part-5

296 240 15
                                    

Bildiğin gibi değil milena...
Benim elim kirli,titrek,kararsız.Kimi zaman bir pençeyi andıran bu kirli,terli eli nasıl uzatayım sana?
-Milenaya mektuplar

Ruh kırık... Beden yorgunsa çözüm zordur. Zira o insan bir ölüden farksızdır.

Ölü gibi ifadesiz bir yüzle annesinin yatağına uzanmıştı. Titreyen elleriyle annesinin yastığını okşuyordu. Annesinin bir daha asla yanında  olmayacağını hatırlarken midesi bulanmaya başladı  koşarak lavaboya gitti. Hem ağlıyor hem kusuyordu. Acılarını kusuyor gibiydi lâkin bu kadar kolay değildi. Annesinin elini anlına koymasını ve 'tamam geçti kızım geçti' demesini bekliyordu. Annesi yoktu. Sadece su kusuyordu çünkü 2 gündür hiçbir şey yememişti. Olduğu yere çökerek hıçkırarak ağlamaya başladı. Abisi gürültüleri duyar duymaz yukarı fırladı birden içeri daldı onu yerde öyle görünce içini anlatılmaz bir acı kapladı ne kadar da aciz görünüyordu.
Dianayı yerden kaldırarak musluğun yanına götürüp yüzüne su sıçrattı. Kendine biraz geldikten sonra

'Seni odana götüreyim mi?' Dedi Adal.

Diana başını olumlu anlamda salladı.

Adal Dianayı yatağına götürüp uzanmasına yardım etti.

'Yanında kalmamı istermisin?' dedi Adal.

Diana başını olumsuz bir şekilde salladı. Zira biraz sonra gidecekti ve bir daha asla.. dönemeyecekti. Adal eminmisin bakışları atarken Diana,

'Eminim' dedi.

Ona bu kadar iyi davranmasına anlam veremiyordu Adal ondan nefret ederdi. Annesi aklına  gelince Diananın gözlerinden yaşlar akmaya başladı tekrar. Metanetli olması gerektiğini hatırladı. Bunu daha önce kaç kere tekrarlamıştı kendine. Kapıyı kapatıp çıkmıştı odadan Adal. Diana kararlı bir şekilde kapıya doğru yürümeye başladı. Kapıyı usulca açıp merdivenlerin basamaklarını usulca inmeye başladı. Duyduğu seslerle duraksadı,

'Eminmisin?'

'Eminim dedim ya hepsi o aşağılık adam yüzündendi.'dedi kadın hıçkırarak

'O-o Helene çocuklarını alacağını söyledikten sonra oldu ne olduysa. Kalbi dayanamadı kadıncağazın çocuklarına ne kadar düşkün olduğunu bilmeyen yoktu. Biliyorsun kalp hastasıydı üstelik. Be-ben çok üzgünüm'

'Tamam tamam  zorlama kendini  yaşadığın şeyler çok zor şeyler Heleni..gözünün önünde kaybettin' dedi kadın hüzünle.

'Çok üzgünüm ben ben hiçbir şey yapamadım' dedi kadın çaresizlik içinde hıçkırarak.

' Tamam üzme artık kendini. Bunun böyle olmasını istemezdin kimse istemezdi. O bizim her şeyimizdi.' uzun bir sessizlik oldu. Dianada usulca ağlıyordu gitmek istiyordu ama bir şeyler onu orada kalmaya zorluyor gibiydi. Biraz sonrada o 'Bir şeyler' ortaya çıktı..

'Neydi adamın adı?' dedi teselli veren kadın

'Karan Karan Egemen' Dedi kadın tükürürcesine.

Kadın başını olumlu anlamda salladı. Kısa bir bakışmadan sonra

'Bunu çocuklar duymasın sakın'

'Tabiki bilmeyecekler neyse gel ben seni eve götüreyim gidelim mi?  '

'Gidelim'

Diana duydukları karşısında ne yapacağını bilemez halde bembeyaz kesilmiş halde öylece duruyordu.
Elleriyle ağzını kapatarak

'Aman Tanrım' diyordu.

Merdivenin korkuluklarına tutunarak geri geri gitmeye başladı. Daha fazla dayanamayıp çöktü oraya. Beyni eror veriyordu. Milyonlarca soru beynini işgal etmişti. Bilinçsizce kapıya doğru yürümeye başladı.

OKÇU TANRIÇAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin