırken "Bir daha yapma bunu." dedim ve açtım.

Kısa süreliğine müzik çaldıktan sonra Shawn tekrar kapattı. "Benim arabam benim kurallarım."

"Senin araban mı ?" diyip alaylıca güldüm. Aslında onu konuşturabildiğim için mutluydum.

"Süren benim."

"Bu senin araban olduğunu açıklamaz." dedim ve tepkisini ölçtüm.

"Müzik dikkatimi dağıtıyor." dedi.

"Bunu müzisyen birisi mi söylüyor ? Berbat bir yalancısın." diyip radyoya uzandım. Ancak Shawn sert bir şekilde elimi geri ittirdi.

"Sessiz bir yolculuk yapmak istiyorum. O yüzden radyo açılmıyor." dedi.

Gözlerimi devirdim ve ona arkamı dönüp camdan dışarı bakmaya başladım.

Uzun bir süre sadece birbirimizin nefes alış sesleriyle devam ettik.

Bir anda araba teklemeye başladı. Shawn'a baktım. Oda göstergelere bakıp olanı anlamaya çalışıyordu.

Arabanın içinde sarsılıyorduk.

Shawn frene bastı ve yavaşlamaya başladı.

Sarsılmalar git gide artıyordu.

"Neler oluyor ?" dedim.

Kenara çekti ve bir kaç saniye sonra arabayı tekrar çalıştırdı. Aynı şey yine olmuştu.

Arabadan indi ve kaputu açtı. Tek eli kaputun üstünde uzaktan inceliyordu.

Meraklandım ve bende arabadan indim.

Kapıyı açar açmaz ürpermiştim. Arabada belli olmuyordu ancak dışarısı gerçektende buz gibiydi.

"Neler oluyor ?" dedim ve telefonumun fenerini açtım.

Telefonu elimden aldı ve ışığı biraz daha yakınlaştırdı.

"Baya serinlemiş." dedim.

"Arabaya bin." dedi. Sesi hala aynı resmiyetteydi.

"Ne olduğunu söylemeden binmeyeceğim." dedim ve ellerimi göğüsümde birleştirdim.

"Sen bilirsin." dedi ve telefonumu geri bana uzattıktan sonra kendi telefonunu arka cebinde çıkardı. Kulağına götürdü.

"'Araban' baya iyiymiş." diye söylendim. Bana bakıp gözlerini devirdi. 'Araban' kelimesini kinayeyle söylemiştim.

treat you better // shawn mendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin