Sadece Öğretmen (Chanyeol OC)

3. Ders 📖

Chanyeol arka koltuğa TaeHan'ı oturtup kemerini taktığına emin olduktan sonra kapıyı kapattı. Sende bu sırada çoktan ön koltuğa oturmuştun.

Chanyeol sürücü koltuğuna oturduğu sırada TaeHan cıvıldamaya başladı.

"Öyyetmenim ayabanıs çok havalı!" Chanyeol ufak bir kahkaha attıktan sonra hafifçe arkasını dönerek ufaklığın saçlarını karıştırdı.

"Hoşuna gitmesine sevindim Tae!" Genç öğretmen emliyet kemerini taktıktan sonra arabayı çalıştırdı.

"Omma bugün ne oydu biliyo muşun?" TaeHan emniyet kemerine tutunup hafifçe öne eğildi.

"Ne oldu tatlım?" Bedenini biraz yan çevirip oğluna baktın. TaeHan heyecan ile yerinde kıpırdandı.

"Yeol öyyetmenim ile başketbol oynadık! Şonra Yeol öyyetmenim beni tutup kaldırdı ve topu başket yaptım!"

TaeHan bunu söyledikten sonra ellerini çırpıp kıkırdadı.

"Vaay! Benim oğlum çok yetenekli!" Elini uzatıp TaeHan'ın saçını okşadığın sırada Chanyeol konuştu.

"Soldan mı dönüyorum?" Hemen ona bakıp ne demek istediğini anlamaya çalıştın. Daha sonra gelen yol ayrımını fark edip hemen onayladın. Chanyeol direksiyonu sola kırıp yoluna devam ederken TaeHan ile sohbet etmeye başlamıştı.

Ikisinin arasındaki iletişimi şaşkınlıkla izliyordun. Chanyeol, TaeHan'ın her söylediği şeye gülüyordu. Komik olmasalar bile. TaeHan ise öğretmeninin onu dinlemesinden oldukça hoşlanıyor olmalı ki daha da cıvıl cıvıl bir şekilde konuşmaya devam ediyordu.

"İşte geldik." Chanyeol arabasını evinizin önüne park ederken söyledi. Arabadan inip arka koltuktan TaeHan'ı aldın.

Ufaklık dudaklarını büzmüş bir şekilde öğretmenine bakıyordu.

"Pazartesi görüşürüz Tae. Ödevlerini güzelce yap tamam?" Chanyeol ufaklığın saçlarını okşadıktan sonra konuştu.

"Tamam öyytmenim. Göyüşüyüz."

"Bizi bıraktığınız için teşekkür ederim Bay Park." TaeHan kafasını senin omzuna koyduğu sırada uzun adama hitaben konuştun.

"Sorun değil." Chanyeol en geniş gülümsemelerinden birini size sergiledikten sonra ona iyi geceler dileyip eve girdin.

***
Ertesi gün hafta sonu tatili olması sebebi ile oğlun ve sen normalden biraz daha erken kalkmıştınız. Uyanık bir şekilde senin yatağında uzanıyordunuz.

TaeHan elini senin burnuna atıp oynamaya başladı. Ufaklığından beri alışkanlık ettiği bir şeydi. Burnunla oynamayı nedense çok seviyordu.

Dudaklarını uzatıp çok da uzağında olmayan bileği öptüğünde oğlun sevinçli bir kıkırdama bıraktı.

"Acıktın mı?"

"Evet."

"Hadi kalkalım o zaman." TaeHan'ı kucaklayıp yataktan çıktın. Yüzünüzü yıkadıktan sonra kahvaltınızı yapmak üzere mutfağa gittiniz.
TaeHan'a yemesi için pilav uzattığın sırada telefonun çalmaya başladı. Gözlerini devirip yemek masasının köşesinde olan telefonu eline aldın.

"Efendim Jongin?" TaeHan dayısının adını duyunca hemen kafasını tabağından kaldırdı.

"Dayıııııı!!" TaeHan'ın yüksek sesli bağırışına yüzünü buruşturdun. Söz konusu dayısı olunca oğlun çok heyecanlanıyordu.

"Bugün dükkana gelsenize."

"O niye? Zaten bir hafta sonum var bırak da evde dinleneyim."