Yeniden Uyanmak

214 17 1
                                    

HIÇKIDIĞIN AĞZINDAN

Gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Yavaş yavaş göz kapaklarım kalkarken yaşadıklarımı ve yaşayacaklarımı düşünmeye başladım. En son Astrid'i bulduğumda  etrafı dumalar sarmıştı ve bilincim kaybolmuştu. Sağ elimi kaldırdığımda önce seruma baktım sonra ağzımdaki maskeyi çıkardım. Karşımda ki korku dolu gözleri görene kadar öldüğümü sanmıştım. Südüklü,balıkayak,ters,sert ve heather hepsi başımda dikilmiş bana bakıyorlardı. Hafif doğrulunca balıkayak yatağımı dikleştirdi ve konuşmak için boğazını temizledi."Nasılsın"çok kısık bir sesle"boğazımda iğrenç bir tat var" dedim. Aaa tadı iğrenç. O sırada Heather konuşmaya başladı.

HT: Gazdan dolayı zehirlenmişsiniz.

Sanırım bu yüzden boğazım tahriş olmuş. Bir iki kere öksürüp korktuğum bir soru yönelttim.

H: Zehirlenmişsiniz?

T: Astrid ve sen.

Heather dirsegi ile onu dürtüp bana bakıp hafifçe gülümsedi.

HT: Sen tersi boşver. Saçmalıyor işte.

T:Hayır saçmalamıyorum. Bilmesi gerek.

H: Neyi bilmem gerek. Çabuk anlatın bana.

Sesimi yükseltip konuştuğumda boğazım acımıştı ve herkes bana bakmıştı.

B: Hıçkıdık önce bir dinlen, sonra konuşuruz.

H: Hayır balıkayak. Astrid'e bir şey mi oldu? Bana şimdi. Hemen söyleyeceksiniz.

Heather başını öne eğip konuşmaya başladı.

HT: durumu biraz ağır.

H: Biraz derken.

HT: Hayati bir tehlikesi yok ancak.

H: Ancak?

HT: Her şey uyanmasına bağlı. O,o felç kalabilir.

Bir an duraksadım. Öylece boş bir ifade ile Heather'a baktım. Bu sırada gözümün yaşardığını fark ettim. Nasıl? Nasıl olabilir di?

H: Lütfen bana bunun bir şaka olduğunu söyleyin. Lütfen.

Sonlara doğru sesim kısılmış ve çatallaşmıştı.

B: Ama kesin olarak geçici bir felçmiş. Yani olma ihtimali var %70 oranında, ama zamanını tespit edemeden iyleşecekmiş.

Hala üzgündüm. Ne diyeceğimi bilemiyorudum. Uyanırsa nasıl olacak? Ne yapacak? Bana kızacak mı? Küsecek mi? Beni tekrar sevecek mi? Bu kadar olay üzerine bir de bu. Ahhh ne yapacağım ben. Onun her gün öldüğünü görmeye dayanamam.

H: üzerimi gimem gerek.

S: Saçmalama serum takılı ve yataktan çıkman yasak. Hem hastane kıyafeti olsa ne olur.

O bunları söylerken ben serumu çekip masanın kenarındaki pamuğu koluma basmıştım bile.

HT: Hıçkıdık ne yapıyorsun?

Cevap vermeden dolaptan kıyafetlerimi alıp odaya bağlı olan lavaboya gidip giyindim. Yüzümü yıkayıp resepsyona doğru yol aldım. O sırada kantinden gelen annemleri gördüm. Annem beni görünce adımlarını hızlandırıp ağlamaya başladı.

(Valka kısaca V, Zebella kısaca Z)

V: Sonunda hıçkıdık.

Diye boynumdan bana sarıldı ben de ona.

Onadan ayrılıp

H: Annee ben iyiyim. Gerçekten. Ağlama artık.

Ellerini öpüp arjadan gelen babama sadıldım.

MAVİ İLE YEŞİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin