Koskoca konakta, Onlarca insan arasında, kendini hep yanlız hisseder mi ? İnsan !
Ben hissediyorum. Ama !
Ben kim miyim ? Mardin' in en büyük aşiretlerinden , Hasan Ağa'nın ve Kozan Aşireti'nin biricik kızları. Yaşadıklarıyla kendi boğazına yağ...
Hayat işte bu ya, Bazen hiç istemediğimiz oyunları oynamak zorunda bıraka bilirdi bizleri , Tıpkı şuanda Hüseyin ağayı kendi oyununa dahil ettiği gibi
Hüseyin ağanın duyduğu ses Kendisinin olduğu yerde biranda kalakalmasına neden olurken , O masum feryatları yakan kadının yüzünü görmek içinde Kalbi deliler gibi atmaya başlayan Hüseyin ağanın Mantığıda gördüğü kadınla birlikte uçup gitmişti .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kadının güzelliği vede saflığı o kadar gözler önündeydi ki ? Hiç istemesede canını acıtmıştı. O masum melek
Beş adım ötesinde ağlayan kadına karşı bir anda içinde oluşan merhamet vede acıma iç güdüsüyle , Ayaklarını kadının ağladığı mezardan tarafa çeviren Hüseyin ağa Bir iki adım atarak kadının daha bir yakınına yaklaşmıştı. Çünkü Gördüğü meleğin canını bu kadar çok acıtan vede Açı içinde kavrulmasına neden olan O kişinin ismini kendi gözleriyle görmek istiyordu.
Hüseyin ağa karşısında ağlayan kadınla iki kelime bile olsa konuşa bilmek için Saçma bir bahanenin arkasına sığınmaya çalışıyordu.
Aklı sıra mezarın taşının üzerinde yazan isimle Kadının yanına yaklaşıp, Onu sakinleştirmek içinde Elinden geleni yapmaya çalışacağını ümit ederek,bir adım daha atmıştı ki? İşte o an gözlerine inanamadı.
Gözleri kesin kendisini yanıltıyordu. Yoksa böyle birşeyin mümkün olamayacağını kendiside çok iyi biliyordu.
Düşüncelerinin arasında gözlerinin açı içinde yandığını hisseden Hüseyin ağa Şaşkınlığını da gizleyememişti.
Ağzı o şeklinde açık kalan Hüseyin ağa Ağzını kapatacağı sıradada Sadece gördüğü ismi televuz etmişti.
Yusuf ağanın ismini yıllar sonra yeniden dudaklarından dökülmesi Ne zor şeydi. Hüseyin ağa için
Yaşadığı şokun halende etkisinde olan Hüseyin ağa Aniden çalan telefonunun sesiylede Kendisine gelmeye çalışıyordu.
Elinde tuttuğu telefonunu sessize alan Hüseyin ağa Arkadaşını kadına döndüğü gibide Bulunduğu yerden hızla uzaklaşmaya başlamıştı .
Hüseyin ağa koşar adımlarıyla Mezarlığın çıkış kapısına geldiğinde Aklı da başına daha yeni, yeni geliyor gibiydi.
Beyni yaşadığı son beş dakikayı yeni idrak ediyor gibiydi.
Aniden elinde tuttuğu karanfil demetini fark eden Hüseyin ağa Gelişi güzel elinden fırlatıp attığı sırada , Pantılonun cebinden arabasının anahtarınıda çıkarır .
Çıkardığı anahtarı kapı deliğine sokan Hüseyin ağa Açılan kapıylada arabasının içine girer.
Hüseyin ağanın içindeki duygular Öyle büyük, öyle karışık , Öyle çabuk yer değiştiriyordu ki ? Bir anda adrenalin patlaması yaşıyor gibiydi.
Hüseyin ağa biraz önce gördüğü meleğin Yusuf ağanın mezarının başında ağlıyor olmasına Neden bu kadar çok sinirlenmişti. Kendiside bilmiyordu. Ama Damarlarında tıpkı bir volkan gibi kaynayan kanı Hiç kanımadığı bu kadını kıskanmasına neden olduğunu gösteriyordu.
Ne yapacağını şaşıran Hüseyin ağa Aklını toplamak için Arabasının camını sonuna kadar açıp Gözleri kapalı bir şekilde kafasını hafif dışarı çıkarıp, Derin bir nefesi ciğerlerine çekip soluduktan sonra Gözlerini açıp tekrardan camını kapatmaya başladı.
Ne kadar süredir arabanın içinde oturduğunu bilmiyordu. Hüseyin ağa Ama ! Bir anda aklına telefonun çaldığı gelince , Hemen ceketinin cebinden telefonunu çıkarıp , En son arayan kişiyi tekrar arama tuşuna basarak arar.
Telefonun diğer ucunda olan Ferman ağa Oğlunun aradığını görür, görmez hemen telefonu açarak, "Oğul nerdesin ! Demişti.
Hüseyin ağa ise konuşacak dermani olmamasına rağmen babasına cevap verir, "Ufak bir işim vardı. Baba Birşey mi? Oldu. Dediğinde Ferman ağa, " Bunlar öyle telefonda konuşulacak şeyler değil oğul............. Sözünün yarım kalmasına Hüseyin ağanın kendinden emin sesi engel olmuştu . " Tamam baba Birazdan oradayım. Zaten benimde seninle konuşmam gereken şeyler var" diyerek Telefonu babasının yüzüne kapatır.
Kapattığı telefonun ardından Tuttuğu nefesini dışarı veren Hüseyin ağa İki elinin avuç içleriyle Arabasının direksiyonuna vurmaya başladığı sırada " Neden ya ! Neden Bu kadar saf , masum vede güzel bir kız Böyle bir adamın mezarının başında ağlar ki ? " Yazık değil mi ? O gözlerden dökülen incilere Hemde öyle bir adam için, 😠 aaagggghhhh 😠 Allah'ım kafayı yiyeceğim, dediği sırada Arabasının anahtarlarını çevirip , çalıştırdığında Bir daha hiç gelmemek üzerede , Geldiği yoldan geri giderken Tekerlerin çıkardığı sesleri dinleyerek uzaklaşır .
😊😊🤗🤗😊😊
Şimdiden okuyup ta beğenen arkadaşlarımın hepsine çok ama çok teşekkür ederim.......
