Kendimi tanıtayım sana;
Cılga bir yolda rast geldiğin bir çakıltaşıyım,
Gayrak topraklardaki sevgiye susamış bir fidanım,
Dîdâr-ı efkâr kokan bir yakamozum ben.
Dibi ağzına kadar küfür dolu bir fıçı barındırıyorum uçsuz bucaksız senlerimde,
ama sen bir tanesini bile duymuyorsun.
Küçük bir teknemiz olsun meselâ,
beni tanımasan da olur.
Gönlümün hamlacısı sen ol,
tutunayım sana.
Vakar bir hâk ol bana,
konayım senli bizli topraklara.
Beni kanatan tanımayışın değil aslında,
Zaten kendini tanıtmak kim olduğunu bildiğinde güzeldir sevgilim.
Beni kanatan,
gecenin biri yakamoz tutmuşken,
yalnız kaldırım taşları arasından çıkan bir fidana arkadaşlık yapan,
çakıltaşını tekmeleyip geçmendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızlık Mesaisi
ŞiirKaranlığımdan beri sonsuz maviye ne zaman baksam, gözüm hemen seni arar; şehir ve semtlerimin yoksunluğunda gözlerim dolardı. Oturduğum banktan uyuşmuşca kalkar, sakince kırıklığım boyunca yürür, sonra geceyi biz geçe yalnızlığıma geri dönerim. Ne z...