SENSİZLİĞİ DİNLE

UMUDUN BİTTİĞİ AN YENİ UMUTLAR

"Elif "

"Efendim"
"Emre'ye mi bakıyorsun sen ?"
"Yok dalmışım gidelim mi ?"
"Gidelim"
Betül elindeki poşeti sağ eline alıp koluma girmişti Emre sevgilisiyle önümüzde gidiyordu iki kere arkaya baktı ve ikisinde de göz göze geldik Betül telefonundan şarkı açmıştı ~Zakkum -Gökyüzünde ~ şarkı sözleri kalbime hançerleniyordu
"Eskiye dalıyor gözüm,dalmasında ne yapsın. Bugün günlerden o gün sanki döndün ayaktasın ..." Emre mutluydu bana izlemek yakışırdı ,gözyaşları içinde izlemek .

"Betül şarkıyı değiştirir misin ?"
"Tamam "

Betül dediği gibi yapmıştı "Kanka bu şarkı süper sesini sonuna kadar açıyorum"
Ve açılan şarkı :(
"İki kelimemden biri sensin ,düşünebilir misin beni sensiz"
Şarkı açılınca Emre arkaya bakmıştı bu ikimizin şarkısıydı biz daha hızlı yürüyorduk Esra Emre'ye "Aşkım bu şarkı ikimizin olsun mu ?"
Emre ,Esra onu söyledikten sonra bana bakmıştı Betül daha bilmiyordu o şarkının ikimizin şarkısı oluğunu .

Emre sokağın köşesinde bırakmıştı Esra'nın elini sanırım evleri o taraftaydı şuan yan yana gidiyor gibiydik Allah'ım gözlerine bakıp nasılsın diyememek çok acı veriyor ,bana yardım et ...

Betül yan yan Emre'ye bakıyordu şarkı bitmişti eve gelmiştik son kez bakmıştım Emre'ye ama o bakmamıştı zaten ne beklersin ki sevmiyor artık sok şunu kalın kafana SEVMİYOR zaten hiç sevmemişti ... :(

Kapıya daha kaç kez vurcaz ya yanımda anahtar yoktu annem zaten bebek görmeye gidecekti telefonu çıkartıp abimi aramıştım
"Abi kapıyı açç ! Donduk be çabuk ol ,çok yazıyor hadi kapatt"
Betül sırıtıyordu yanımda "Kanka dışarı soğuk mu dedin ?"
"Çaktırma , haberin yokmuş gibi yap ;) "

Abim kapıyı elinde telefonla açmıştı "Çekil donduk "
"Lan dışarıda güneş var ,evden sıcak " demişti abim ,biz odaya giderken önüme geçti
"Hop ! Yazar hanım evde yemek yok sen mutfağa " ben şok! Ne diyor bu ya ben ne anlarım yemekten
"Hoş geldin Betül "
"Hoş buldum abi " Betül abime abi deyince bana bir kahkaha tuttu abimin suratı beş karış olmuştu hemen odaya gidip üzerimizi değiştirmiştik
"Elif ben biraz biliyorum yemek yapmasını gel yapalım "
"Sen kaşındın he :) ben hiç bilmiyorum hadi yapalım "
Biz mutfağa girince saçlarımızı yukarıdan toplayıp başörtüsü takmıştık ,önümüze bulaşık önlüğü takıp tam bir ev hanımı olmuştuk

"Ne yapcaz ?"
"Ne demek ne yapcaz , yemek yapacağız "
"Hadi canım sende ,, kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi sağ ol Betül "
"Dalgayı bırak ,dolaptan bana yağ ver "
"Ne yağı ?"
"Yumurta yağı Allah'ım ya kaç tane yağ var Elif sıvı yağ "
"Canım benim tere yağı var , margarin var ne bileyim ben var oğlu var ,hem dolapta sıvı yağın işi ne ? Şurada yağ "
"Saçmaladın sen şuradan patlıcan getir ,yıka ve arasını soy ben de fasulye temizleyeceğim çabuk "
"Kanka sen ne yapmayı düşünüyorsun ben hiç patlican yemeğinde fasulye görmedim :) "
"Ben de görmedim ama denemekten birşey olmaz "
"Sanki ampul icat ediyor ya :) :) "

***

"Betülll "
"Efendim "
"Öldüm açlıktan hadi iki saat oldu da "
"Şey "
"Ney ?"
"Bu biraz olmamış sanki "
"Biraz olmamışsa sorun yok yeriz "
"Lan hiç olmadı fasulye pişmedi,patlican ortalıkta yok nereye gitti bu ya erimiş gibi "
"Hani biliyordun yemek yapmasını ? Aç kaldık "

Abim kokuya gelmiş olmalı "Ya bırakın ölecez kokudan Allah sizi kahretmesin evde kaldınız :) " diye dalga geçiyordu "Tamam tamam ilkinde başarısız olmuş olabilirim ben hemen patates yapayım "
"Hayırrr ! Aman aman sen gel otur " demiştim Betüle bu kadar aksiyon yeter ..
"Lan annem dolaba yemek koyacaktı" abim koşarak dolaba bakmıştı doğruydu sarma ,köfteli patates ,pirinç pilavı vardı sanırım Betül var diye yapmıştı

Yemekten sonra göbeklerimizi tutarak odaya gitmiştik Betül lavabo ya gitmişti ben odada Emre'nin penceresine doğru bakıyordum Betüle mesaj gelmişti ekrana bakınca Mert yazısını gördüm "Aşkım bu Elif 'le Emre'yi nasıl barıştıracağız ya :( "
Ne diyor bu ya ne aşkı Betül kimle sevgili ... Yoksa ! Oha be bu Emre'nin arkadaşı Mert neler oluyor ?
Betül içeri "Kanka " diyerek girmişti elimde onun teli vardı "Betül " demiştim kırgınlıkla
"Kanka anlatcaktım sana "
"Ne zaman ? "
"Ya daha dün teklif etti o gün numarayı istemişti bende arkadaş niyetine verdim. Valla bak anlatacaktım hem onların okulunda dil anlatım hocası roman yazıyormuş senin için konuşuyorduk sevdiğini söyledi napim"

"Diyebilirdin demi niye saklıyorsun ki " betül kafasını eğmişti teli bırakmıştım
"Keşke sözünü tutsaydın hiç çıkmasaydın hoş geldin ilk aşka inşallah Mert seni sever Emre gibi ihanet etmez "
"Kanka açtığım iki kelime var ya ikimizin şarkısı ben seviyorum Merti, Emre gibi değil o"
"O şarkı Emre ile ikimizin şarkısıydı hayırlı olsun size nasip oldu "
"Yaa bilmiyordum kusura bakma "
"Önemli değil "
"Açsana dinleyelim " demiştim Betül'e
"Emin misin ?"
"Evet "

Ve şarkı başlar ...

Yastığımı kucağıma almıştım şarkı devam ediyordu Betül gözleri ile şarkıya eşlik ederken ben gözyaşlarım ile ediyordum, hayat bu ...

"Ağlıyormusun sen ?"
"Ne değişecek ki ? Boşversene "
Yastığın fermuarını açmıştım Betül şarkıyı değiştirmişti morali yükseltmek adına şarkıya eşlik ediyordu "Yanımda kal ,yanımda kal düşlerin yetmez ki bana ,yanımda kal yanımda kal çok geç rastladım san "

Bu sese gülsem mi ağlasam mı "Kes ya o nasıl ses :) " Betül kulağıma eğilip "Yanımda kal " diye bağırmıştı yastığı Betülün kafasına vurmaya başlamıştım fermuarı açık olduğu için içindeki tüyler tavanda uçuyordu Betül yastığı çekip bana vuruyordu biz iki taraftan kahkaha atarken abim kapıyı açmıştı ağzımıza tüyler giriyordu odam vahşet ..

Abim ben Betül aldığımız çikolatalarla keyif yapıyorduk odayı ikimiz toplamıştık Emre'yi unutturmuştu Betül belki de ben öyle sanıyordum.

***
"Kalk Elif geç kaldık "
"Efendim "
"Lan kalk yarım saat var "
" Ne !"
"Şaka "
Kalkar kalkmaz lavabo ya koşmuştum Betül arkamdan gelmişti "Sıra ben de "
"Allah Allah önce ben geldim bekleyiniz efendim birşey kaybetmezsin "
"Sen bekle efendim ,çekil "

Abimden parayı aldıktan sonra çıkmıştık evden Emre yoktu ortalıkta ,biz Betül ile yavaş yavaş gidiyorduk Esra Emre'nin dünki bıraktığı yerde bekliyordu anlaşılan sıkılmıştı
"Kanka şu kızı dövelim mi ?"
"Elini kana bulama Betül geç kaldık "

Okul bahçesi bomboş biz merdivene yaklaşınca Kevser hoca elinde birşey ile yaklaşmıştı
"Elif "
Arkamızı çevirip hocaya bakmıştık elinde ajanda vardı hemde benim ajandam
"Elif yazar yayın evi ile konuşmuş ama yaşın küçük olduğu için onaylanmamış üniversite birinci sınıfta kesin bıslacağını bildirdi ,üzgünüm çok istediği biliyordum "

Hayallerim bir bir yıkılıyordu önce Emre sonra yazarlık .

Ajandayı açtığımda not vardı yazar tarafından yazılmış olmalı elime alıp okumadan hocaya vermiştim "Gerek yok hocam teşekkür ederim "
Öğretmenimiz gerçekten üzgündü ajandamı alıp lavabo ya koşmuştum Betül de arkadan geliyordu senin hiç hayallerini hapsettiler mi ? Benim üst üste hayal kırıklığı yaşanıyordu

"Elif birşey diyeceğim "
"De "
"Okulumuzu değiştirelim mi ? Bizi burada tutan hiç birşey yok hem sınavalar başlamadı Emrelerin okuluna gidelim ne dersin intikamını alırsın bunu Emre'nin yanında mı bırakacaksın lütfen "

"Emre mi dedin ?" Aslında kulağa hoş geliyordu aynı okul belki de aynı sınıf ,aynı sıra
"Nasıl olacak o ?"
"Kanka nakil aldıracağız Anadolu lisesi yazıcaz ,zaten puanlar aynı bu okulun taban puanı yüksek düşünsene aynı sınıfta oluyoruz ,babam beni aldıracktı ben sen buradasın diye hayır dedim bugün konuş babanla yarın nakil isteyelim "

Aslında bana uygundu, kulaklarımda Emre'nin sözleri vardı gözlerimde nefret ,sevgi ve intikam ...
"Tamam intikam için hazırım "

Bekle beni Emre intikamım acı olacak ...