YASAK

8.BÖLÜM "KURTULUŞ"

Merhabalarr.😇
Uzun bir süre yoktu ama yeni bölüm geldi sonunda.
8. bölümüm için yeterli okunma oy ve votenin gelmesini bekledim.
Bu süre içinde meraktan öldürdüğüm kişiler varsa onlardan muhteşem 8.bölümüm ile özür diliyorum.😇
Birazcık geç gelen yeni bölümle keyifli okumalar efeniim. Sizleri seviyorum.😘🌹

"Aptal insanlar her fırsatı zorluğa, zeki insanlar her zorluğu fırsata çevirirler." Anonim.😎

Uykumun en tatlı yerinde bir polis memurunun deli gibi siyah parmaklıkları sarsmasıyla uyandım. Başımı Uzay'ın omzundan kaldırdığımda Barbaros ile göz göze geldik bana gülümsedi. Sanırım ben uyurken beni izlemişti hiç şaşırmadım tabii. :)

Birini uyurken izlemek mükemmel bir şeydir çünkü uyuyan kişi her ne kadar kötü biriside olsa o kişinin en masum halini görürsünüz...

Parmaklıkları deli gibi sarsan polisin Uzay'a bağıran polis olduğunu gördüğümde sırıttım.

"Evet aranızdaki bir şanslı şahıs buradan kurtuldu."dedi polis memuru Uzay'a dik dik bakarak. Bir şanslı şahıs mı? Biz buraya Uzay ile geldiğimize göre... Bu şanslı kişi büyük ihtimalle Barbaros'tu. Polis memuru tam ağzını açacakken kapıda uzun boylu bir adam daha doğrusu polis gördüm.

"Yiğit! Gel oğlum buraya!"diye bağırdı uzun adam.İsminin Yiğit olduğunu öğrendiğimiz deli polis memuru hemen ona yani büyük ihtimalle amirine baktı.

"Hemen geliyorum Komiserim!"dedi bağırarak ve bize dik dik baktıktan sonra yanımızdan hızlı adımlarla ayrıldı. O kapıdaki Komiseriyle konuşurken bir anda aklıma müthiş bir plan geldi.Tabii ya bunu daha önce nasıl düşünemediysem?!

Oturduğum yerden kalkıp Uzay'ın bana kaşlarını çatarak bakmasına "merak etme ben naptımı biliyorum" anlamında göz kırptıktan sonra buradan şimdi kurtulacağını düşündüğüm Barbaros'un yanına oturdum.

"Merhaba Barbaroscuğum. Sende tahmin etmişsindir herhalde buradan biz değil sen kurtuluyorsun." dedim ona bakarak. Barbaros gözlerimin içine bakıp dudaklarıma kilitlendikten sonra kafasını sallayarak onayladı.

Bordo renkteki rujumu sürmediğim halde dudaklarıma bakıyor.Sapık mıdır nedir Tövbe Yarabbim ya!...

"Evet maalesef ki senin gibi bir meleği burada bırakıp gideceğim."dedi Barbaros ne kadar gerçektir bilmiyorum ama bana oldukça yapmacık gelen bir üzüntüyle.

"Evet arkanda bırakıp gideceksin ama bizim buradan kurtulmamıza da yardım edeceksin." dedim ona göz kırparak.Yüzüne şaşkın bir ifade yerleştirince daha iyi anlayabilsin diye onun ela gözlerinin içine baktım.

"Bak şimdi biz bir tane kaşınan piçin burnunu kırdık diye buradayız.Bu piçte paraya aşık olan tiplerden yani para için her türlü şeyi yapanlardan.Hani paranın köpeği olan insanlar var ya? Onlardan işte. Şimdi bunu niye bana anlatıyorsun lan diyeceksin,haklısın. Sen bizim bir tane can kankamız var Ender. Enderi arayacaksın ve bu olanları anlatıp Arda'ya şikayetini geri çekmesi için Arda'ya yüklü miktarda para vermesini isteyeceksin.Adım kadar eminim ki Ender bizi kurtarmak için bunu anında yapar ve para delisi olan o piç parasını aldı diye şikayetini geri çeker.Bizde buradan kurtulmuş oluruz."diye anlattım planımı heyecanla.

"Vaaayyyy! Benim zeki kardeşim bee! Einsetin'i önünde diz çöktürürsün lan sen bu zekanlaa!" diye bağırdı Uzay sırıtarak.Barbaros ona tuhaf tuhaf baktığında sırıttım bizim Uzay böyledir işte delidir,saçmalamaya bayılır!