Yüzde Yüz (%100) - TAMAMLANDI

18.Dosyalar

''Her ne yaptıysan geri al.''

''Bu kararı sen veremezsin.''

''Onun adına sende böyle bir karar veremezsin. Bu onun hayatı, onun acısı. Sen karışamazsın.''

Night Wish, Frigid'a uzun uzun baktı. Eğer gerçekten düşündüğüm gibiyse Night Wish her şeyi biliyordu ve şu an bunu Frigid ve Invisible'ın yüzüne vurup vurmamakta kararsız kalıyordur.

''Eğer acılarını geri verirsem, bir daha unutturmam. Bundan dolayı vicdan azabını da sen çekersin.'' Diyerek Frigid'a baktı.

''Tamam. Yeter ki arkadaşımızı bize geri ver.''

İçimdeki bir ses Night Wish'in şu an her şeyi ortaya dökeceğini söylüyordu. Umarım öyle bir şey yapmazdı. Tam konuşmak için ağzını açmıştı ki kaşlarını çatıp bana baktı. Aynı şekilde bende ona kaşlarım çatılı ona baktım.

''Nasıl bildin?'' diye sordu şaşkın bir şekilde.

''Neyi nasıl bildim?''

''Söyleyeceğimi.''

''Sen bunu nasıl bildin?''

''Artık düşünceleri de okuyabiliyorum. Yani çoğunlukla odaklanırsam ya da bazen aniden düşünceni duyabiliyorum.'' Dedi omzunu silkerek.

''Bu çok...'' devamını getiremedim.

''Rahatsız edici olabiliyor, evet. Bende rahatsız oluyorum çoğu zaman ve sıkı bir baş ağrısı yapıyor.''

''Neyden bahsediyorsunuz siz? Swift, ne biliyorsun?'' diye sordu Frigid.

''Spark'ın neden acı çektiğine dair bir fikrim var ama bunu o isterse size söyler.''

''Teorik olarak şuan kendisi de bilmediği için bize söyleyemez.'' Dedi Fearless.

''Bu yine de bana düşmez.'' Diye karşılık verdim.

''Tamam, yeter. Fazla vakit yok. Şu işi bir an önce bitirmek istiyorum.''

''Şu anda zaten çıkamazsın. Kapıdan çıkamadan sesten yakalarlar.'' Dedi Twinkle.

''Geceleri benim giriş çıkışlarımda kapıların ses çıkmaz.'' Diyen Night Wish'le sessizlik oldu.

Birkaç saat daha görünmezlik çabaları sonuç vermişti. İkisi de görünmez olmuştu.

Yaklaşık bir saattir Frigid'ın odasında sessizlik hâkimdi. Night Wish gitmeden önce Spark'a yaptığı büyüyü kaldırmıştı. Onlar gittikten sonra Variable'la Spark'ta bize katılmıştı.

Odanın içinde sadece nefes alıp verişlerimiz duyuluyordu. Fearless ve Twinkle yatağın başlığına yaslanmış oturuyorlardı. Spark ve Variable yatağın ucunda oturuyorlardı. Ben her zamanki gibi masanın üstündeydim. Frigid ise odanın içinde dönüp duruyordu.

Bu şekilde geçen bir saatin daha ardından Fearless hışımla ayağa kalktı.

''Frigid dur artık. Bizi daha da geriyorsun.''

''2 saat oldu hala ses yok.''

''Blackthrone'e bakalım mı?'' diye sordum.

''Neden?''

''Belki bir şeyler biliyordur?''

''Sanmam.''

''Ne yapacağız o zaman?'' diyerek oturduğum yerden kalktım.