Jimin bana dönüp "Beni burada bekle." dedikten sonra kızın yanına gitti.
"Senin ne işin var bur- Dur kaçma!"
Kız ağlayarak koşmaya başlayınca Jimin tekrar bana döndü, "Sakın gelme Hwa Min!" dedi ve kızın arkasından koştu.
Jimin'i dinleyemecektim işte, o kızın kim olduğunu bilmek istiyordum.
Jimin kızı yakaladığını görünce bir arabanın arkasına saklanıp onları izledim.
Ara sokağa benzeyen bir yerdeydik ve başka yerlerden insan sesleri geliyordu.
Dikkatle ikiliyi izledim.
Jimin kızı sarstığında adını öğrenmiştim. "Mi Sun!"
"B-ben arkadaşlarım-la gelmiştim. Burayı bilmediğim için yolumu kaybettim ve..." başını eğip ağlamaya devam etti.
"Bak kızım, senden kurtuldum diye sevinirken tekrar geldin. Bela mısın sen ya? Sevmiyorum seni. SEV-Mİ-YO-RUM."
Mi Sun, yoksa o bahsettiği kuzeni miydi? Ayrıca bana Jimin'in sevgilisi olduğunu söyleyen...
Ama ne olursa olsun o bir kızdı. Arabanın arkasından çıkarak kızın yanına gittim. Jimin bana şaşkınlıkla bakarken ben Mi Sun'a doğru eğildim.
"İyi misin?"Beni görünce şaşırmıştı. Jimin kolumdan tutup beni kaldırmaya çalışıyordu. "Hwa Min ben sana beni bekle dedim."
"Bekleseydim belkide ne yapacaktın Jimin. Kim olursa olsun o bir kız."
Ayağa kalkıp Mi Sun'un kollarından tuttum ve destek vererek yüzüne baktım. "Gel lavaboya gidelim."
Kafasını salladığında Jimin'e bakmadan tabelalar sayesinde lavaboyu buldum. Mi Sun'la içeriye girdiğimizde kimse yoktu.
O yüzünü yıkayıp peçeteyle sildikten sonra kızarık gözleriyle bana baktı.
"Te-teşekkür ederim."
Gülümseyip omzunu patpatladım. "Önemli değil. Nasılsın?"
"İyiyim. Şey, ben senden özürde diliyorum."
Anlamazca yüzüne baktığımda açıklama yaptı. "Sen Hwa Min'sin, mesaj atıp Jimin'i sevgilim olarak tanıttığım kızsın. Hem onun için hem de Jimin'i sevdiğim için."
"Affettim bile."
Cevabı hemen verdiğim için şaşırıp bana gülümseyerek baktı. "Bu saatten sonra o sadece benim kuzenim. Dilerim ki ikiniz çok mutlu olursunuz."
Son dediğiyle gülümserken o lavabodan çıkmıştı bile.
Onun ardından bir kaç saniye sonra Jimin girmişti.
"Ne oldu? Ne dedi sana? Bir şey yaptı mı?"
Endişeli yüzüyle bana bakarken gülmemek için kendimi zor tutuyordum. "Sakin ol. Hiçbir şey olmadı. Bana seni bırakacağını söyledi ve benden özür diledi."
Bana şaşkınlıkla bakarken eliyle ağzını kapattı. "Beni bırakacağını mı söyledi? Emin misin?"
"Evet? Kıza 'seni sevmiyorum' dedin Jimin. Ne yapsın? Öyle dedin diye boynuna atlayacak değil ya."
Sınavdan 100 almış gibi sevinerek bana sıkıca sarıldığında nefes alamıyordum.
"Jimin, nefes alamıyorum."
Kollarını çekerek yüzüme baktı ve beni öpeceği sırada içeri orta yaşlarda bir kadın girince Jimin'i gördü. Çığlığı bastığında Jimin'in küfür ettiğini duymuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Find Me | Park Jimin
Fanfiction"Seni bu zamana kadar farketmediğim için kendime kızıyorum."