2.3

40 4 0
                                    

Herkese merhaba ilginiz halen devam ediyor ne mutlu ki ama rica ediyorum yorum yapmayı unutmayın bu hikayeyi daha ilerletmek istiyorum ama böyle giderse ağlıya ağlıya herşey içimde kala kala final bölümü yazıp noktalamak zorunda kalıcam hikayeyi o yüzden lütfen kitabımıza biraz daha sahip çıkalım sizi çoook seviyorum lütfen bana destek olmaktan vazgeçmeyin keyifli okumalar dilerim ♥
¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤
21. Bölüm

Dün gece kaç saatçik uyudum bilmiyorum ama Hyomin'le konuşabilme umuduyla nerdeyse uçarak gidiyordum şirkete ki kapıda kocaman gözlükleriyle bayanlar için olan takım elbisesiyle arabasından iniyordu hemen yanına koşup kolunu tutarak şirkete girmesine engel oldum oda korkmuş olucak ki hafif irkildi nefesimi düzeltince hemen söze başladım
Myungsoo : Hyomin biraz konuşalım mı?
Hyomin : Neden?
Myungsoo : Dün yaşanan seni yıpratmış olmalı
Hyomin : Gerek yok Myungsoo bey
Myungsoo : Bey mi? Neler oluyor Hyomin tanrı aşkına kendine gel! demiştim ancak hyomin çoktan içeri girmeşti bile onu takip edince babamın odasına girdiğini fark etmiştim ve odaya adeta dalmıştım hemen babam'dan eğilerek özür diledikten sonra koltuğa kendimi bıraktıktan sonra ayaktaki hyomin'in söylediklerine dikkat kesilmiştim
Hyomin : Efendim dediğim gibi burdaki çalışma süremi bugün itibariyle sonuna geldim..." diyip yere kapanarak selam veriyordu
".... Bana gösterdiğiniz yardımcı tutumunuz için teşekkür ederim minnettarım." diyip odadan çıkmıştı bense baabmın yanında kalmayı tercih etmiştim ki babamda hemen konuya girip "Lee ailesiyle ilişkilerimiz kopma noktasına gelmiş oğullarını rezil etmişsin?"
Myungsoo : Onların oğulları yeterince rezil sen merak etme.
Babam : Hem oğulları hemde Bay Lee hisselerinden vazgeçmişler bunu biliyor muydun?
Myungsoo : Bay Lee'den haberim yoktu ama oğullarıyla bizzat kendim görüştüm neyse baba ben işimin başına geçiyim malum çok işimiz var
babamdanda izni alınca hemen odadan çıkıp Hyomin'i bulmaya koyulmuştum ki oluşan kocaman topluluğun tam ortasında "Hyomin-sshi seni çok özliycez!" cümlesini duyunca hemen oraya gidip "Hyomin hanım biraz konuşabilir miyiz? Gitmeden önce görmeniz gereken bir dosya varda!" diyip onu kolundan tutup hafifçe kimsenin olmadığından emin olduğum bir yere kadar getirmiştim

