[Fanfic]Sokak Danscısı✡[Taeyang&Hwiyoung]

13.Bölüm

O muhteşem dansın ardından hayran kalmışcasına alkışlarken, tıpkı anime karakterlere benzeyen biri yanımıza gelip sol kolunu Taeyang'ın omuzuna koydu,

"Sonunda gelmeyi akıl edebilmişsin."dedi gülümseyerek.

Taeyang gülümseyip sarıldı sıkıca, ister istemez boğazımı temizledim. Taeyang bir an geri çekilip

"Ah~ affedersin, tanıştırayım se-- ... çok yakın bir arkadaşım Hwiyoung."dedi.

Gözlerimi kısıp ona baktım, bu sırada anime karakterli çocuk elini uzattı,

"Merhaba, ben Juho. Baek Juho."dedi nazikçe ve bakışlarını tekrar Taeyang'a çevirdi.

"E gelmişken pratik yapacakmıyız ?"

"Bilmem aslında bizim geri gitmemi--" Taeyang'ın sözünü yarım bırakıp araya girdim.

"Hayır hayır daha zamanımız var aslında, dansını izlemek istiyorum."dedim heyecanlı bir şekilde.

Taeyang şaşkınca bana bakıp, anime karakteri Juho'ya döndü,

"Kardeşim başka zaman pratik yaparız şimdi bizim gitmemiz gerekiyor--" elimden tutup yürümeye başladı "--daha sonra haberleşiriz."dedi geride kalan Juho'ya.

Konuşmadan sessizce otobüs durağına geldik, etrafta ki insanlar bize tuhaf şekilde bakışlar atıyordu normalde bu tür şeyleri pek umursamazdım ama o an Taeyang'ın elini bıraktım. Tekrar elimi tutmaya çalışınca ellerimi cebima koydum.

"Youngkyun, neyin var senin ?"

"Arkadaşını neden bu kadar önemsiyorsun ki ?"

"Ne?"

Otobüs gelince yapmacık bir tebessümle

"Arkadaşını bu soğukta bu kadar beklediğin için teşekkür ederim. Şimdi gidiyorum, iyi günler."

"Ne? Youngkyun?"

Onu duymamazlıktan gelip otobüse bindim, en arka koltuğa oturup kulaklıklarımı taktım gözlerimi kapattım. Biri sol kulağımda ki kulaklığı çıkartınca bir an irkildim, Taeyang kulaklığı kendi kulağına takıp başını omuzuma koydu gözlerini kapatıp, kollarını göğüsünde birleştirdi. Kafasını kaldıracaktım ki daha elim değmeden konuştu,

"Böyle kalalım.. Biliyorum kızgınsın, haklısında kızmakta ama lütfen eve kadar böyle kalalım."dedi.

....

Otobüsten inip önden yürüdüm, evin bahçesine girmeden durdum arkama döndüm. O da bir anda durup sağ elini saçlarının arasına koyup etrafına baktı. Hızla yanına gidip

"Pekala, düşündüm de haklısın sanırım orada öyle söylemekle."dedim

Taeyang gözlerime bakıp gülümsedi, kolumdan tutup kendisine çekti ve sımsıkı sarıldı.

"Biliyordum benim meleğim bana kıyamaz."dedi kendini beğenmişcesine.

Kafamı kaldırıp,

"Yok ya, seni burada bırakıp gide--"diyemeden dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu.