"Ne bokuma o bardaydın ki?!"
Eve geldiğimizden beri Jimin'i azarlıyordum.
Yüzü kan içindeydi, onu dövdüğüme inanamıyorum.
"Ah! Tae acıyor!" Pansumanı kaşından çektim ve gözlerine baktım.
"Acır tabi. Sen böyle yavşak değildin ne oldu ?"
Gözlerimin içine ciddi misin der gibi baktı.
Tamam, yavşaktı da sadece bana yavşaktı.
"Koyuyormuş. Yoongi hyung'u anlıyorum artık. Terk edilmek berbat bir şeymiş."
İki lafından biri bana laf sokmak içindi. Kızamıyordum çünkü haklıydı. Susup pansumanına devam ettim. Ama Jungkook pek susmayı düşünmüyordu.
"Yoongi hyung terk mi edildi ?!"
Konuya Yoongi el atmaya gerek duydu ve saatlerdir kapalı tuttuğu çenesini açtı.
"Neden bu konuyu konuşmak zorundayız ?"
Jungkook susmak bilmiyordu.
"Bana hiç sevgilim olmadı demiştin ?"
Bunların arasında bir şeyler mi dönüyor ??
"Hayatımın o şerefsizle olan kısmını sildiğim için yok dedim.""Burada kal istersen bu halde gitme."
Bana 'ciddi misin?' der gibi bakıyordu.
"Ne var Jimin? Tamam, ayrılmış olabiliriz ama bir geçmişimiz var ben sana küs ayrılmadım ki."
Kahkaha attı.
"Sorunun ne senin ?!"
Bağırmasıyla yerimden sıçramıştım. Asıl senin sorunun ne ?
"Önce siktiri bas sonra gel arkadaşız ayağına gir. BEN SANA AŞIĞIM APTAL!"
Gözleri dolmuştu. Ağlamak üzereydi. Onu böyle gördükçe kendimden tiksiniyordum. Bir insanı bu kadar üzmeye hakkım yok benim.
Sımsıkı sarıldım.
"Yalvarırım ağlama."
Gözyaşları omzumu ıslatırken gözlerim dolmuştu. Karşımda birinin ağlamasına dayanamıyordum."Buradan sonra kendin gidebileceğine emin misin ?"
"Evet"
Omuzlarından ellerimi çektim ve suratına baktım.
"Özür dilerim"
Güldü.
"Senden bir iz kaldı, sorun değil. O gece söylediğin o sözlerle şuan da yaşattığın acıdan daha fazla acı yaşatmıştın. Bu ağrıları çekebilirim sorun değil."Yüzüme bakıyordu. Arada dudaklarıma kayıyordu bakışları. Sevmeme rağmen seninle olamıyorum çünkü aşk yok Jimin. Seninle oynayamam. Üzgünüm.
Ha!
Bir anda dudaklarıma yapışmasıyla şok olmuştum.
Hem ağlayıp hem öpmesi kalbimi sızlatıyordu.
Bir şey onu ağlatırken bir şey onu nasıl mutlu edebilirdi ki? İkisi de aynı şeydi hem de.
"Karşılık var seni aptal."
Verdi emre itaat ettim ve tutkulu öpüşlerine karşılık verdim.
Beline sımsıkı sarılıp kendime çektiğimde kollarını boynuma doladı.
"Seni seviyorum Kim Taehyung."
Burada benimde onu sevdiğimi söylemem gerekirdi değil mi ? Evet seviyordum ama aşık değildim. O yüzden söyleyemezdim.
"Hadi evine git yağmur başladı hasta olacaksın."
Parmak uçlarından inip kollarını boynumdan çekti.
"Görüşürüz TaeTae."
"Görüşürüz Chimchim."Öğretmenimle her pazar buluştuğumuz bankın olduğu parktaydım. Etrafıma göz gezdirdiğimde bankta oturan öğretmenimi görmeyi beklemiyordum.
Yanına oturduğumda irkilmişti.
"Jimin o mu ?"
Bizi izlemişti. Yüzüme bakmadan konuşuyordu.
"Evet, o."
Yüzüme bakmaması rahatsız ediyordu.
"Barışmışsınız bakıyorum."
Sesinde bir soğukluk vardı.
"Barışmadık."
Bende önüme dönüp konuşmaya devam ettim.
"Barışmayacağız da."
Güldü.
"Haklısın. O yüzden onu öyle sevgiye aç gibi öpüyordun."
Biraz durup devam etti.
"Aşık gibi öpüyordun."
Aşık?
"O öptü."
Yine güldü. Ama bu gülüşleri hep alaycıydı.
"İtseydin. Madem onu kullanmak istemiyorsun, itseydin. Hâlâ ona aşıksın Tae."
Neden bana böyle yapıyordu?
"Üstündekiler ne öyle ?"
Hâlâ bara gittiğim kıyafetlerleydim.
"Bardaydık da o yüzden."
Kaşlarını kaldırdı.
"Gay barı mı ?"
'Evet' anlamında kafamı sallamakla yetindim.
"Barlara giden bir tipin yoktu oysaki."
Tebessüm ettim.
"Yoongi hyung gitmek istedi bizde olur dedik. İkinci gidişim. Barları pek sevmem."
İkimizde sustuk. Kimsenin ağzını bıçak açmıyordu.Sessizliğe son veren ben olmuştum.
"Neden böyle yapıyorsunuz ?"
Anlamamış gibi suratıma baktı.
"Sorun ne ?"
Önüne döndü tekrar.
"Hiçbir şey."
Alayla gülme sırası bendeydi.
"Karşınızda çocuk yok efendim. Aptalda değilim. Anlayabiliyorum. Ben mi bir şey yaptım ?"
Şaşkınca suratıma bakıyordu. Bu hali bile mükemmel güzellikteydi.
"Taehyung. Kalksak mı artık? Yağmur bastırdı. Hasta olacağız."
Kalkmak için yeltendiğinde elini tutup kalkmasına izin vermedim. Dönüp bana baktı.
"Soruma cevap alamadım."
Geri oturdu.
"Evet, bir sorun var ve bunu sen yaptın."
Nezaketen sorarken bu cevabı beklememiştim.
Ben ne yapmış olabilirdim ki?
"Aklımı çeldiniz güzel öğrencim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sunday meetings || Vhope
Fanfic"Beni düşünmesi hoştu. İlk defa düşünülen taraf olmuştum. Anne rolünü ilk defa üstlenmiyordum. Bu hoştu. Güzel hissettiriyordu ama fazla alışılmamalıydı. Yoksa gülü koparan olabilirsin... Aşk çok tehlikeydi... Aşk tehlikeli bir oyundu. Rulet gib...