3.Bölüm || Kendi cehennemim

21.8K 462 35
                                    

Merhabalar :) Hikayenin beğenilmesi çok mutlu ediyor beni. İlginiz için çok teşekkür ederim.

Bölüm biraz gecikmeli geldi, ufak bir hastane maceram olduğu için ama telafi için uzun yazdım. Umarım beğenirsiniz. Votes ve yorumlarınızı eksik etmezseniz sevinirim.

Bölüm şarkımız multimediada. Okumaya başlarken açabilirsiniz :)

İnşaat halindeki binanın girişinde duruyordu Kerem. Biraz tereddütlüydü. Etrafına bakındı usulca. Ondan başka kimse yok gibiydi dümdüz araziye dikilmiş , daha kabası yeni bitmiş inşaat halindeki binalara göz gezdirdi yavaşça. Tekrar eşiğinde durduğu binanın içine baktığında tam karşısında O'nu gördü. Yüzünde garip bir ifade vardı. Biraz huzurlu, biraz kırgın, biraz...Bir çok anlam çıkarılabilirdi bakışlarından. Dudakları kıvrılmıştı. Gülümsüyor muydu? Gülecek ne var diye düşündü Kerem. Bu hali fazlasıyla sinir bozucuydu. Tam ağzını açıp bir şey söyleyecek gibi olduğunda o, baş parmağını kaldırıp susması için bir işaret vermişti. İtaat etti Kerem. Dudaklarını tekrar birbirine bastırırken hareketlendiğini gördü. Merdivenlerin başındaydı şimdi. İlk adımını attığında dönüp ona eliyle gelmesini işaret etti. Kerem başta tereddüt etse de onun kararlılıkla merdivenleri çıktığını görünce adımlarını ürkekçe atarak peşisıra onu takip etmekten kendini alamadı.

Sonunda geldikleri katta sırtı Kerem'e dönük ilerliyordu.

Duvarsız, çırılçıplak katın ortasında durdu.

Sırtı hala Kerem'e dönüktü.

Kerem aralarındaki mesafeyi ayarlamış, ne çok uzak, ne çok yakın duruyordu orada. Bir süre etrafı inceledikten sonra onun kendine döndüğünü görmesi çok zamanını almadı. Biraz önceki ifadesinin yerini keyifli bir gülümseme aldığında Kerem yay gibi gerildiğini hissetti.

"Ne gülüyorsun be?" dedi sinirini gizlemeye bile çalışmadan.

Cevap olarak dudaklarının aralanıp dişlerini gösterecek şekilde büyük bir gülümsemeye maruz kalmıştı. Ellerini ceplerine koymuş, bacaklarını hafif aralamış öylece duruyordu karşısında.

"Vicdan azabı gibi dikilmeyi kesecek misin orada?"

Gülümsemesi kahkahaya dönüşürken Kerem artık ona öfkeyle bakmaktan kendini alamıyordu. Kerem'in hiç hazırlıklı olmadığı bir anda ona sırtını dönerek koşmaya başladı. Onunla aynı anda hareketlenen Kerem bağırıyordu

"DUR!"

Durmadı. Çıplak katın sonuna geldiğinde Kerem'e dönerek gülümsedi. Zafer kazanmış bir havası vardı. O, kendini boşluğa bırakırken arkasından koşarak biraz önce ayaklarının değdiği son beton parçasında durdu Kerem.

Aşağı baktığındaysa şaşkınlıktan gözleri kocaman açılmıştı.

Yerde kanlar içinde yatan kendisiydi.

Sırt üstü düşmüş, şuan son nefesini verirken yüzünde büyük bir sırıtışla ona bakıyordu.

Sıçrayarak uyandı. Yatakta doğrulduğunda hala nefes alışverişleri düzene girmemişti. Eliyle, terinden sırılsıklam olmuş yastığa dokundu. Gözlerini kapatıp nefesini kontrol altına almaya çalışırken kapının açıldığını duydu ve tekrar araladı gözlerini.

"Kerem?" dedi uykulu bir ses

"İyiyim" dedi Kerem ıslak yastığı çift kişilik yataktaki diğeriyle değiştirirken.

Gözlerini KapatmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin