Ömerden
Bende hemen onun peşinden yukarı fırladım. Cidden kalbini kırmıştım üstelik severken incitmiştim. Ama işte ben sevemem yani zarar veririm zaten bundan korktuğum için kaçmıştım ondan. Ama belki konuşursam daha iyi olur en azından arkadaş... Of ne saçmalıyorum ben nasıl arkadaş kalıyım kızla. Ah be kızıl ah. Odasının önüne gelince kapıyı tıklattım.
Defne: Giremesin.
Ömer: Neden?
Defne: Şey... Müsait değilim!
Ömer: Eminim eminim😏
Defne: Ömer inanmak zorunda değilsin!
Ömer: İnanmam daha iyi olur çünkü müsait durumda olmaman daha güzel.
Dedim ve kapıyı açtım yatakta oturuyodu.
Ömer: Hiç müsait değilsin!
Defne: Gitsene
Ömer: Neden?
Defne: Ya ben gerçekten artık anlamıyorum benim üzülmem seni mutlu mu ediyo?
Ömer: Hayır. Sadece sana yemek yapmıştım ve seninle yemek istiyorum.
Defne: Ye tek başına işte ben olmasamda olur.
Ömer: Cık... Hadi gel.
Defne: İyi.
Beraber aşağı indik ona şarap koyup içine yüzüğü attım inşallah yutmaz🙏🏻. Sonuçta o yüzüğü takıcak en azından teklif olur belki aramızda daha iyi olur.
Defneden
Aşağıya indim yemekler şahane gözüküyodu Ömer iki tane kadeh ile yanıma geldi ve sandalyesine oturdu. Hiç konuşmadan yemeğimizi yedik. Kadehte kalan son şarabı içemedim ve kalktım.
Ömer: İçsene.
Defne: Çok şiştim.
Ömer: Israr ediyorum.
Defne: Ömer içmiycem.
Ömer ayağa kalkıp elinde kadahle.
Ömer: Son yudum işte iç şunu.
Defne: İçine zehir mi koydun?
Ömer: Hayır hadi iç.
Kadehi ağzıma yanaştırdı ve içtim.
Defne: Höhööhöhöhöhööh
Allahım bu adam salak valla salak yaaa ölcem şimdi! Boğazıma takıldı. Hem klişe hem salak bu adam.
Defne: Öhhhöhöhöhö
Ömer: Dur. Yuttun mu?
Yüzüğü en sonunda çıkardım ve elime aldım.
Defne: Zehirden daha etkili yüzük!
Ömer: Eee
Defne: Ne eeee!?
Ömer: Cevabın?
Teklif mi şimdi bu ayrıca cevabım tabiki hayır ama biraz oynuyim bari.
Defne: Haaa... Onu diyosun.
Yerime oturdum ve yüzüğe baktım.
Defne: E teklif?
Ömer: Teklif diyosun şey diye teklif sen istersin diye.
Defne: Neden yüzük veriyosun demedim teklif etmeden nasıl cevap veriyim dedim!
Ömer: Anladım.
Elimden yüzüğü alıp diz çöktü.
Ömer: Evlen benimle Kırmızı!
Defne: Bu da soru değil
Ömer: Benimle evlenir misin Kırmızı?
Defne: Ama benim adım kırmızı da değil😁😄
Ömer: Benimle evlenir misin Defne?
Dedi ve yüğü parmağıma taktı. Bende yüzüğü yavaşça çıkarıp avcuna koydum.
Defne: Tabi kii HAYIR!!!
Sonrada yukarı çıktım.
Ömerden
Hemen tuttum zaten rutin olmuştu kızıl kaçar Ömer kovalar.
Defne: Napıyosun?
Ömer: Asıl sen ne yapıyosun?
Defne: Sordun bende kabul etmedim! Etmiycem bana sorulduğu sürece hayır!
Ömer: İnsanlık yapıp sordum ama bende hata.
Defne: İstemiyorum!
Ömer: Ben istiyorum ve sen istesende istemesnde benimsin!
Defne: Hani sadece acıyodun? Ayrıca evlensekde dediğim gibi asla seninle olmam!
Ömer: Senin derdin ne? İşte senin içinde iyi sevdiğin adamla evleniceksin.
Defne: Ya o beni sevmiyosa ve çok iyi bir yalancıysa...
Ömerden
Hadi Ömer şimdi toparladın toparladın yoksa bi daha düzelmezsiniz. Seni seyorum de özür dile.
Ömer: Peki ya seni seviyosa ve çok kötü bi yalancıysa.
Defne: Ama öyle değil.
Dedi ve gitti. Ne güzel özür diliycektim. Of Defne of. Artık peşinden gidemezdim nasıl olsa yarın söylerdim bir ara.
Sabah
Defne: Günaydın.
Ömer: Günaydın. Şirkete gitmiycez babamla konuştum düğün alışverişine gidicez.
Defne: Hmm
Ömerden
Defnenin yüzü düştü istemiyo muydu?
Ömer: Neden üzüldün?
Defne: Sadece... Neyse boşver.
Ömer: Söyle hadi.
Defne: Artık sana düşüncelerimi söylemek istemiyorum. Artık seni istemiyorum.
Ömer: İstemiyosun.
İstemiyo mu beni?
Defne: Evet.
Ömer: Hani seviyodun?
Defne: Sende sevdiğini söylemiştin.
Ömer: Haa sen o yüzden şimdi böyle dedin.
Defne: Ciddiydim. Ben sana hiç güvenmemeliydim belkide değmezmişsin... Sadece belki mutlu olurum demiştim.
Ömer: Şimdi mutlu olamaz mısın?
