Defne: Öyle bakma.
Ömer: Nasıl bakıyorum?
Defne: Dudaklarıma bakma.
Ömer: Sen şimdi İsmaile gidicek misin?
Defne: Uff sıcak bastı.
Ömer: Neden cevap vermiyosun?
Defne kıpkırmızı olmuştu. Beni itmeye çalıştı bende daha çok yaklaştım.
Defne: Nefes alamıyorum yapma.
Ömer: İsmaile mi gidiceksin?
Defne: Ömer bakma öyle kötü oluyorum.
Ömer: Nasıl?
Defne: İşte öyle güzel güzel ne biliyim tatlı tatlı.
Ömer: Ben sana her zaman böyle baktım Kızıl.
Defne: Hayır. Sen bana çok uzaksın hep öyleydi. Şimdi asansörü çalıştır lütfen.
Ömer: Gidiceksin yani kalıcaksın İsmaille.
Defne: Evet.
Düğmeye bastım ve asansör çalıştı beraber arabaya bindik Şükrü yoktu Defneyi İsmaile mi bırakıcam şimdi? Defne telefonunu aldı ve birisini aradı.
Defne: Alo
İso: Efendim Defo.
Defne: Şey.. İsmail sen nerdesin? Hani bugünde kalcaktım ya.
İso: Ne? Anlamadım?
Defne: Aa bekledin mi beni o kadar haber veremedim işim uzadı.
İso: Ha Ömer yanında--
Defne: Evett. Yani aynen.
İso: Tamam o zaman sen gel ben ustamın yanındayım Sadri ustanın işi uzun sürebilir ama çay var.
Defne: Tamam iyiymiş. Ben oraya geliyim özledim zaten.
İso: Doğru ne zamandır ustamı görmüyosun. Nihanıda çağırıyım bari.
Defne: Tamam hadi görüşürüz.
Defne telefonu kapadı özledim dedi ya beni severken başkasına nasıl özledim der. Yoksa aşık falan mı? Ama olmaz ki.. Biz farklıyız o Ömerin Defnesi.
Defne: Ben sana tarif edicem şimdi.
Defneden
Ömer hemen buldu Ustanın dükkânını. İlk ben indim Sadri usta dükkânın önünde oturuyodu gidip sarıldım. Arkamdan Ömer indi.
Ömer: Ustam.
Sadri: Aa Defne siz tanışıyo musunuz?
Defne: Asıl siz-
Ömer: Ustam işte rahatsızdın gelememiştin nişana.
Defne: Sen Sadri ustayı tanıyosun.
Sadri: Siz nişanlı mısınız?
Defne: İso içerde mi---
İso: Oo Defociğim.
Oo bilader gibi o ne İso yaa? Allahtan biliyo İsonun öyle dediğini.
Ömer: İsmail-
İso: Sen.. Seni görmedim.
Defne: Şey işte tabi görünce Oo dedi özledi tabi.
Sadri: Onlar hep öyle. Ömer sen İsoyu tanımıyo musun? İso--
İso: Ustam ben bugün erken mi çıksam? Defneyide alıyım.
Sadri: Tabi olur olur evladım.
Ömer: Bizde ustamla konuşuruz.
Defne: Hayır! Yani şey.. Biz daha kalırız.
İso: Ustam sen yoruldun bugün git sen biz hallederiz. Ömerde gelir bizle.
Sadri: Doğru dedin oğlum.
Sadri usta gitti bizde içeri girdik. Ömer nerden tanıyosa yani? İçeriye geçince Ömerle biz karşılıklı oturduk İso çalışıyordu bende bize çay koydum ce Ömerin karşısına oturdum.
Ömer: Özlemişim burayı.
Defne: Sen burayı nerden biliyosun?
Ömer: İlk burda öğrendim ayakkabının nasıl bir şey olduğunu. Nasıl yapıldığını sonra kalıp nasıl çıkartılıyor falan. Halâda babam ustama yaptırır kalıpları.
Defne: Çizim yapmayada burda mı karar verdin?
Ömer: Aslında çizim yapıyodum hep ama ayakkabı.. İtalya ya gidicektim bir arkadaşımla lise sondaydık Üniversite için gidicektik..
Defne: Sinanla mı?
Ömer: Hayır sen tanımıyosun. Neyse işte daha karar vememiştim ama tasarım istiyodum. Sonra aniden annem hastalanınca gitmeyi göze alamadım yani daha doğrusu ben annemi kaybetmeyiz diye gitmek istedim ama babam beni ustama getirdi konuştuk onunla gitmemeye karar verdim.
Defne: Sonra gittin mi?
Ömer: İlk burda öğrendim iyi bir deneyim oldu bana burası sonra annem iyileşince gittim aslında orda bi tasarım kursu var yani belki yine giderim.
Beni bırakıp gidemez ki. Ne kursu?
Defne: Kurs. Kaç ay?
Ömer: Bir yada iki yıl.
Defne: Hmmm. Şey... Ben şey yapıyım.
Ayağa kalktım. Dışarı çıktım kapının önüne oturdum. Arkamdan Ömer geldi.
Ömer: Bi sorun mu var?
Defne: Yok. Sıcak oldu.
Ömer: Neyse ben gidiyim.
Defne: O zaman Pazartesi görüşürüz.
Ömer: Pazartesi? Hiç gelmiycek misin? Yani.. Eşyan falan..
Defne: Ha. Eşya falan diyosun.. Hallederim ya iki gün sonuçta. Sensiz iki gün. İki tane koca gün.
Ömer: Sensiz yani sensiz derken yalnızım ya ondan. Yalnız 48 saat. Kimsede yok tabi.
Defne: Şey yapma ya.. Ben gelirim belki.
Ömer: 🙃
Ömer buruk bir tebessümle arabasına bindi ve uzaklaştı bende içerden çantamı alıp abime gittim.
Türkan: Hoşgeldin kızım. Gel otur yemek ye-
Defne: Yok anneanne valla aç değilim. Zaten geç oldu.
Türkan: Aa olur mu? Ömer nerde bi göremedik.
Defne: Ömer... Ömer gelir. İşi vardı.
Tabi anneannemde nişanlıyız evlenicez sanıyo. Off..
Ömerden
Yukarı çıkıp Defnenin kaldığı odaya girdim ve kendi eşyalarımı oraya taşıdım. Defnenin kıyafetlerine dokunmadım yatağına da yani çarşaflarını falan bıraktım çünkü onun kokusu halâ geçmemişti. Yastığı alıp kokladım ve yastığa sarılıp yattım.
![](https://img.wattpad.com/cover/82047099-288-k594049.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorla Kızıl
Fiksi PenggemarDefnenin abisinin borçlarına birde babası eklenirse ve Ömer Defneyi deli gibi isterse Ne Olur??? Bu hikayenin konusu ilk başta zorla olsada nasıl aşık oldukları.