(DINLEYEREK YAVAŞ OKUYUN ------ işaretlerine kadar. Ama isterseniz dinleyerek okuyun full)
"Bölüm biricik Edaya"
Hayırlatma
H: onun saçları sarı, boya degil bu,bu Asrid değil.
Hemen diğerlerinin yanına inip. Kalkın yerden. Umudunuzu kesmeyin. İçerideki Astrid değil. O, o hala yaşıyor.
ASTRID'IN AĞZINDAN
Kapatıldıgım oda karanlıktı. Arada bir Tim gelip beni kontrol ediyordu. Daha fazla buna katlanmamak için bayılmış taklidi yapıyordum. Merida'dan ise hiç haber yoktu bir haftadır gelmiyor. Saçma sapan konuşamıyordu. Tam bir hafta üç günür burda tek başımayım. Umidimi neredeyse kaybedeceğim. Onsuzluğa dayanamıyorum. Hiçbir şey zarar vermiyor bana. Onsuzluğun verdiği his kadar. Nasıl bağlanmışım iki haftada. Dayanamıyorum yeşili görmeden yaşamaya. Bu odada yalnız degilim ama yanımda olanlar ne mi? Hasret, acı, mutsuzluk, özlem, ve, ve AŞK. Bazen aklıma geliyor; gülüşü, öpüşü, kokusu, ve gözleri. İşte o zaman tekrar yaşadığımı fark ediyorum. Şimdi, şimdi o olsa yanımda. Ateşler içinde olsam bile. Sadece o olsa yanımda. Sadece kokusu, sadece gözleri, sadece beni saran o güçlü kolları. Sadece.
HIÇKIDIĞIN AĞZINDAN
Onsuzluğun bir diyer adı; bir hafta, üç gün, sekiz saat. Dayanamıyorum artık. Bir haber gelsin yeter. Ne olursa olsun. Bir haber. Ama korkuyorum da. Ya, ya öldüyse. Gecelerdir içmek, ağlamak dışında yapabildiğim başka hiçbir şey yok. Okula gitmiyorum, herkesi tersliyorum, telefonlara çıkmıyorum. Görüyor musun sensizlik ne yaptı bana. Burada yaşayan bir ölüyüm artık. Gözlerini görmeden, seni öpmeden, sana dokunmadan, kokunu içime çekmeden; ben, ben bir hiçim. Neredeysen çık gel artık. Ben sensizliğe dayanamıyorum. Sensiz yapamıyorum. Sensiz olamıyorum. Ve sadece ÖLUYORUM. Hatta belki de onu bile yapamıyorum. Ailen, ailem perişan. Bazen, bazen gözlerin geliyor aklıma. Gökyüzünü andıran o mavilerin. Güneşi gölgede bırakan saçların. Gamzelerin. Ve özlemin. Ve buradan denize bakıp tek söyleyebildiğim; SENİ KİMLER ALDI.
Dışarıya bir yaz yağmuru hakim. Sanki denizin üzerine perde inmiş.Onu göremiyorum.Tıpkı seni göremediğim gibi.Bulamadığım gibi. Kavuşamadağım gibi.
-----------------------------------------------------------
Polisler hala çalışıyor bir iz bulmak için. Sanırım bir ceset bulunmuş Astrid değil ancak üzerinde Astrid'in parmak izi varmış. Telefon kayıtlarına bakıcaklar. Son arananlar, mesajlaşmalar falan. Bu nedenle önce adlitıpa cesedi tanıyor muyuz? Diye gideceğiz, ardından karakola. Şu an arabadayız yine Südüklü kullanıyor. Bu olaydan sonra bu tür işlere giderken hep başkası kullanıyor. Çünkü geçen sefer ben kullanırken kaza yapıyordum. Başımı cama yaslamış. Yaz yağmurunu izliyorum. Ve o günü düşünüyorum. Ona kavuşacağım günü. Bir daha onunla hiç kavga etmeyeceğim. Asla. Bir daha asla. Böyle bir şeye tekrar katlanmam için mutemelen ölüp tekrar doğmam, yada asla aşık olmamam lazım. Onu bulunca kızacağım belki, opecegim belki, saçları ile oynayacağım belki, belki de özür dileyip ona sım sıkı sarılacağım. Ama onu asla bırakmayacağım.Adlitıpa varmıştık. Umarım Astrid'i bulmama yarıyacak tanıdık biridir. Yine şu lanet olası odanın önündeyim. Morg. Tam dört kere buraya geldik. Astrid olabilir diye, her seferinde bu merdivenleri çıkarken yüreğim ağzıma geldi. Kalp atışlarım hızlandı, gözlerim doldu, bazen ise kendimi kaybedecek gibi oldum. Ama hiçbir zaman bu odada sonsuz uykusuna dalmış kişi Astrid olmadı. Tanrıya şükür. Dediğim gibi birazdan doktor gelecek bize nasıl öldüğünü açıklayıp sakin olmamızı söyleyecek. Tanıdık biri olabilir diye.
D: Merhaba bay Hoddock.
H: Merhaba doktor lara.
D: Ölüm sebebi intihar olabilir. Asılarak yada kendini asarak ölmüş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ İLE YEŞİL
Fanfictionhikayenin başları biraz klasik olacak fakat ilerledikçe güzelleşicek GÜNÜMÜZDE BİR HİCCSRİD HİKAYESİDİR. <3