Hoca hepimizin adını tek tek sordu. Sıra ona gelmişti; adını bilmediğim ama çok merak ettiğim çocuğa...
-Ben Arsel. Beni yakında zaten daha iyi tanırsanız. Hepiniz çok seversiniz.
Mimiklerini cümleleriyle birleştirince cidden çok karizmatik biri oluyor. Ona hayran bir şekilde bakarken hoca bana ''Kızım kızım...'' diye sesleniyormuş. Ama ben farkında bile değildim. Sınıfın bana gülmesi ile hayallerim den bir anda çıktım.
-Ben Mira.
İçten içe çok gıcık olmuştum herkese. Ama belli edemiyordum. Edebiyatçı tam derse başlayacaktık ki zil çalmıştı. Sınıf derin bir ''oh'' çekti. Arsel' in 2 tane kankası vardı.Berke ve Buray. Yapışık ikiz gibi birisi nereye gidiyor ise diğerleri de aynı yere gidiyordu. Ama Arsel hiç onlara göre hareket etmiyor, kendi başına buyruk hareket ediyordu. Yani biraz havalıydı. Teneffüste Arsel' i takip ettim. O nerede ise bende oradaydım. Gizli gizli bir takipti. Kendimi çözemez ve engelleyemez oldum. Dışarıdan çok şapşal gözüktüğümün farkındaydım ve Arsel' de iç güdülerine inanarak beni arkasında gördü. Ben mini bir tebessüm ile dudağımı ısırırken Arsel ise rezil olduğunu düşünüyordu ki yüzü hiç olmayacak kadar tuhaf bir şekil almıştı. Ben ufaktan kaçmaya çalışırken Arsel:
-Gel bakalım buraya ufaklık.
Ben hem korkuyor hem de rezil oluyordum. Yine yeni yeniden bir şapşal konumuna düşmüştüm. Bütün okul Arsel ve benim çevremde daire olmuştu. Arsel' in bana diyeceklerini bekliyorlardı. Ben ise olacaklardan çok korkuyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tut Ki Öldüm Nasıl Bakacaksın Gökyüzüne?
Teen FictionBir aşk acısıyla baş edemeyen,bir kızın bir çocuğu kendinden çok sevmesi,egolu ve karizmatik çocuğun bunları öğrenmesi ve yaşadıkları aşk ve hüzün dolu çoğu kişinin yaşadığı olaylar... Not: Bu hikayede kendinizi bulacaksınız.