Myungsoo : Hyomin sen ne yapıyorsun?
Hyomin : Anlamadım.
Myungsoo : Sana o pislikleri yapan adam ben değildim bunun farkındası dimi?
Hyomin : Evet... teşekkür ederim.
Myungsoo : Teşekkür istemiyorum Hyomin bana sadece neler oluyor onu anlat.
Hyomin : (Daha fazla kendini tutamayıp gözyaşlarını serbest bırakıp) Olmaz Myungsoo olmaz anladın mı?
Myungsoo : (Hafifçe koluna dokunarak) Olmıycak olan ne?
Hyomin : Biz! Beni Lee derdinden kurtardığın için sana minnetarım ama ben bunu aylardır düşünüyorum sen ve ben olmaz!
Myungsoo : Neden olmazmış?
Hyomin : 1. Seni tanıyorsam sen öyle aylar sonra deli divane olarak sevdiğin bir kızı unutamazsın. 2. Bende aynı o Amerika'daki kız gibi senin sadece "Kapıldığın" kızlarız Myungsoo kendine gel yalvarırım sana kapılmamam için kendine gel yalvarırım.
Myungsoo : Kapılmak mı? O bahsettiğin Amerika'daki kız için bu söylediğini kabul edebilirim ama senin için asla!
Hyomin : Neden ?
Myungsoo : Kalbimin ne istediğini biliyorum Hyomin oda ......
Hyomin : Tamam Myungsoo seni anlıyorum ama sende şunu bil ki biz asla birlikte olamayız aramızda Jiyeon gibi bir faktör olduğu sürece ikimizde birbirmizide kendimizide kandırmayalım senin kalbin hala ona ait. diyip uzaklaşıyordu ona yardımcı olmak için diğer çalışanlar eşyalarını arabasına koyuyordu ki birden Hyomin'in elinden tutarak onu ön yolcu koltuğana oturtup kendimde şöför koltuğuna geçmiştim itiraz eden Hyomin'e dönüp "Bugün sonuna kadar benim çalışanımsım öyle değil mi? O halde kemerini bağla!" deyip onu susturmuştum ve arabayı bilmediğim sokaklarda yolun bizi götürdüğü yere kadar sürüyordum ki bir ormandaki yol ayrımında durdum Hyomin'e dönüp "Bu yol ayrımı seninle benim seçim senin eğer orman yolunu seçersen elini asla bırakmıycam sevgimizin adeta yeni filizlenen bir gül gibi filizlenmesine izin vericeksin hatta bu yolda önümüze engeller çıksa bile adeta bir gülün dikenlerini kabul ettiği gibi o engelleride birlikte aşmayı kabul ediceksin Jiyeon'u bile birlikte aşıcaz! Diğer yolu seçersen seni rahat bırakıcam kendi yolunu çizmende seni engellemiycem seçim senin!" deyip ellerimi direksiyondan çekip ayağımıda gaza basıp seçim yapmasını bekliyordum...

■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■

Akşam vakti yaklaşıyordu artık Hyomin'in patronu olmaya veda etmem son 2 saat kalmıştı ve bir restorantta yemeklerimizi bekliyorduk.
Myungsoo : Kore'de mi kalıcaksın peki?
Hyomin : Bilmiyorum ama %90 Kore'de kalırım babam şirketin başına geçmemi istiyor
Myungsoo : Şirketlerimiz kardeş şirket olmaya devam edicek mi peki babanla bu konuyu konuştunuz mu?
Hyomin : Evet bu kardeşliğin iki tarafada getirisi çok sonuçta
Ve yemeklerimiz gelmişti
Myungsoo : Seninle yemek yemiyeli uzun zaman olmuş diyip acayip derece zorla bir gülümsemede ekleyip oda hediye etmiştim hyomin'se sadece gülümsemişti yemeklerimizi yiyip hesabı beklerken Hyomin'in babası aramıştı benimle olduğunu saklamayı seçip "Tanımadığınız bir dostumla nirlikteyim birazdan gelicem eve" demişti bense dediklerini duyduğumu belli etmek istediğim için yanında sinirli bir şekilde burnumdan nefes vererek geçmiştim ve onu arabanım önünde bekliyordum
Myungsoo : Babana benimle olduğumu neden söyliyemedin?"
Hyomin : Sabah beni nasıl şirketten aldığını duymuş korkmuş hala seninle olduğumu söyleseydim ben eve gidene kadar ölürdü heralde!"
Myungsoo : Benimle olman aileni korkuturmu sence?
Hyomin : Sabah olanlardan sonra bence evet
Myungsoo : Peki sen sen benden korkuyor musun?
Hyomin : Sende değil ama senin hayatıma getirilerinden korkuyorum. diyip arabay doğru ilerliyordu ama bu sefer arka koltuğa oturmuştu
Myungsoo : Sen korkmadığından emin misin?
Hyomin : Eminim! demişti sertçe
Myungsoo : Peki o halde seni evine götürelim
1-2 saat sonra Hyomin'in evine varmıştık ancak Hyomin arabayı evlerinin biraz gerisine park etmemi istemişti babasından korkuyordu onu camda bekliyor olabileceği ihtimalinden korkuyordu yani arabanın yanında konuşuyorduk artık
Myungsoo : Hyomin seni en yakın ne zaman görebilirim?
Hyomin : Şirket toplantısında bu aralar ne zaman var bilmiyorum ama Lee ailesinin hisse satışı nedeniyle iki şirkette baya görüşmek zorunda kalıcak!
Myungsoo : O adi hisselerini bana bağışlıycak babasıda satışa sunar heralde onuda siz alırsınız uygun olmaz mı?
Hyomin : Ailemin henüz bunu yapıcak maddi kaynağa sahip değil ama babama danışırım
Myungsoo : Hyomin Seni ....
Hyomin : Peki o halde ben gidiyorum.
Myungsoo : Peki
Hyomin : İyi Akşamlar!
Myungsoo : Sanada Hyo
Hyomin : Hyo mu?
deyip bana dönmüştü ki birden dudakları onunkilerin üzerinde bulmuştum oda bir süre sonra bana karşılık verince öpücüğümüz biraz daha derinleşmişti onu kollarımın arasına almıştım artık bir elimle boynunu tutuyordum öbür elimde belini oda ellerini belimde birleştirmiş duruyordu ki bir elini saçlarıma daldırıp gezdiriyordu ki birden kendini çekip eğilip "İyi akşamlar" deyip uzaklaşıyordu ki bende arkasından bağırıp " Sende beni seviyorsun işte boşuna kaçma!" , "İkimizide bu işkenceyi neden yapıyorsun bir anlasam?" deyip duruyordum taa ki o evine girene kadar bende kendimi arabama atıp direksiyonu dövüyordum çok geçmeden sesli sesli ağlama başlamıştı tıpkı bir çocuk gibi o kadar aciz o kadar savunmasızca ne kadar bu şekilde orda kaldığımı bilmiyorum kendime geldiğimde hava iyice kararmıştı artık eve gitmeliyim demiştim kendi kendime arabada bulunan CD'lere bakıyordum ki elime Lyn'in ost'larından oluşan CD'si geldi hemen CD'yi yerine koyup anahtarı çevirmiştim sinirlerim o kadar yıpranmıştı ki ağlıycak o kadar şey vardı ki hiçbir şey düşünmeden sadece ağlıyordum yol bitene kadar bende sinirsel olarak bitmiştim anne ve babama görünmeden mutfak kapısından eve girmiştim onlarda beni merak etmesin diye ceketimi girişe bırakıp direkt odama çıkıp banyoda bayılmaya yüz tutan bedenimi rahatlatmaya çalışıyordum başımı şampuanlamıştım ki su birden soğuklaşmıştı bu yaklaşık 2-3 saniye sürmüştü ve hemen normale dönmüştü ancak ben bu kerede şansıma ağlıyordum kafamın iyice durulandığından emin olup bedenimi sabunlamıştım durulanıyordum ki birden işaret ve orta parmağım dudaklarıma dokunuyordu buna karşı koyamıyordum gözlerimi kapatıp Hyomin'ini ve o anı düşünemekten kendimi alıkoyamıyordum ancak kaçtığı an aklıma gelince hemen bedenimide tamamını duruladıktan sonra pijamalarımıda giyip kendimi yatağıma atmıştım son günlerde yaşadığım setress'li günler nedeniyle hemen uyuyakalıyordu aynı bugün ki gibi.

¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤
|Bölüm Sonu |
\Betül Queen's/
¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤

I Just Love YouHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin