Beni Diğerlerine Benzetme.

akşam yemeği.

(Multimedya da Berk.)Şu an Berk ile gideceğimiz yemek için hazırlanıyordum.Acaba spor mu giyinsem.
Hadi ama bu kadar kararsız olmamalıyım.Sanırım anneme sora bilirim,nede olsa aynı mesleği yapıyoruz.
-anneeeeee
-geldimm
-anne çok acelem var sence elbisemi yoksa bu tulum mu?
-nereye gidiyorsun ki?
-okuldan yeni bir arkadaşımla yemek yiyeceğiz ve sadece yarım saatim var.
-hmm bir yemek demek..o zaman tulumu giy ama üstüne sana diktiğim ceketi de giy.
-evet güzel ola bilir.diyerek kıyafet odama gidip siyah ayakkabılarımı ve ceketimi alıp geldim.Annem gitmişti.hemen üstümü giyindim.

Gerçekten spor ve şık olmuştum.
Saate baktığımda sadece on dakikam olduğunu gördüm.Özel kokumdan sıkıp hala karar vermekte zorluk çektiğim ruj rengini aradım.Şeffaf güzel gide bilirdi.
Telefonum çaldı.berk.
-efendim Berk?

-geldim,kapıdayım.

-tamam hemen geliyorum deyip kapattım.Hızlıca merdivenlerden inip anneme el salladım ve kapıdan çıktım.
Berk arabasına yaslanmış bir şekilde beni bekliyor du.Zengin çocuk.
Gerçekten çok şık olmuştu.
Yanına gidip ona sarıldım ve kapımı açtı.Arabaya binip kemerimi taktım ve ardından oda binip kemerini taktı.Aklıma Deniz'in arabasına bindiğim gün gelmişti.O kemerini takmıyor du..

-ee nereye gidiyoruz?

-süpriz..gidince görürsün.

-hmm peki.

-Bu arada çok şık olmuşsun Derin.

-teşekkür ederim sende öyle.deyip ona gülümsedim.Berk deniz'in aksine arabayı yavaş da diyemem ama orta bir hızda kullanıyor du.
On dakika sonra gelmiştik.Şık bir  restourant'tı.
Restourant'ın Dışarısı siyah bir renkle kaplanmış içerisi ile pudra ve siyah renklerden oluşuyor du.Müziğe felan bakarsak gayet ciddi bir ortamdı vallahi kalpten gidicem.Kesin itiraf edicek.
Arkada en köşe masa'ya oturmuştuk.
Sanırım oda benim gibi gözlerde olmayı sevmiyordu.Biliyorum fazla klişe ama şuan burcu'nu sormamak için zor tutuyorum kendimi.Ben burçlara gerçekten önem veririm.Ve ben aslan burcuyum.Doğum günü ayım ağustos'da olduğu için daha o  güne çok vardı.

-ee Derin daldın yine anlat bakalım senin hakkında pek birşey bilmiyorum.

-peki..17 yaşındayım ve sitilistlik yapıyorum.Annemle mesleğimiz aynı ve ünlü bir Moda Şirketimiz var.Babamın da şirketi var.kendisini tanırsın zaten okan aksoy.
Moda Şirketimiz var ama ben orada çalışmıyorum.Genelde böyle avantajlardan yararlanmak yerine kendi ayaklarımın üzerinde durmayı tercih ederim.Onun dışında bir erkek kardeşim var ozan.He bu arada dört senedir .... barda sahne alıyorum." Deyip konuşmamı tamamladım.

-anladım.Ve zaten moda'yla ilgilendiğini tahmin etmiştim.Bilirsin.. diğer kızlar gibi şort üzerine t-shirt giyip çıkmıyorsun.Bunu anlamam için seni tanımaya gerek yok.Her şekilde belli ediyorsun.diyerek beni baya övdü.

-teşekkür ederim.Bana kendini tanıtmanı istemiycem çünkü okulda konuşmuştuk.deyip gülümsedim.
Ardından o günü hatırlayınca oda gülümsedi.

-artık sipariş verelim mi?

-olur.o garsonu çağırırken beklemeye başladım.Sanırım bu müzik telefonumdan geliyordu.

Kim ki bu?Bir saniye Deniz..geçen beni arayan numara.Meşgule verdim.Şuan Gerçekten Berk'i bozmak istemiyorum.

-aç istersen önemli birimi?

-Hayır bi arkadaşım ben onu daha sonra ararım.diye yalan söyledim.Deniz bırak arkadaşım olmayı benim muhattabım bile olamaz dı.
Ilerleyen dakikalar da konu müzik'ten açılmıştı.Ben rap dinlerken o rock dinliyordu.zevklerimiz azda olsa benziyor.
Daha sonra da film ler hakkında konuştuk.Ve işte o an!.
Sevgili meselesi.

-Derin..şuan nasıl konuşacağımı bilemiyorum ama...ben sanırım senden hoşlanıyorum.Hatta sanırım değil ya baya hoşlanıyorum.deyip nefesini dışarı verdi.bu hareketi beni gülümsetmiş ti.Ama neden? Neden heyecanlanmıyordum?
Tamam ufak bir heyecan ve hoşlantı vardı ama kitaptada dediği gibi kalbimin hızlı hızlı atması gerekmezmiy di?

-Berk bak ben senden hoşlanmıyorum.ama sanırım sana bir şans verebilirim.diye kısa bir açıklama yaptım.onu üzmek istemiyordum.Bana gülümseyip konuştu.

-şimdi biz sevgilimiyiz yani?dedi heyecanlı bir şekilde.
Sesli bir şekilde gülüp kafamı salladım.daha sonra yemeğimizi yiyip kalktık.o hesabı öderken ben kapıya çıkmıştım yine o numara arıyordu Deniz.
Yine meşgule verdim çünkü berk geliyordu.
-hadi gidelim.deyip gülümsedi.
Ve yol boyunca hiç konuşmadık.biz susmuştuk ve arabada ki tek ses müzikten geliyordu.
Evin önüne gelince beklenti dolu bakışlarla yüzüme bakmaya başladı.gülümseyerek yanağına bir buse kondurdum ve arabadan indim.
Işte buda bu kadar.Sanırım bir süre idare ederdik.Gerçekten yakışıklı bir çocuktu.Ama Denizle karşılaştırınca  yanında sadece tatlı kalıyordu.
Kahretsin neden onunla karşılaştırıyordum ki sanki?
Denizin gözünde basit bir kızdım.Hatta belki de ukala bile ola bilirdim.Peki o..o benim gözümde neydi?

...

-hangi Berk

-bizim sınıftaki işte.

-oha ciddimisin! Kızım o çocuk çok tatlı nasıl yaptın lan.

-canım sen hiç konuşma bence Enes gibi birini kaptın nede olsa.Deyip onu susturdum.Şu an ırmak'la telefonda konuşuyorduk.ırmak beni büyük bir heyecanla aramış ve Enesle birlikte olduklarını söylemişti.nasıl bu kadar rahat olabiliyor anlamıyorum.Beni düşünmesi bile ürpertiyor du.
Sonra bende ona Berk ile gittiğimiz yemeği ve tüm konuşmalarımızı baştan aşşağıya anlattım.Berk ten bu romantik hareketleri hiç beklemediğini söyledi.Aslında haklı.sınıfta işsiz bir şekilde espri'ler yapan bir çocuktan bunları beklemek bile saçmayken bunu yaşamak ayrı bir saçmaydı.

-aloo derin sana diyorum.ordamısın?

-ha şey evet dalmışım kusura bakma.ne söylemiştin?

-diyorum ki bu bir kaç gün içinde Berkle ayarlama yapın bende enes'e söyliyim dördümüz yemeğe gidelim.ne dersin?

-aslında neden olmasın ben berkle konuşurum.

-iyi tamam o zaman ben kapatıyorum artık iyi geceler.

-iyi geceler.deyip kapattım.Sanırım bu gece uyumayacaktım.çünkü açım.evet yemeğe gittik ama ben doymadım.büyük ihtimalle regl olurum.

Herkez uyuduğu için sessiz bir şekilde hareket ettim. şort lu pijama takımımın üzerine hırka mı giyerek alt kata mutfağa indim.
Dolapta yiyecek birşey yoktu.Çünkü bizim evde yemekler annem istemediği için ertesi güne kalmazdı.
Makarna yapabilirim aslında.dolaptan bir makarna paketi ve tencere çıkardım.Ardından yağıda alıp yapmaya başladım.makarna hazır olunca canımın Kaşarlı yumurta da çektiğini fark ettim.Artık bundan kesinlikle eminim,adet olacaktım.Hemen Kaşarlı yumurtayıda yapıp makarnayla birlikte tepsiye koydum.Kola da doldurup onu da tepsiye koydum ve odama çıktım.korku filmi izleyerek yiyecektim.

Film bir saat kadar sürmüştü altıma sıçarak izlemiş olsamda sonuna kadar kapatmadan izledim.bilgisayar'ımı kapatıp tepsiyide yatağımın yanındaki komidinimin üzerine koydum.ardından yavaşça ağırlaşmak ta olan gözlerimi kapatıp uykuya daldım...