Gözlerini Kapatmak

8.Bölüm || Mesafe bu kadar önemli mi?

Merhabalarr. Öncelikle bölüm geciktiği için çok özür dilerim ama haftasonu tatile çıktığım için ve elimde hazır bölüm olmadığı için yazım aşaması biraz uzun sürdü haliyle. Bir de derslerim başladı artık eskisi kadar vakit ayıramıyorum ama haftada en az 2 bölüm ekleyebilirim diye düşünüyorum :)

Çok uzatmadan multimediadaki şarkının hatırlatmasını yapıp sizi yeni bölümle baş başa bırakmak istiyorum :)

Hepinizi kocaman öpüyorum.

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum :)

* * *

Belinden kavradığı kızı hızla kendi vücuduna yapıştırıp dudaklarına doğru uzandığında çenesini tutup kendininkilere yaklaştırırken "Seni istiyorum" diye soludu.

Kızın elleri yavaşça önce göğsünde sonra ensesinin hizasında dolaşırken saçlarının arasından geçen parmakları hissetti. Belindeki ellerini gevşetip daha aşağı, kalçalarına yöneltirken dudaklarına uzanıp derin bir öpücüğe sürüklemişti genç kızı.

Tam önünde oldukları yatağa doğru ilerlerken kalçasındaki elleri yardımıyla onu altına alacak şekilde uzanmıştı. Tutkuyla öpüşürken tshirt'ünün belinden sıyrılıp sırtındaki ellerin arasında kaldığını hissetti. Tek bir hareketle ondan kurtulurken tekrar eğilip istekle kızı öpmeye devam etti. Sırtındaki eller onu kendinden geçirip öpücüğünün ve vücudunda dolaşan parmaklarının derinleşmesini sağlarken genç kızın üzerindeki bluzu hafifçe sıyırdı.

Dudakları birbirinden ayrılıp kızın üstündeki bluzdan da kurtulmalarını sağlarken kızın, kulağının arkasına doğru verdiği nefesle karışık söylediği "Ben de seni istiyorum" Kerem'in hareketlerinin daha da sertleşmesini sağlamıştı. Kendi vücudunu onunkine bastırırken çıplak tenlerinin birbirinde yarattığı etki içini ürpertiyordu. Onu tek eliyle belinden kavrayıp yatakta yükseltirken diğer eliyle sutyeninin kopçasını arıyordu.

Gözlerini onunkilere kilitlerken "Çok güzelsin Zeynep" dedi fısıltıyla.

Sutyen kopçasını eliyle kavrayıp ritmik bir hareketle açarken gözlerinin derinliklerine baktığı kızın çığlığıyla sıçrayıp hızla yatakta doğruldu.

Tek eliyle alnındaki teri silerken hızla inip kalkan göğsündeki terler tshirtünü ıslatmıştı. Pencereden dışarı baktığında hala karanlık olduğunu gördü. Komodinin üzerindeki saat 04.08'i gösterirken ayaklarını yataktan sallandırıp bir türlü düzene sokamadığı nefes alış verişleriyle boğuşuyordu.

Bu rüya da neyin nesiydi?

Zeynep'i ve o halini aklından çıkaramadığını biliyor, uyanıkken bununla mücadele edebilmek için yeterince çaba sarfediyordu zaten. En savunmasız anında, uyurken bile onu yakalayan bu kız sinirlerini bozuyordu.

Salonun ortasında üstündeki sutyenle onu gördüğü zaman hissettiklerinin tarifi yoktu. Daha önce biri onu heyecanlandırıyorsa o kişiyi hemen elde etmek için elinden geleni yapardı. Çokta zor olmayan birkaç taktikle yatağında bulduğu kız sayısının haddi hesabı yoktu.

Zeynep'i öyle gördüğünde onu istemekten çok daha fazlasını hissetmişti.

Öfke.

Salt öfke hissetmişti.

Hem ona karşı, hem kendisine karşı büyük bir öfke duymuştu. Kendi üzerindeki etkisinden nefret ediyordu. Onun üzerinde kuramadığı hakimiyetten nefret ediyordu. Sinirle yataktan kalkıp yüzünü ovuşturarak bir kahve yapmak için mutfağa yöneldi.