MUTLU SONSUZ

6

Devrim BAŞARAN

Gözlerimi açtığımda etrafıma bakındım. Boynumdan, beyin damarlarıma kadar uzanan bir ağrı vardı. Umursamayarak yattığım yerden doğruldum. Hafızamı yokladığımda son gördüklerim canlandı gözlerimin önünde.

Destan adımı bağırmıştı ama arkamı dönmekte geç kalmıştım. Yerde yatarken ise bulanık olarak hatırladığım, Destanın çırpınışlarıydı. Onu gördüğüm zaman ayağa kalkıp yanıma almak istedim ama beynim bunları düşünürken vücudumu harekete geçiremiyordu. Son hatırladığım ise zorla arabaya bindirildikten sonra camdan gördüğüm kadarıyla bir adamın ağzını kapatıp bayıltmasıydı.

Sinirlerim yine tüm damarlarıma nüksetmişti. Kalktığımda başım dönse de hemen o Levent pisliğini bulmam gerekiyordu. Kapıdan dışarı çıkarken kapıda ki iki koruma dinlenmem gerektiği zırvalıklarını dinliyordum.

_ Hemen bana o köpeğin yerini bulun. Bir saatiniz var '' dedim bağırarak.

Destan orada o ağzına s....ğımın adamıyla birlikteyken ben burada yatamazdım. Diğer adamlarıma da haberi verip aramalarını emrettim. Zaten şu anda bile onu yaşatmayacaktım ama eğer ona bir şey yaptıysa o zaman acı çekerek ölemeyecekti bile!...

Destan ARIKAN

Gözlerimi tanımadığım yerde açmıştım. Etrafıma bakındığımda bir yatakta yatıyor olduğumu gördüm. Hemen telaşla üstüme başıma baktım. Neyse ki kıyafetlerim yerindeydi. Derin bir oh çektim. Bir şey yapmamışlardı. Oda da gözlerimi gezdirirken küçük bir yer olduğunu gördüm ve penceresi vardı! Bu benim için iyiydi. Tam pencereye doğru adım atmıştım ki biri içeri girdi.

_ Levent baba seni bekliyor, yürü'' dedi kolumdan sürükleyerek. Merdivenlerden indiğimizde büyük bir salon karşıladı bizi. Karşımda tekli koltukta oturmuş o adamı gördüm. Bu, o gün davette gördüğüm adamdı. Bakışlarından iğrendiğim adam!

_ Uyandın demek Destan! '' dedi ismime ayrı bir vurgu yaparak.

_ Ne istiyorsunuz?

_ Aaa lütfen siz deme bana. Yakın olmak istiyorum sana.

_ Lütfen! Ortada ne işler döndüğünü bile bilmiyorum. Ne istiyorsunuz benden?

_ Devrim sana hala bahsetmemiş demek ki'' dedi tek kaşını kaldırarak.

_ Neyi?'' dediğimde pis bir kahkaha attı. Kahkahası tüm odanın içini doldururken korkmuştum bir an.

_ Ah Destan. Gerçekten çok safsın. Bu iyi bir şey. İzle ve gör güzelim. Sadece izle ve gör'' dedi ve yanında ki adamlarına bir işaret yaptı. İki kişi yanıma gelip beni kollarımdan tutular. Ne yapacaklardı şimdi? Ölmeye mi gidiyordum? Çırpınmaya başladım ama bu iki dev cüsseli adamlar hiç etkilenmiyorlardı bile. En sonunda depo gibi bir yere geldik. Ne yapacaklardı burada bana? Çırpınışlarım iki kat artarken bir yandan da bağırıyordum.

Bir anda sağ tarafımdan yediğim tokat darbesi ile kendimi adamın kollarına bıraktım.

**********

Boyun ağrım ile gözlerimi açtım ve yanağım yanıyordu. Ellerimi hareket ettirmek istediğim de yapamadım. Kendime baktığımda bir sandalyeye oturtulmuş ellerim ise iki yandan sandalyenin kollarına bağlıydı. En garibi ise sol kolumda bir iğne vardı ve kanım çekiliyordu.

Gürültülü bir şekilde arkamda ki demir kapının açılma sesini duydum.

_ Bizim saf kızımız daha uyanmadı yoksa?'' dedi yanıma gelip saçlarımı okşayarak karşıma geçti.