Defne: Ben seninle kimseye söyliyemediklerimi konuştum. Sen benimle oynadın şimdi evlenmekten bahsediyosun.
Tam cevap vericekken telefonum çaldı.
Emine: Oğlum
Ömer: Efendim anne
Emine: Bugün alışverişe gitcekmişsiniz evlenmek istemişsin o kızla. Benimle tanıştırmadan mı?
Ömer: Haklısın getiririm tanışırsın.
Telefonu kapatıp Defneye döndüm.
Ömer: Annem seni görmek istiyo ilk oraya gidelim.
Defne: Tamam.
Defneden
Arabaya binip Ömerin annesinin yanına gittik. Orda kahvaltı edip annesinin odasına geçtik.
Emine: Ömer biraz bize izin ver ilk bu güzel kızla tanışalım.
Ömer: Anne işte bende yanınızda duruyim.
Emine: Aaa özel konuşucaz belki git sen.
Ömer odadan çıktı ve biz Emine hanımla kaldık.
Emine: Gel kızım otur. Ee nasıl gidiyo?
Defne: Güzel gidiyo.
Emine: Sen neden mutlu değilsin?
Defne: Ben Ömeri seviyorum. Ama o pek sevmiyo beni.
Emine: Aaa saçmalama kızım güldürdün beni Ömer bugüne kadar hiçbir kızdan bana bahsetmedi Ömer aşık olmuş sana. Onu hiç bırakma.
Defne: Ben gerçekten Ömeri seviyorum ve onun yanındayım.
Emine: Elinde neden yüzük yok senin?
Defne: Şey... İşte beni sevmediğini söyleyince bende istemedim.
Emine:😄 Kızım tak o yüzüğü Ömer seni sevmese benim yüzüğümü değil normal bir yüzük verirdi sana😄
Defne: Yüzük sizin mi?
Emine: Benim... Ama görüyosun hasatayım yarın bi gün nolucağı belli değil o yüzden artık senin o yüzük.
Birisi kapıyı tıklattı ve içeri girdi.
Ömer: Konuşmanız bitti mi?
Emine: Bitti bitti. Al sözlünü.
Sözlü Ömerin sözlüsü. Ömerin Defnesi...
Ömer: Gel sözlüm.
Defne: Görüşürüz
Emine: Yine gel kızım.
Gülümseyip Ömerin uzattığı eli tuttum ve çıktık arabaya bindik ve bir Avmnin önünde durduk. İçeriye girdik.
Ömer: Sen seç hangi mağza?
Defne: Seçenek?
Ömer: Yüzük nişanlık kına için başkaa ev için yeni mobilye sonr--
Defne: Ev için yeni mobilya mı?
Ömer: İstersin diye düşündüm yada başka evde bakabiliriz.
Defne: Yok... Yani yatak odasını değiştirsek yeter.
Ömer: Tamam. Hangisinden başlayalım?
Defne: Yüzük
Hemen bir kuyumcuya girip alyanslarımızı seçtik.
Ömer: Şimdi sırada ne var?
Defne: Gelinlik.
Ömer: İlk kına nişanlık falan baksaydık tabii bide tabii iç çamaşırı falanda bakabilirsin😉😉
Defne: Gerek yok! Hem kına saçma olur annem yok babam yok gerekte yok!
Dedim ve önden gittim.
Ömerden
Defneyi yine üzmüştüm önden önden gitmeye başladı hemen gidip omzuna kolumu attım.
Ömer: Hadi gelinlik bakalımm
Defne: Zaten gelinlik bakmaya gidiyorum.
Gelinlik satan bir mağazaya girdik. Defne eline üç gelinlik alıp kabine girdi.
İlk gelinliği giyip çıktı.Defne: Beğendin mi?
Ömer: Ço-Çok güzel olmuşsun!
Defne: Sağol...
Tekrar kabine girdi ve ikinci gelinliği denedi.Defne: Bu?
Başımı hayır anlamında iki yana salladım. Hemen kabine girip yenisini denedi.Defne: Bence buda güzel sence?
Ömer: Bir mi üç mü? Sen karar ver.
Defne: Hangisini daha çok beğendin?
Ömer: İlk giydiğini.
Defne: Tamam o olsun.
Mağza görevlisi (mg) yanımıza geldi.
Mg: Hangisini beğendiniz?
Ömer: İlkini alıcaz
Mg: Tamam ama o biraz büyük gelmişti ölçülerinizi alalım.
Defne: Tamam.
Bir odaya gittiler ve Defnenin ölçülerini aldılar. Bende gelinlik iki gün sonra elimizde olucağı için bilgileri doldurdum.
Mg: Adres kısmı boş kalmış.
Ömer: Eşimin yanında söylemeyin adresi yazmadığımı siz gelmesine doğru burdaki numarayı arayın ben adresi vericem.
Mg: Peki efendim.
Defne yanımıza geldi ve çıktık.
Ömer: Başka ne istersin?
Defne: Nişan için bakalım o zaman
Ömer: Babam nişan için yarın yaparız dedi sorun olur mu?
Defne: Hayır.
Bir elbise beğendik ve mağazadan çıktık.
Ömer: Başka bir şey ister misin?
Defne: Hayır teşekkürler.
Ömer: İç çamaşırı konusunda ısrarcıyım.😉😀
Defne: 😳 Saçmalama😆
Alışverişimizi tamamlamıştık. Mağazadan çıktık ve bir yerde yemek yedik.😇😇😇
Bitti.
😇😇😇
1094 kelime
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorla Kızıl
Fiksi PenggemarDefnenin abisinin borçlarına birde babası eklenirse ve Ömer Defneyi deli gibi isterse Ne Olur??? Bu hikayenin konusu ilk başta zorla olsada nasıl aşık oldukları.