Sağ , Sol Kavgası

1.3K 18 0
                                    


İrfan eve gittiğinde her şey normaldi fakat Beşiktaş'ın maç kaybetmesi onu akşamki çocuklardan daha çok sinirlendirmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İrfan eve gittiğinde her şey normaldi fakat Beşiktaş'ın maç kaybetmesi onu akşamki çocuklardan daha çok sinirlendirmişti. Kanı siyah, beyaz akan bir adamdı. Maç olduğunda doğru stada giderdi ve o gün olan her şeyi unuturdu. Bir gecede ziyafet , gençler ve Beşiktaş yenilgisi evet direk söylenince delirmek mümkün ..

Dayı ile birlikte maçtan döndüler ve eve girdiler. 
Dayı : Bana bir şey diyicekmisin İrfan 
- Anlattı dimi Nuri abi
Dayı : Anlattı ama senle ne konuşmuştuk ? Biz taraf tutmuyoruz bu kavgada .
- Tutmuyorum zaten iki tarafta bu memleketin evladı ama başka çocukları öldüreceklerdi. Ben vurmasam başkasından alıp silahları İstanbul'u kan gölüne çevirirlerdi.
Dayı : Başkaları ölmesin diye kendini tehlikeye attın. Solcular onlara düşmansın sanıcaklar.

- Ama değilim ..
Dayı : Ama sanıcaklar ..
- Neyse Dayı .. Amerikan , Rusçu , Çinci vuracağına Vatanımın çocukları vursun boşveer , geçelim yataklara haydi Allah rahatlık versin.

Sabah olduğunda ev telefonları susmak bilmiyordu. Fakat kimse İrfan'a bir şey demiyordu. Saklıyorlardı bir şeyi ama İrfan onlardan daha akıllı ve kurnaz olduğundan direk İstihbaratçı Turgut'u aradı ;
- Turgut sabahki haraketlilik hakkında bilgi alıcaktım
+ Şey İrfan

- Ney ?

+ Ya gençler geçen ki meseleye çıldırmış. Senin şirketlerin , mekanların önünde eylem yapıyorlar.
- Eee ? Polis toplasın Ünal'ın işi ne ?
+ Olmuyor öyle Sağcılar ile Türkçüler'de tutturmuş İrfan bey arkamızda diye Solculara girişiyor. Üç çocuk yaralandı.

- Ya sabır ne diyeyim ben bunlara , neyse kapat hele sen 

En son çare eve geçen kovduğu muhabiri çağırttı . Muhabir sanırım öleceğini sandığından içeri girerken göz yaşlarıyla girdi ve İrfan'ın odasında İrfan'ı beklemeye başladı. En sonunda irfan gelmişti ;

- Bir şey içermisin muhabir 
+ Yok sağolun efendim ama geçen için özür dilerim
- Merak etme , merak etme .. İşe geri alındın hemde köşe yazarı olarak 
+ Ne , ne siz ciddimisiniz ( bu sırada elini öpüyor ve çocuk gibi seviniyor )
- Evet ilk sayfa yazın manşet olacak .. 

+ Ne yazacağım emredin 

- Benimle röportaj yapacaksın .. Şimdi ses kayıdını aç
+ Açtım 
- Sor bakalım şu dün ki meselelerden bir kaç şey ..
+ Türkçü , solcu , sağcı veya bir ideolojiye bağlımısınız
- Sağ , sol , orta gibi ayrımlarım yoktur. Türk'üm ve Vatanıma bağlı bir insanımdır. Türk olanı severim , olmayana saygı duyarım .. Sonuçta hepimiz insanız öyle değilmi
+ Haklısınız .. Solcuların size olan kinini nasıl yormuyorsunuz ?

- Solcular duyduğum kadarıyla fakir haklarını savunuyor. Ve onlara sorum şudur ki ; şu memlekette en çok fakir doyuran onların toplamımı yoksa benmi sorun isterim. O gençlerin çoğunun babası duysa kulaklarını çeker

+ Niye efendim ?
- Ee çoğunun evine bir ekmeklik payımız olduda ondan 
+ Sağcıların sizi desteklemesini nasıl buluyorsunuz ?

- Sağ , sol bu memleketin bütün çocuklarının desteğine açığım ve her türlü yardımlarını destekleyeceğime söz veriyorum.
+ Devlet içinde bir yapılanmanız olduğu söylentileri nedir ?

- Bak bu iyi soruydu. Devlet bakiidir ve tektir , kimse onun içinde yapılanacak kadar büyük ve güçlü olamaz. Sadece o güçlü devletin içinde dostlarımız vardır o kadar . Devlet isterse boynumuz kıldan incedir.

Bu olayla birlikte İrfan'a olan Sol nefreti bitmişti. Ve bazıları sempati ile yaklaşıyordu .. Gençler tekrardan onu sevmeye başlamıştı .

İstanbul'un kabadayısının hikayesidir (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin