Bundan sonra...

400 30 7
                                    


Bedenime dokulmasıyla irkildim birden.Ama koku tanıdık gelince devam ettim uykuma.1 ay öncesine kadar,babam varken çok değişikti herşey;şimdi daha değişik.
Okula gitmiyordum bi ara tabi sonra bizimkilerin baskılarıyla devam ettim.Herkes çok garip bakıyordu.Hani rahatsız oluyordum ya üzerimdeki bakışlardan,keşke hala öyle baksalar.Gözlerde sadece babası ölen kız değilmi bu imasını görüyorum artık.Denizle daha yakınız,hiç bir gece ağlamamam için yalnız bırakmıyor ve hatta beraber uyuyoruz.Babam gibi olmasa da sım sıkı kollarına sarıyor bedenimi.
Annem zaten eskisi gibi değil hiç.Benden daha kolay atlatmış gibi dursada güçlü görünmek için hepsi,anlayabiliyorum.
Ama ben hiç güçlü görünmeye felan çalışmıyorum,ağlamıyorumda.Makyaj yaptığım zaman hastane kaldırımında akan rumelim geliyo aklıma.Belki de fazla uzun sürdü alışmam bilmiyorum.Ama alışmak istemiyorum işte.

Yatağımdan kalkıp banyoya gittim ve işlerimi halledip çıktım.Denize bakıp gülümsedikten sonra kıyafet odama gittim.Tek aklımdan geçen eşofmandı şuan...

üzerime birşeyler geçirerek tekrar Denizin yanına yatağa girdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

üzerime birşeyler geçirerek tekrar Denizin yanına yatağa girdim.Yanağını bir kaç kez öperek uyandırmaya çalıştım.Tabiki uyanmadı.

Not bırakıp çantamı aldım ve çıktım odadan.
Evde tamamen sessizlik vardı.Herkesin odasına çekildiğini anladığımda ses çıkarmadan çıktım bende evden.Kapıda yine bizimkiler bekliyordu.Her sabah beraber gidiyorduk okula,galiba yalnız bırakmamak içindi bu.
Günaydın dedim ve günaydın cevaplarımı alıp yürümeye başladık.Enes kolunu ırmağa atmış,rüzgarla rüya da el ele tutuşarak yürüyorlardı.Denizin bugün şirkette işi olduğu için gelmedi.

-ben kahvaltı etmedim bi cafeye felan mı gitsek?
-olur.
Herkes onaylayınca okula en yakın cafeye gittik.Kahvaltılık söyleyip yaslandım arkama.Belliki diğerleride benim gibi uyanamamıştı.Yoksa genelde bu kadar sessizlik olmazdı.

Kahvaltım 15 dk sonra gelince diğerleride içecek birşey söylediler.
Çok aç olduğum için tabağa gömüldüm resmen.Irmak bana gülmeye başlayınca diğerleride güldü.Tabi ırmak okulda bile hala gülmeye devam ediyodu.Bizde ona gülüyoduk çoğu zaman.

Sınıfa girince kimse bakmadı bu sefer,öyle rahatladım ki anlatamam.Çünkü enes en son ne bakıyosunuz bok mu var diye bağırmıştı.Bu arada evet eneste bizim okulda ve bizim sınıfta artık.Rüya ile rüzgar ise başka bir okuldalar ve onlarıda ikna etmeye çalışıyoruz değiştirmeleri için.

Biz gülerken içeri birden Deniz girdi.Gülümsemi yüzümde daha da arttırıp atladım boynuna.Oda gülüp sarıldı.
-bugün şirkette işin yokmuydu?
-vardı ve hallettim.
Büyük ihtimalle şu meşhur telefon görüşmeleriyle halletmişti.
Düşüncemi onaylayıp Denizin elinden tutarak sıramıza oturduk.
Bizimkilerin bize bir bakışı var anlatamam.Noluyo aq? Der gibi.Hele Enes Denize öldürecek gibi bakıyordu,tabi Deniz takmıyo yine.
Enese görmesi için dua ederek gözlerimi büyüttüm.
İlk bana sonra Denize bakarak başını salladı ve önüne döndü.

Denizin dibine girip kulağına yaklaştım;
-Deniz
-hı
-bugün eğlenmeye gidelim mi biryerlere ?
-eğer yine toplu diyeceksen hayır.
-hayır sadece ikimiz.
Boynuma bir öpücük koyarak onayladı.
-bidee bence hala okulda olmamız saçma.
Bana delisin der gibi gülümsedikten sonra çantaları alıp çıktık okuldan.
Elini tutup önüne geçip geriye doğru yürürken konuştum.

-bowling oynayalım mı?
-olur.cebinden sigara paketini çıkarmak için elini çekince bende yanından yürümeye başladım.Bana da verir misin?
-hayır
-neden ya
-çünkü çok içtin bu aralar yeter.
Oflayarak önüme döndüm.
Arabaya binincede sessizlik olmasın diye müzik açtım sonses.
15 dk yolun ardından büyük bi avm nin önüne geldik.
İçeri girerken utanarak elini tuttum.Çekmedi!!
İki kat çıktıktan sonra kırmızı renkle yazılmış bowling göründü.

Çok iyi olmasamda biliyodum oynamayı.Genelde bizimkilerle oynuyoduk ve Rüya gerçekten iyiydi bu konuda.
Denizin bowlingte iyi olduğuna eminim.Çünkü her konuda beni şaşırtacak kadar iyiydi.

Denizi hafifçe çekiştirerek daha hızlı yürümemizi sağladım.

...

-ya öff yeter ama her zaman bu kadar iyi atamaz ki bi insan!

-atabiliyormuş demek ki.

Denize omuz atarak elime bowling topunu aldım ve tam orta çizgiye ayarlayıp elimde bir kaç kez ileri geri yaptıktan sonra attım.
Hep böyle atıyorum aslında,neden her seferinde olmuyo ki?

Gülümserek yerime geçerken denizin ekrandaki sayı farkını göstermesiyle tüm gülümsemem silindi yüzümden. Koşarak yanında gidip omzuna vurdum.

-atamayacaksın bu sefer görürsün.

Sessiz bir şekilde hıhı diye mırıldanıp topu eline attı.ve sonuç...

Deniz attıktan sonra bi yandan oyun bitti diye seviniyor bi yandan da puan farkımıza üzülüyodum.
Kafamı denizin omzuna koyup aynanda koluna girdim ve avm'den çıktık.

-Deniz.

-efendim?

-babamın yanına gidebilir miyiz?

-gideriz tabi güzelim.

Kafamı salladım ve arabaya bindik.Heyecanlandım,çok özlemiştim babamı.
Denize hiç birşey söylemden torpido da olan sigaralardan bir paketi açtım ve içinden bir dal alıp yaktım.İnsanlar arkadaşları ya da kötü ortamlar yüzünden alışırlardı sigaraya ben ise babam yüzünden başlamıştım.
Dumanı içime çekip göğsümün yanmasını bekledim.Babamı düşününce iki kat fazla yanıyordu sanki.

15 dakikalık yolculuğun sonunda gözyaşlarımı dökmeden gidemediğim yere geldik.Babamın mezarına.
Deniz benimle birlikte gelmek istemediğini,arabada bekleyeceğini söylemişti.
Çünkü onu henüz babamla tanıştırmamıştım.Aklıma gelince koşarak denizi çağırdım ve tekrar geldim babamın yanına.

-merhaa baba.Bu Deniz.Senden sonra aşık olduğum ikinci adam.
Belkide sen varken de sen yokken de ihtiyacım vardı.Ama yokluğunda daha fazla olduğu kesin dedim gözyaşlarım yavaşça dökülürken gülerek.
Ben onu çok seviyorum.Keşke sen yanımda gözlerimin içine bakarken söyleyebilseydim ama nerden bilebilirdim ki,gideceğini...
Bunu söyleyince hıçkırarak ağlamaya başladım artık.Tekrar tekrar annemin babamın öldüğünü söylediğinde o kadar umutlanmama rağmen yıkılmam geliyordu aklıma.

-sen hastane de ölümle boğuşurken ben bu adamlaydım işte.Sana söz veriyorum her zaman bu adamla olacağım.Sevdiğim bir adamı kaybetmişken birde onu kaybetmeyeceğim.Söz veriyorum senin yanında güçlü olduğum gibi onun yanında da güçlü olacağım.

Denizin elini tutmak için arkamı döndüğümde ağladığını fark ettim.
Babama az önce güçlü olacağıma söz vermiştim ama deniz ağlarken olamazdım ki.Tekrar babama döndüm.

-her zaman güçlü olacağım baba ama,o ağlarken değil.

Denize dönüp sarıldım sım sıkı.Onu asla kaybetmeyecektim.Nolursa olsun benden gitmesine izin veremezdim.çünkü babama söz vermiştim....

......

Uzun süre sonra yine sizlerleyim.Verdiğim ara yüzünden özür dilerim ama emin olun bir sebebim vardı.Ben yokken baya büyümüşüz.Herkese çok teşekkür ederim.Yorumlarınızı cevaplıyorum.60 bin olacağız ve bunun için gerçekten mutluyum.
İnşallah bu sürede eski 'beni diğerlerine benzetme' takipçilerimi de kaybetmemişimdir.Bu bölüm kısa oldu çünkü verdiğim ara süresince her hangi bir fikir yoktu aklımda.Ama söz veriyorum birdahaki bölüm daha uzun olucak.Yorumlarınızı bekliyorum.Sizleri çok seviyorum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 13, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Beni Diğerlerine Benzetme.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin