Hwa Min
Sabah normal bir şekilde kalkıp okula gitmiştim.
Telefonda ne mesaj ne de arama vardı. Gerçekten ikisinide merak etmiştim.
Sınıfımdan içeri girip sırama ilerl- BAEKHYUN!!
Sevinçle gülerek Baek'e sarıldım.
"Yah sen nerelerdesin? Çok korktum bir şey oldu diye. Sen dersleri kaçıran birisi değilsin çünkü."
"Dün işim vardı. Okula girdiğimde gelmem için aradılar beni."
"Sen gittikten sonra Jimin'de ortadan kayboldu. Yoksa onunla..."
"Hayır hayır işim olmaz o serseriyle."
"Peki." diyerek konuyu kapattım ardından hocanın ne zaman geldiğini bile bilmediğim anda ders başladı.
Teneffüs zilinin çalmasıyla sınıftan çıktım. Evet sınıftan çıkmayan ben bu günlerde daha fazla çıkıyordum.
Hızlıca Jimin'in sınıfına yürüdüm.
Herkes teneffüse çıkmıştı sınıfta tek tük kişiler vardı ve aralarında bir Jimin göremiyordum.
Çantada getirmiyordu ki geldiğini anlayayım.
Rastgele birisini durdurup "Jimin...Park Jimin geldi mi?" dedim.
Kız sadece başını sallayıp yanımdan ayrıldı.
Telefonumda sınıfta kalmıştı. Sınıfa gidecekken kafamı bir başkasının kafasına toslamıştım.
Kafamı ovarak tosladığım kişiye baktım. JİMİN?!?!
"Jimin..." dedim sessizce.
"Oh, Hwa Min."
Koridordan çıkıp boş bir sınıfa girdim Jimin'e de gelmesi için işaret ettim.
İçeri girdiğinde kapıyı kapatıp soru yağmurlarımı başlattım.
"Dün nerdeydin? Neden mesaj atmadın? Niye ortadan kayboldun? Kiminle gitti-"
"Bu benim her zamanki hallerim. Senin alışman gerekti bunlara." dedi umursamazca.
"Yine üvey baban mı?"
"Hayır yani evet ama başka konu."
"Peki o halde gidelim zil çalıcak birazdan zaten."
"Boş sınıf bulmuşken şurdan şuraya gitmem ben. Böyle fırsat ayağa bir kere gelir."
"Bu sınıf bir gün hariç diğer günler hep boş yani işin varsa o gün yaparsın derse yetişmem gerek beni-"
DUDAKLARIMDAKİ BASKININ JİMİN'İN DUDAKLARI OLDUĞUNU SÖYLEMEYİN! SINIF BİR AN CENNETE Mİ DÖNÜŞTÜ YOKSA GÖZLERİMDEKİ KALPLER Mİ ÖYLE GÖSTERİYOR?
"Eğer bir daha çok konuşursan seni sözümle değil bu dünyanın 8. harikası dudaklarımla keserim."
"..."
"Hwa Min?"
"..."
"Hey! Hwa Min kendine gel sadece küçük bir öpücük."
"Öpücük küçük ama etkisi büyük! Bir daha yapma sakın bunu!" diye silkelenip sınıftan çıktım. Arkamda ise şaşkın bir Jimin bırakarak.
Sınıfıma ilerlerken aptal gibi sırıtıp dudaklarımı tutmam tamamen istek dışıydı.
Herkes derste olduğu için kimse yoktu. Nöbetçi öğrencide kulaklık takmış uyuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Find Me | Park Jimin
Fanfiction"Seni bu zamana kadar farketmediğim için kendime kızıyorum."