YASAK

6.BÖLÜM "MEYHANEDEKİ KAVGA"

-"Kadere yenilip kadehlere gülen insanlarız."-🍺🍷🍺🍻

Merhaba canlarım.Altıncı bölüm ile karşınızdayım.Umarım beğenirsiniz benim için sizin beğenmeniz her şeyden çok önemli...Tekrardan beğenmenizi umar iyi okumalar dilerim...

Dipnot: Bölümdeki şarkıyı yani Sancak-Korkma Söyle'yi dinleyin.Ayrıca Meyhane şarkıları sevenler bu bölümde geçen Arap Şükrü-Bu Akşam Ölürüm'ü dinleyebilir,seveceksiniz...

Şoför bize dikiz aynasından baktığında dehşetle yüzünü buruşturdu ne kadar kötü bir halde olduğumuzu daha iyi anladım.

"Abi şey bizi en yakındaki Meyhaneye götürsene."dedim camdan dışarı bakarak.Şoför kafasını salladıktan sonra gaza bastı ve radyosunu karıştırmaya başladı.Efkarlı bir şarkı çıkınca durdu müzik dinleyip söylemeyi her şeyden daha çok sevdiğim için bunun hangi şarkı olduğunu anladım.Efkarlı bir şarkıydı ama çok güzeldi Uzay ile bu şarkıyı çok seviyorduk gerçekten bu haldeyken,mahvolmuş iken iyi gelecekti bize.

Ne kadar uzak kaldık seninle?

Ne kadar böyle habersiz?

Ses biraz hafif gelince önce en sevdiği şarkılardan birini dinleyip rahatlamış olan Uzay'a sonrada dikiz aynasından şoföre baktım.

"Abi biraz daha sesini açabilir misin?"dedim zorla tebessüm ederek ama bu çok canımı yaktı. Şoför kafasını salladıktan sonra sesi daha çok açtı.

'O benim!'dediğimiz günlerden bi haber

Ne hallere gelmişiz...

Ben hala kopamıyorum senden

Ya da ters giden bir şeyler var.

Sen ağla ben silerim yaşını.

Hem de neredeysen koşar,bulur,yanar yüreğim sana.

Nakaratta Uzay'ın bağıracağını bildiğim için bende onunla birlikte nakaratı söylemek için ağzımı açtım.

Korkma söyle ne zaman unuttuğunu.

Hatta yerimi kimlerle doldurduğunu.

Susma söyle, yeter ki sesini duyayım bana yeter.

Bilsem de şimdi nerede uyuduğunu.

Evet tıpkı tahmin ettiğim gibi olmuştu ikimizde nakaratı bağıra bağıra söylemiştik.Şoför dikiz aynasından dik dik bize baktığında yine zorla tebessüm ettim.

"Abi kusurumuza bakma mahvolmuş bir haldeyiz."dedim bunu derken sesim gitmişti bu gerçekten de dibe battığımızı gösteriyordu.

"Sorun değil."dedi şoför abi kafasını sallayarak.Bende gözlerimi dikiz aynasından alıp cama diktim.

Ne bahar uzak kaldık seninle

Ne de kış, şimdi neredesin?

Ya gelirse sana bir gün benden bir haber.

'Ne halde bu?' der misin?

Ben hala kopamıyorum senden

Ya da ters giden bir şeyler var.

Sen ağla ben silerim yaşını.

Hem de neredeysen koşar,bulur,yanar yüreğim sana.

Tam nakaratı söylemek için ağzımı açacaktım ki şoför bir Meyhanenin önünde durdu.Uzay taksimetreye bakmadan cebinden çıkarttığı elli lirayı şoföre uzattı. Şoför de para üstünü verdikten sonra taksiden indik. Meyhanenin kapısına yaklaştığımızda kapıda duran güvenlik adam baştan aşağıya süzdü bizi.Yaşımızın on sekiz gösterdiği için bir şey demedi bizde içeriye girdik.Meyhaneye adımımı atar atmaz özlediğim mey kokusunu derin derin içime çektim uzun zamandır Meyhanelerde takılmıyorduk.Uzay birkaç adım yürüdükten sonra masanın birine oturdu bende onun karşısına oturdum. Birbirimize baktıktan sonra kısa bir süre içinde yanımıza garson geldi.