75

1.7K 88 10
                                        


Hepimiz oturmuş babamın ağzından çıkacak kelimeyi bekliyorduk.

"Hadi oğlum daha ne zaman açıklama yapacaksın?"

Boğazını temizleyip söze başladı

"Öhö öhö... Öncelikle Ecem hiç ölmedi. Ben onu sizden hep sakladım-"

"Neden bizden sakladın oğlum "

"Baba bı sözümü bitireyim"

Dedem başını salladı

"Sakladım çünkü. Ecem komadaydı en fazla bir kaç yıl sonra fişini çekelim diycektiniz çünkü onun acı çektiği için o bir kaç yıl bile asır gibi gelecekti. Bende bunu bildiğim için onu bizim ilk evimizde sakladım ve... Eymenin Ecem'in ölüm haberini aldıktan sonra aklî dengesini kaybetmesi üzerine ona da herşeyi anlattım o da biliyordu. Daha sonra eve geç gelmelerimin işe gitmek için sabahın köründe evden kaçışlarımın sebebi de Ecemi bir kaç saat de olsun daha fazla görebilmekti. Benle konuşmasa bana gülmese bile varlığını hissetmek bile dünyalara bedeldi benim gözüm de. 18 yıl sonra kazayı yaptığımız tarihte yani dün onun için tuttuğum hemşirelerden biri tedaviye yanıt vermediğini söyledi ve fişini artık cekmeliyiz dedi. Bende bu cümleden sonra ikinci defa bu acıyı kaldıramayacağımı düşündüm ve bilinçsizce arabam binip sürmeye başladım ardından büyük bı gürültü ve gerisi karanlık. Gerisini biliyorsunuz"

"Biz küçükken bu kaza olduysa neden bizi hiç annemizin yanına götürmedin baba?"

"Çünkü adı üstünde küçültünüz ağzınızdan kaçıra bilirdiniz"

Herkes onayladı hala anneme şaşkınlıkla bakıyorlardı

"Uzun süre sonra sizinle birlikte olmak on kadar güzel bı duygu ki anlatamaya kelimeler yetmez. Yakup bundan sonra her nefeste yanımda ol istiyorum kavga ve gürültüden uzak duralım ne kadar yaşayamasam da hayatımı yaşlanmış sayılırım artık."

"Yaşım 44 olsada ben yaşlı sayılmam Ecem hanım"

Gülümsedik

"He bu yaştan sonra birde bara git Allah için ya çekinme"

"Uu çocuklar bara gitmeye ne dersiniz?"

Babamı hayatım boyunca hiç bu kadar mutlu görmemiştim

"Peki canım elticim oğlunun tam bi bar çocuğu olduğunu söylesem?"

"İnanmam"

Dedi ve kızgınlıkla bana döndü üzerinde ki pembeli hastane kıyafeti ve hastane ayakbılarıyla bile harika gözüküyor du ve inanın bana anne bile diyesim gelmiyor. Yıllar ondan sadece ondan rakamları götürebilmis

"Şey..."

"Evet yonca doğru söylüyor küçük eltim. oğlunu barlardan getiremiyoruz"

Annem çatık kaslarla bana döndü

"Doğru mu bu Yekta bey"

"Şeyy-"

Ayağa kalktı ve eline ayağındaki terliğin tekini aldı

"Doğrumu dedim Yekta"

"Ama olmaz ki böyle. Nasıl yengesiniz siz"

Diye iç çektim

"Zibidi mı olcan başımıza Yekta"

Diye bağırıp terliği kafama attı ben şok içinde terliğe bakarken

"Anne sen nişancılık Dersim'i aldın o 18 yıl içinde bu ne isabettir"

"Getir o terliği bana hemen"

Zorla GüzellikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin